Mahfi Eğilmez, kayıt dışı ekonomiye dikkati çekti: Bu tür paraları kazananlar hesap kitap yapmadan harcıyor

Mahfi Eğilmez, kayıt dışı ekonomiye dikkati çekti: Bu tür paraları kazananlar hesap kitap yapmadan harcıyor
İktisatçı Mahfi Eğilmez "Makro Veriler, Mikro Keyifler" başlıklı bir yazı kaleme aldı. Eğilmez, yazısında Türkiye'nin enflasyon, büyüme, cari denge gibi makro verilerinin kötü olmasına karşın, mikro ekonomi açısından bazı...

İktisatçı Mahfi Eğilmez "Makro Veriler, Mikro Keyifler" başlıklı bir yazı kaleme aldı. Eğilmez, yazısında Türkiye'nin enflasyon, büyüme, cari denge gibi makro verilerinin kötü olmasına karşın, mikro ekonomi açısından bazı kesimlerin lüks hayat yaşadığına dikkati çekti. Eğilmez, bunun sebebinin "kayıt dışı" para olduğunu ekledi.

Eğilmez, kişisel blogunda kalem aldığı yazısında, insanların parasının değerini korumak adına talebi erkene çekerek ihtiyacı olmayan harcamaları yaptığını bunun da dışardan bakıldığında ekonomik durum hakkında yanlış bir algıya sebep olduğunu yazdı. Eğilmez yazısına şöyle devam etti:

"Bunlara ek olarak Türkiye’de GSYH’nin ve kişi başına gelirin gerçeği yansıtmadığını, kayıt dışı ekonominin giderek büyüdüğünü, özellikle son yıllarda yasa dışı yollarla ekonomiye önemli miktarda para girişi olduğunu tahmin ediyorum. Bunlar vergi dışı ve kayıt dışı kalıyor ama piyasada harcanarak sisteme giriyor. Yasa dışı yollarla kazanılan ve kayıt dışı kalan paralar yalnızca bunları kazananları değil bunları kazananların çevresindeki insanların da harcamalarını artırıyor. Her harcama onun yöneldiği kişinin gelirini oluşturduğu için bu eğilim havuza atılan taşın yarattığı etki gibi dalga dalga yayılıyor. Hiç olmadık yerlere bir takım tüketim malı satıcıları mağaza açıyor. Bir süre orada duruyor, sonra iş yapmadığı için kapanıyor. Bu mağazaların bir bölümünün kayıt dışı para kazananların eşe dosta açtırdığı mağazalar olduğunu ve asıl işlevlerinin kara para aklamak ya da kayıt dışı paraları sisteme sokmak olduğunu tahmin ediyorum. Bunlara ek olarak ülkeye son yıllarda gelen çok sayıda yabancının vergisiz gelirlerinden bol keseden yaptığı harcamaların yarattığı etkiler de var. Bu kayıt dışı gelir ve servetin yarattığı tüketim artışı etkisine ekonomi teorisindeki çarpan (çoğaltan) kavramından hareketle ‘kayıt dışı çarpan etkisi’ diyebiliriz.

Haydan gelen huya gider atasözünü doğrularcasına bu tür paraları elde edenler rahatlıkla, hesap kitap yapmadan harcayabiliyor, lüks arabalar, konutlar alıyor, en pahalı restoranlarda yemek yiyor, en pahalı tatillere gidiyor. Özetle söylemek gerekirse ülkenin makro göstergeleriyle mikro yaşamları arasında net bir tutarsızlık var. Hangisi doğru derseniz ikisinin de yanlış olduğu kanısındayım."

Yazının tamamı için tıklayın