Dünyanın yakın takibinde olan Türk satrancının başarı sırrı: Alt yapı

Dünyanın yakın takibinde olan Türk satrancının başarı sırrı: Alt yapı
Türkiye’de satranç, 7’den 70’e herkeste bir tutkuya dönüştü. Avrupa ve dünya şampiyonlukları, madalyalar, kupalar derken, satrançta son 10 yıldır sürekli yükselen bir başarı grafiği var. Rekor katılımlı şampiyonalar,...

Türkiye’de satranç, 7’den 70’e herkeste bir tutkuya dönüştü. Avrupa ve dünya şampiyonlukları, madalyalar, kupalar derken, satrançta son 10 yıldır sürekli yükselen bir başarı grafiği var. Rekor katılımlı şampiyonalar, turnuvalar, çok sayıda uluslararası organizasyon, sayısız proje var. Resmi veriler her 10 sporcudan birinin de satranca gönül verdiğini gösteriyor.

“Satranç Sınıfları”, “Yeni Hayata Bir Hamle”, “Doğru Hamlede Buluşalım”, “Sevgi Evleri”, “Satranç Eğitimini Geliştirme”, “Satranç ile Mutlu Yarınlar”, “Kale Gibi Gelecek”, “Gören Eller”, “Türkiye Satranç Öğreniyor”, “Satranç Engel Tanımaz” gibi sayısız proje ise satranca ilgiyi, sevgiyi artırıyor. Satrançta lisanslı sporcu sayısı 2012 yılında 189 bindi. Bugün 1 milyonun üzerinde lisanslı sporcu sayısı ile tarihe geçen bir spor dalı haline geldi. Satranç son 10 yılda Türkiye’ye 566 madalya kazandırdı.

Türkiye’nin satrançtaki başarısı Avrupa’da örnek alınabilecek bir ‘model’ olarak gösteriliyor. Türkiye Satranç Federasyonu’nun (TSF) Türkiye İş Bankası ile 16 yıldır aralıksız sürdürdüğü ana sponsorluk iş birliği ise tüm spor branşlarına örnek teşkil ediyor. Bu iş birliği, sportif başarıların artmasını, çocuklara, gençlere ve dezavantajlı gruplara satranç yoluyla ulaşılmasını sağladı. Öyle ki kısa bir zamanda devlet okullarının çoğu satranç sınıfları ile donatıldı. Türkiye Küçükler ve Yıldızlar Şampiyonaları gibi rekor katılımlı turnuvalar velilerin de yoğun katılımı ile 7 bin kişilik spor şölenine dönüştü. Satranç, genç sporcuların eğitim hayatında da fark yarattı. Genç satranççıların okullarındaki başarısı, aldıkları dereceler, ulusal ve uluslararası alandaki önemli okullardan aldıkları burslar ilgi çekti. Spor faaliyetlerinin kesintiye uğradığı pandemi döneminde de Milli Eğitim Bakanlığı, TSF ve Türkiye İş Bankası birlikteliğiyle oluşturulan çeşitli dijital turnuva, kampanya ve projelere öğrencilerin ilgisi yüksek oldu.


TÜRKİYE SATRANÇ ÜLKESİ OLDU
Türkiye’nin satrançtaki başarısı Avrupa ve dünyada da ses getiriyor. Son yıllarda arka arkaya gelen başarılar dünya satranç otoritelerinin de odağında. Satrançta 2012 yılına kadar 5 “büyükusta” varken bugün 13 “büyükusta” bu sporun pırıl pırıl gençlerine ustalık hayali kurduruyor. Satranç kulübü sayısı, unvanlı sporcu sayısı, antrenör sayısı hakem sayısı derken dünyanın gelmiş geçmiş en büyük kadın ustası Judit Polgar’ın Türkiye İş Bankası 15. yıl satranç sponsorluğu imza töreninde dediği gibi “Rakamlar aslında; Türk satrancının geldiği noktayı, örnek alınan Türkiye’yi” anlatıyor.

Rakamlara yansıyan başarı ile medyanın en çok ilgi gösterdiği sporlardan biri haline dönüşen Türk satrancının öyküsü, azmin, başarının, kararlılığın, çok çalışmanın öyküsü aynı zamanda…


Satrançta yaşanan bu değişimin mimarı ise kendi çocuklarında satrancın yarattığı pozitif etkiyi ülkenin tüm çocuklarına yaymak için bu yola çıkan ve Türkiye Satranç Federasyonu’nun (TSF) ilk kadın başkanı olan Gülkız Tulay… Başkan Tulay, Türkiye’deki 3 kadın federasyon başkanından biri ve seçildiği 2012 yılından bu yana, satrancı Türkiye’nin her köşesine, köylerine kadar taşımayı başardı. Projelerle satrancın yaygınlaşmasının da öncüsü oldu. Tulay, Dünya Satranç Federasyonu
(FIDE) Asbaşkanı olarak da görev yapıyor ve aynı zamanda dünya satrancına yön veren ekibin içinde.

Başkan Gülkız Tulay, “Salonlara sığmayan coşkuya bakınca gönül rahatlığı ile söyleyebilirim ki Türkiye, artık bir satranç ülkesidir. Türkiye, bu sporu çok sevdi. Her gün aramıza katılan evlatlarımızla satranç ailemizi büyütüyoruz” diyor.

Başarının doğru analiz, gerçekçi hedefler, doğru alt yapı, iyi bir ekip, inanmışlık, tutku ve heyecanla geldiğini işaret eden Tulay, göreve geldiğinden beri yapılanları ,“Sevgiyle, akılla, bilimle yapılan dokunuşlar fark yaratıyor. Çok sevmek, aşkla çalışmak belki de her işin başı. Biz de öyle yaptık. Türkiye’nin her yöresinden yaş, cinsiyet, meslek fark etmeksizin herkes için satrancı erişilebilir hale getirdik” sözleriyle anlatıyor.

“SATRANCA YATIRIM ÜLKE GELECEĞİNE YATIRIMDIR”
Alt yapıya yapılan yatırımın satrançta başarıyı getirdiğini vurgulayan TSF Başkanı Tulay’a göre, “Satranca yatırım Türkiye’nin geleceğine yatırım demek”. Tulay, “Biz sadece bir spora değil bir ülkenin geleceğine yatırım yapmak için yola çıktık. Attığımız her adım bu ülkenin geleceği için. Ülkemizin neresinde satranç sporuna dair bir şey yapılıyorsa biz Türkiye Satranç Federasyonu olarak oradayız, bu sevginin büyümesine katkı sağlayan herkese destek oluruz. TSF 1 milyon lisanslı sporcu sayısını aşan ilk federasyondur. Şu anda 1 milyon 90 binin üzerinde lisanslı sporcu sayısı ile tüm branşları geride bıraktı. 2012 yılında lisanslı sporcu sayımız 189 bindi. Tüm sporlar için toplam lisanslı sporcu sayımızın 11 milyon civarında olduğunu düşünürsek bu ülkedeki her 10 sporcudan biri satranç sporcusu” diyerek satranç ailesinin soyutunu ortaya koydu.

Türkiye’de 10 yıl önce 47 bin 332 lisanslı kadın satranç sporcu sayısının olduğunu vurgulayan Gülkız Tulay, “Bu yıl itibariyle 368 bini geçti. Satranç, Gençlik ve Spor Bakanlığının verilerine göre, kadın lisanslı sporcu sayısında da zirvede. Türkiye'de kadınların spora ilgisi ve katılımı son yıllarda büyük artış gösteriyor. Büyük bir mutlulukla söyleyebilirim ki en büyük ilgi satrançta ve bu aratarak devam ediyor. Çok başarılı sporcularımız var; Avrupa ve dünya şampiyonu olmuş. Önümüzdeki dönem kızlarımızın başarısını daha fazla duyacaksınız. Sporcularımız akademik anlamda da çok başarılı. Liseye ve üniversiteye giriş sınavlarında Türkiye dereceleri yapan birçok sporcumuz var. Müthiş bir disiplin ve özgüvenle gelen genç bir nesil var” diye konuşuyor.

'TÜRKİYE İŞ BANKASI İLE TÜRK SATRANCI İÇİN DOĞRU HAMLEDE BULUŞTUK'
Türkiye Satranç Federasyonu olarak, 16 yıl önce Türkiye’nin Bankası Türkiye İş Bankası ile Türk satrancı için doğru hamlede buluştuklarını ve bu süreçte önemli işlere imza atıklarını aktaran Başkan Tulay, “Türkiye İş Bankası ile 2005’te başlayan birlikteliğimizde; sayısız uluslararası başarılara imza atmanın yanında, milyonlarca çocuğumuzu ve gencimizi satranç sporu ile tanıştırdık, dezavantajlı gruplara dokunarak yepyeni dünyalar kurmalarını sağladık” diyor.

16 yıllık birlikteliğin kendisini rakamlarda gösterdiğine işaret eden Tulay, “Lisanslı sporcu sayısını 30 binden 1 milyon 90 bine, antrenör sayısını 2 binden 87 bin 120’ye, satranç kulüplerinin sayısını 600’den 2 bin 205’e, unvanlı sporcu sayısını 6’dan 222’ye, hakem sayısını bin 738’den 12 bin 693’e, kazanılan toplam madalya sayımızı ise 11’den 566’ya çıkardık. Biz; Türkiye İş Bankası ile aynı zamanda çocuklarımıza ve gençlerimizin hayatlarına dokunarak onların geleceğe umutla bakmasını sağladık” diye konuşuyor.

“30 BİN SATRANÇ SINIFI” VE SAYISIZ PROJELER
Ana sponsorları Türkiye İş Bankası ile gençlere yönelik çok sayıda önemli projeye imza attıklarını kaydeden Tulay, “Türkiye İş Bankası Satranç Sınıfları” projesi ile Türkiye’nin dört bir yanındaki köylerde, beldelerde, ilçelerde ve şehirlerdeki ilk ve ortaokullara açılan satranç sınıflarının 30 bine ulaştığını anlatıyor. Türkiye İş Bankası ile yürüttükleri bazı projeleri ise Tulay, şöyle aktarıyor:

“Artık köy okulları arasında bile satranç turnuvaları düzenliyoruz. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı tüm Sevgi ve Çocuk Evlerindeki koruma altındaki çocuklarımız “Sevgi Evleri”, “Satranç ile Mutlu Yarınlar” gibi projelerle satrançla tanıştı. Pek çok çocuğumuzun hayatı değişti. Bu projeler sayesinde satranç sporuyla tanışan sporcularımız Türkiye şampiyonu oluyor, ülkemizi yurt dışında temsil ediyor ve büyük başarılara imza atıyorlar. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı tüm görme engelli okullarında satranç eğitimi veriliyor. Şimdi projelerimiz aracılığı ile satrançla hayatlarını değiştiren dezavantajlı çocuklarımızın hedefinde federasyon başkanı olmak, büyükusta olmak var. “Yeni Hayata Bir Hamle” projemiz ile 30 cezaevinde 40 satranç sınıfı açtık. O kadar önemli ve anlamlı bir proje ki bu. Cezaevinden gelen ve beni çok etkileyen bir mektupta şunlar yazıyordu: ‘Satranç bana hatalarımla yüzleşmemi öğretti. Keşke gençliğimde satrançla tanışsaydım, o zaman geri dönülemez bu büyük hatayı yapmazdım…’ Sadece bu söz bile, ülkemizdeki her çocuğumuzu, her gencimizi satranç sporu ile tanıştırmak için yeter. Durmadan, yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz.”

'HEDEF BÜYÜKUSTA SAYIMIZI ARTIRMAK'
Türkiye’nin uluslararası alanda başarılarının arttığını vurgulayan Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı Gülkız Tulay, “Rahatlıkla söyleyebilirim ki uluslararası bir turnuvanın nerede yapılacağı görüşüldüğünde akla gelen ilk ülkelerden biri Türkiye’dir” diyor. Tulay, sözlerini şöyle tamamlıyor:
“Türkiye’de 13 büyükusta ve kadınlarda 1 uluslararası usta ve 3 kadın büyükusta başta olmak üzere dünya derecesine sahip sporcularımız var. Büyükusta Mustafa Yılmaz, Büyükusta Vahap Şanal gibi çok başarılı sporculara sahibiz. Yağız Kaan Erdoğmuş, Ediz Gürel başta olmak üzere birçok sporcumuz geleceğin yıldızları arasında gösteriliyor. Büyük hedeflerimiz ve hayallerimiz var. Büyükusta sayımızı artıracağız. Dünya ve Avrupa başarılarımızı artıracağız. Uluslararası arenada daha güçlü Türkiye istiyoruz. Bugüne kadar tarihe geçen çok sayıda uluslararası başarıya imza attık. Olimpiyatlarda, 2016’da, 6. olarak tarihimizin en önemli derecesini elde ettik. Yine geçen nisanda “Avrupa Okullar Satranç Şampiyonası”ndan 5 altın, 6 gümüş ve 5 bronz omak üzere toplam 16 madalya ile döndük.

“KIZLARIMIZ TARİH YAZDI”
Ülke şampiyonu da olduğumuz şampiyonada “en başarılı ülke ödülü”ne sahip olduk. Özellikle kızlarımız tarih yazdı. Düşünün 15–17 yaş kategorisinde madalya kürsüsünde sadece bizim kızlarımız vardı. Geçtiğimiz günlerde de genç milliler yine önemli başarıya imza attı. “2022 Avrupa Genç Takımlar Satranç Şampiyonası”nda takım olarak 2 gümüş, bireyselde 3 altın ve 1 bronz toplam 6 madalya kazandık. Bu başarılar bize onur veriyor, geleceğe de umutla bakmamızı sağlıyor. Satranç sporu artık ülkemizde futbol, basketbol, voleybol, hentbol gibi en popüler sporlar arasında. Bu ilgiyi, Avrupa ve dünya şampiyonlukları, sayıları binleri bulan milli takım havuzumuz ile taçlandırıyoruz. Sporcularımızın başarılarının yanı sıra sayısız uluslararası organizasyonu başarı ile gerçekleştirerek dünya kamuoyunda bu konuda da adından söz ettiren bir federasyon olduk.”