Deprem Uzmanı Prof. Dr. Zeki Hasgür: Altın madenindeki toprak kayması o bölgedeki depremi de tetikleyebilir

Deprem Uzmanı Prof. Dr. Zeki Hasgür: Altın madenindeki toprak kayması o bölgedeki depremi de tetikleyebilir
Altınbaş Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeki Hasgür, Erzincan’da altın madeni bölgesinde meydana gelen toprak kaymasının yaratabileceği sonuçları değerlendirdi. Hasgür’e göre, toprak...
Altınbaş Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeki Hasgür, Erzincan’da altın madeni bölgesinde meydana gelen toprak kaymasının yaratabileceği sonuçları değerlendirdi. Hasgür’e göre, toprak kayması depremi tetikleyebilir.

Erzincan’da maden ocağında yaşanan toprak kaymasını değerlendiren Altınbaş Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Deprem Uzmanı Prof. Dr. Zeki Hasgür, uyarılarda bulundu.

Hasgür, Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın doğudaki birleşim noktasının (Karlıova) olayın olduğu yerin üstünde bir yerde olduğunu belirterek, “Dolayısıyla bu yumuşatan siyanürlü madde çok derin kısımlara iniyor. Kimyasal değişimlerle alttaki zeminler kirli bir vaziyete dönüşüyor ve kir üzerinde kayma durumları olabilir. Böyle bir durum, insan eliyle yapılan bir tetikleme oluyor.” açıklamasını yaptı.

İkinci Dünya Savaşı'ndan kalma sinir gazlarının Amerika'da yok edilmek istendiğini hatırlatan Prof. Dr. Zeki Hasgür, “Bu sinir gazları Nevada Çölü'nde 2 bin metre derinliğe enjekte ediliyor. Bu işlemden sonra 5 büyüklüğüne varan depremler oluyor. Buna önce jeologlar itiraz etmişler. Fakat bu denemelerle depremin tetiklendiği ortaya çıkmıştır. Yani buna insan eliyle depremler denir.” diye konuştu.

“Baraj gövdelerinin altına doğru girerse çok daha tehlikeli olur”

Erzincan’daki bölgede akışkan toprağın yayılması olduğuna dikkat çeken Hasgür, “Zaten depreme hazır bölgelerde depremi daha da öne çekebilir. Büyük barajlar var. Baraj gövdelerinin altına doğru girerse çok daha tehlikeli olur. Baraj gövdelerine de zarar verebilir.” dedi.

Balya ilçesinde yaşananları da hatırlatan Prof. Dr. Zeki Hasgür, “1930’lu yıllara kadar çinko ve kurşun çıkarılan Balya İlçesinin nüfusu 15 binden 3 binlere düştü. Fransızların işlettiği bu maden kapitülasyonların kaldırılmasından sonra kapandı ancak insanlar çevre felaketinin etkilerini yaşadılar. Yediklerini ve içtiklerini bilmeden zehirlendiler.” diye konuştu.

Hasgür, maden çıkarma konusunda kurallara dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizerek, “Kurallara dikkat edilmez ise böyle çevre ve sağlık açısından sorunlara sebep olabiliyor. Çünkü bunlar ciğerlere alındığında kansere dönüşebiliyor.” dedi.