Dışişleri'nden BMGK'ya tepki: Barış Gücü'nün görevi uzatılırken yine KKTC'nin onayı alınmadı

Dışişleri'nden BMGK'ya tepki: Barış Gücü'nün görevi uzatılırken yine KKTC'nin onayı alınmadı
Dışişleri Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) Kıbrıs Adası'nda konuşlu Birleşmiş Milletler Barış Gücünün (BMBG) görev süresinin bir yıl daha uzatılmasına ilişkin kararı konusunda Kuzey Kıbrıs...
Dışişleri Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) Kıbrıs Adası'nda konuşlu Birleşmiş Milletler Barış Gücünün (BMBG) görev süresinin bir yıl daha uzatılmasına ilişkin kararı konusunda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamayı tümüyle desteklediğini bildirdi.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, "Birleşmiş Milletlerin yerleşik uygulamalarının aksine Barış Gücü'nün görev süresi uzatılırken Kıbrıs Türk tarafının onayı bu defa da alınmamıştır." ifadesine yer verildi.

BMBG'nin faaliyetlerini KKTC makamlarının iyi niyeti kapsamında sürdürebildiğine işaret edilen açıklamada, söz konusu faaliyetlerin devamı için hukuki zemine ihtiyaç duyulduğu ve KKTC tarafınca bu yönde atılacak adımlara Türkiye'nin desteğinin tam olduğu vurgulandı.

Açıklamada, "BMBG'nin Kıbrıs Rum tarafının çok sayıda ara bölge ihlaline yıllar boyunca göz yumduğu" belirtilerek şunlar ifade edildi:

"18 Ağustos 2023 tarihinde insani bir proje olan Yiğitler-Pile yolunun inşaat çalışmalarını hakkaniyetsiz bir şekilde engellemeye çalışması da barışı koruma misyonlarından beklenen tarafsızlığı sergilemediğini bir kez daha gözler önüne sermiştir.

BM Güvenlik Konseyinin, bu son kararında, söz konusu hadise hakkında 21 Ağustos'ta yaptığı, arazideki gerçeklerden tamamıyla kopuk basın açıklamasına atıfta bulunuluyor olması üzüntü vericidir. Yiğitler-Pile yolunun tamamlanması ise Kıbrıs Türklerinin BMBG konusunda aşınan güveninin yeniden tesisi yönünde etkin bir adım olabilecek, arazideki gerginliklerin azalmasına katkı sağlayabilecektir."

Açıklamada ayrıca BMBG'nin görev süresini uzatan kararda olası bir çözüm bağlamında güncelliğini yitirmiş ve tüketilmiş modellere atıfta bulunulduğu belirtilerek, "KKTC Cumhurbaşkanı Sayın (Ersin) Tatar tarafından ortaya konulan iki devletli vizyona değinilmemiş olmasından derin bir hayal kırıklığı duyuyoruz. Söz konusu yaklaşımın, Ada'daki iki taraf arasında ortak zeminin bulunup bulunmadığını araştırmakla görevli bir şahsi temsilcinin henüz atanmış olduğu bir dönemde adalet ve yapıcılıktan uzak olduğunu vurguluyoruz." denildi.

BMGK'nin "Kıbrıs'ta adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme ancak sahadaki gerçekler temelinde ulaşılabileceği gerçeğini kabullenmeye ve Kıbrıs Türk halkının özden gelen hakları olan egemen eşitliğini ve eşit uluslararası statüsünü tescil etmeye" çağırıldığı açıklamada, "KKTC'nin tanınmasına yönelik çağrımızı BMGK ve uluslararası toplum nezdinde yineliyoruz." ifadesi kullanıldı.

KKTC'den BMGK'nin Barış Gücü'nün görev süresini uzatmasına tepki

KKTC Dışişleri Bakanlığı, BMGK'nin Kıbrıs'taki BMBG'nin görev süresini bir yıl daha uzatma kararına, "Güvenlik Konseyi, tarafımızın onayını almadan Barış Gücü'nün görev süresini uzatarak hatasını bir kez daha tekrarlamıştır." ifadesiyle tepki göstermişti.

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, BMBG'nin görev süresinin 31 Ocak 2025 tarihine kadar uzatılmasına ilişkin 2623 (2024) sayılı BMGK kararının kabul edildiği belirtilerek, BMBG'nin Kıbrıs'taki varlığının 60. yılına ulaştığına işaret edilmişti.

Açıklamada, BMBG'nin Ada'daki iki tarafa eşit davranmak ve anlaşmazlıklara adil çözüm bulmak gibi temel görevlerini yerine getiremediği, tüm taraflarca "sürdürülemez" olarak kabul edilen statükonun koruyucusu konumuna geldiği belirtilmişti.

KKTC Dışişleri Bakanlığının açıklamasında, BMBG'nin bugüne kadar KKTC sınırları içinde faaliyetlerini sürdürmesinin en büyük nedeninin KKTC makamlarının iyi niyetle işbirliği yapması olduğu vurgulanarak şunlar kaydedilmişti:

"Güvenlik Konseyi, tarafımızın onayını almadan Barış Gücü'nün görev süresini uzatarak hatasını bir kez daha tekrarlamıştır. Kıbrıs Türk tarafının iradesini ve varlığını yok sayan bu yaklaşımı reddediyoruz. Kıbrıs'ın kuzeyinde egemenlik, Kıbrıs Türk halkına ve onun devleti Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne aittir. Barış Gücü'nün ülkemizdeki faaliyetlerini meşru bir zeminde yürütmesi şarttır."