DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in 3 Mart’ta yaptığı açıklamanın ardından yaşanan süreci değerlendirerek “Masa devam ediyordu, bir parti kalktı, sonra geri geldi. 5’li masada durum değerlendirmesi yaptık ama imzalı deklere etmedik, basın açıklaması yaptık. Pazartesi günü saat 14:00’e kadar İYİ Parti’nin dönmesi için kapıyı açık tuttuk. Mutabakatımız, herkesin içine sinen mutabakat oldu” dedi. Akşener’in masadan ayrılma açıklamasına üzüldüğünü söyleyen Babacan “Beklemiyordum, açıklama, üslup yaralayıcıydı. Olmaması gereken bir üslup tamam ama belli ki İYİ Parti içinde zorlu süreç yaşanmış” diye konuştu.
“HUKUKEN ERDOĞAN KADAR YETKİLİ OLACAK”
HaberTürk TV’de Mehmet Akif Ersoy’un sorularını yanıtlayan Babacan’ın yanıtları kısaca şöyle:
-Biz adaydan önce ortak metin oluşturduk. 2 bin 300 maddenin yarısını yapsak zaten ülke bambaşka yere gelir.
- İki belediye başkan tanımlanmış alanda görevlerini yapacak. Bu sayın Cumhurbaşkanının inisiyatifinde olacaktır. Bizim hangi konuda yetkili Cumhurbaşkanı yardımcısı olacağımız mutabakat gerektiren bir konu. Parlamenter sistemine geçtikten sonra Cumhurbaşkanı temsili yetkilere sahip olacak. Anayasa yetkisi ne ise Cumhurbaşkanının hukuki yetkisi o. Hukuken sayın Erdoğan kadar yetkili olacak.
- Bazı illerde güçlerimizi birleştirebiliriz. Bu fikri CHP gündeme getirdi. 40 ilde işbirliği modelitelerini çalışalım dedi. Eğer kazan kazan işbirliği modelleri olursa niye yapmayalım? DEVA partisi olarak en az 41 ilde seçime gereceğiz. Bu zaten kanuni gerekliliktir.
3. yıl mesajı: Özgür ve zengin Türkiye’ye çok az kaldı
DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, partisinin üçüncü kuruluş yıl dönümünü kutlayarak, “Siyasette yepyeni bir yol açtık. Büyük başarılara imza atacağız” dedi. Babacan, sosyal medyadan yayımladığı mesajda şu ifadeleri kullandı: “Bugün, cesur yol arkadaşlarımla beraber özgür ve zengin Türkiye hayaliyle yola çıkalı tam üç sene oldu. Şimdi, başladığımız yolculuğun en önemli duraklarından birine ulaşmak üzereyiz. Eşit vatandaşlık ilkemizden asla vazgeçmeden, demokratik değerleri ihya edeceğimiz, adaleti sağlayacağımız; özgür ve zengin Türkiye’ye çok az kaldı. Önümüzde çok uzun yıllar, çok uzun yollar var.”
