Babanın önceliği Enes değil cemaat

Babanın önceliği Enes değil cemaat
Enes Kara 20’sindeydi daha.Gencecik ruhu kaldıramadı onca yükü… En olmayacak şeyi yaptı, canına kıydı. Oysa yaşayacak çok şey vardı önünde.Evet acılar, karamsarlıklar, hayal kırıklıkları da belki… Ama ya mutluluklar,...

Enes Kara 20’sindeydi daha.

Gencecik ruhu kaldıramadı onca yükü… En olmayacak şeyi yaptı, canına kıydı. Oysa yaşayacak çok şey vardı önünde.
Evet acılar, karamsarlıklar, hayal kırıklıkları da belki… Ama ya mutluluklar, güzel günler, peki ya umut geleceğe dair… Ya hayaller…

Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisiydi Enes Kara… Geride bıraktığı video kaydı ve notlardan ağır bir baskı altında olduğu anlaşılıyor.

Hatay’da yaşayan babası tarafından cemaat yurdunda kalmaya zorlanmış. Cemaat yurdunda karşı karşıya kaldığı baskılar, ülkenin kutuplaştırılan siyasi iklimiyle artan gelecek kaygısı çıkmaza sokmuş Enes’i.

Yardım da istememiş, isteyememiş.

Enes yurttan ayrılmak istediğinde ailesi karşı çıkmış.

“AİLE ZORUYLA KALIYORUM”
Cemaat evindeki baskıcı tutumu, sağlık sektöründeki çalışma şartlarının ağırlığını anlatmış, gelecek kaygısıyla birlikte:
“Herkes doktorluktan kaçıyor, çünkü mobbing var, uzun süreli nöbetler var, hastadan şiddet görme ihtimali var, köle gibi çalışıyorsunuz, ben böyle bir gelecek istemiyorum. Bulunduğum cemaat yurdunda namaz kılma ve cemaatin dersine katılmak zorunlu, verdikleri kitapları okumak zorunlu, kendim Müslüman değilim, ailem bilmiyor, buradan ayrılmak istediğimi söylediğimde hayır cevabını aldım.”

Genç üniversiteli videoda ise şunları aktardı:
“Şu an onların (aile) zoruyla cemaat yurdunda kalıyorum. Sabah namazıyla uyanıyorum, okula gidiyorum geliyorum, akşam namazı, yemek, okuma, yatsı namazı, cemaat dersi sonra saat 10 zaten ertesi gün tekrar 6:30 gibi tekrar namaza uyanıyorum. Pazartesileri böyle, diğer günlerde cemaat dersi yok bir tek 8’de serbest oluyorum, hafta sonu da benzer yine 3 saat gibi bir şey kalıyor ve kalan zamanda adam akıllı ders de çalışamıyorum çünkü psikolojik olarak yorgun oluyorum. Bu iki sorunu ayrı ayrı düşününce aslında katlanamayacak şeyler değil ama bunları birleştirince tüm yaşama sevincimi alıyor, özgür hissetmiyorum kendimi, 24 saatten kendime ayırabildiğim üç saat falan.”

EV NUR CEMAATİ'NE AİT

Enes Kara, Hilalkent Mahallesi’nde bulunan 10 katlı Defne Apartmanı’nın 6’ncı katında kalıyordu. Komşuların verdiği bilgilere göre öğrencilerin başında ‘Selçuk Hoca’ diye bilinen biri bulunuyor.

BABANIN ÖNCELİĞİ ENES DEĞİL CEMAAT

Tıp öğrencisi Enes Kara’nın ölümünden sonra TELE1’e konuşan babanın kullandığı ifadeler acıları katladı. Baba Mehmet Kara, Nur Cemaati’ne övgüler dizerek oğlu hakkında, “Sürekli telefonla oynuyordu. İçine kapanık birisiydi. Fazla konuşmazdı. Çevresiyle falan da konuşmazdı. Videosunu izledim” dedi.

Cemaat yurdu hakkında, “Kaldığı yer, güzel insanların kaldığı yer. Talebelerin kaldığı yer. Orada kalmasını tavsiye ettim. Devlet yurduna başvuru yapmadık. Durumumuz iyi. Manevi olarak ahiretine faydası olsun istedim. Ben 25 yıldır Risale-i Nur okuyorum. Bir zararını görmedim. Ben bu cemaatin 25 yıldır içindeyim. Kaldığı yerde hiçbir sorun yoktu. Sürekli arkadaşlarıyla iletişim halindeydik. Birkaç ay kalır sonra alışır dedim. Cenazeyi aldık şu an dönüyoruz Hatay’a. Biz kimseden şikâyetçi değiliz. Olaydan sonra durumunu daha iyi anladık” ifadelerini kullandı.

ARKADAŞLARI: DAHA KAÇ CANI KAYBETMEK GEREK?

Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri, arkadaşları Enes Kara’nın intiharına ilişkin kampüs içerisinde protesto eylemi düzenledi. Fakülte binası önünde beyaz önlükleriyle bir araya gelen öğrenciler ellerinde karanfiller taşıdılar. Öğrenciler açıklamasında, “Bir şeyler yapmak için daha kaç canımızı kaybetmemiz gerekiyor?” diye sordular.