Erdoğan: Sinan Bey'le aramızda pazarlık olmadı

Erdoğan: Sinan Bey'le aramızda pazarlık olmadı
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT ortak yayınında açıklamalarda bulunuyor. 28 Mayıs'ta gerçekleştirilecek olan 13. Cumhurbaşkanı Seçimi 2. turunda Cumhur İttifakı adayı olarak yarışacak olan Erdoğan,...

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TRT ortak yayınında açıklamalarda bulunuyor. 28 Mayıs'ta gerçekleştirilecek olan 13. Cumhurbaşkanı Seçimi 2. turunda Cumhur İttifakı adayı olarak yarışacak olan Erdoğan, "Sinan Bey'le (Oğan) aramızda pazarlık olmadı. Muhalefet ya da muhalif yapılar bu tür şeyler üzerinde hep spekülatif arayışlar içerisine girerler. Talep de olmadığı gibi bütün mesele bir afet bakanlığının kurulması gibi bir tespiti var. AFAD var da bakanlık boyutunda değil. Bakanlık boyutuna çıkarma gibi bir durum söz konusu. Bunlar birer ilke olarak üzerinde durulabilir. AFAD olarak değil de bakanlık olarak gündeme gelebilir. Zaten bu dernekten başladı, AFAD'a dönüştü. Şimdi bakanlık olabilir" ifadelerini kullandı.

Erdoğan şöyle konuştu:

Sinan Bey'le geçen hafta olumlu görüşme yapmıştık. Bugün de desteğini beyan etti. Kendisine teşekkür ediyorum. Bizim terörle mücadele, Türk dünyasıyla ilişkiler başta olmak üzere beka ile ilgili tavrımızı çok iyi biliyor. Bu konular da tavizimiz yoktur, olamaz da. Kendisinin dile getirdiği hususları da biz açıklığa kavuşturduk. Kendisini de üzerinde durduğu sığınmacılar meselesinde de biz Suriye'nin kuzeyindeki briket evler başta olmak üzere 450 bin mülteci geri döndü. 1 milyon mülteci için de planımız var. Zamanla gerçekleşecek. Güvenle ülkelerine dönüşü gayretinde olacağız.

Mutabık kaldığımız en önemli konulardan biri de Anayasa 66. madde ve değişmez maddeler. Bizim zaten kırmızı çizgilerimiz. Bir diğer konu Türk Devletleri Teşkilatı. Başta İlham Aliyev olmak üzere burada yaptığımız toplantılarımız vardı. Bunlar da bizim Türk dünyasıyla ilgili hassasiyetlerimiz en güzel örnekleridir.

Sinan Bey'le aramızda pazarlık olmadı. Muhalefet ya da muhalif yapılar bu tür şeyler üzerinde hep spekülatif arayışlar içerisine girerler. Talep de olmadığı gibi bütün mesele bir afet bakanlığının kurulması gibi bir tespiti var. AFAD var da bakanlık boyutunda değil. Bakanlık boyutuna çıkarma gibi bir durum söz konusu. Bunlar birer ilke olarak üzerinde durulabilir. AFAD olarak değil de bakanlık olarak gündeme gelebilir. Zaten bu dernekten başladı, AFAD'a dönüştü. Şimdi bakanlık olabilir.

Derdimiz bir an önce pazar gününü atlatmak. Sonra mülteciler noktasında bir planlama, yol haritası çıkarılabilir. Bizim 4'lü olarak da Moskova'da yapılan çalışmalar var. Bu çalışmalar çerçevesinde bunlar gündeme alınabilir. Ne kadar kısa zamanda kendi ülkelerine mültecileri döndürürüz, adımını atabiliriz.

Kılıçdaroğlu'nun "10 milyon sığınmacı" iddiası

Yalan üzerine bina edilmiş anlayışı var. Hayatı yalan. Buna deseniz ki 10 milyonu neye dayanarak söylüyorsun, söyleyecek hiçbir şeyi yok. Bütün belgeleri bizde. Nefret söylemiyle günü kurtarmaya çalışıyor. 1 haftada Nazi Almanyasındaki Nasyonel Sosyalistlerden farkı kalmadı. Sınırlarımız en son teknolojilerle donatılmış vaziyette. Sınırlar hiç olmadığı kadar güvende.

Montaj videoda ısrarcı

Kılıçdaroğlu terör örgütüyle bir taraftan video kasetler hazırlayacak, bir taraftan Selo'yu çıkarmak istiyorsanız bize oy verin diyecek... Diyarbakır'da 51 vatandaşımızın ölümüne o neden oldu. Bu bizim konvansiyonel medyanın hepsinde yayımlandı. Ne kadar ülke millet düşmanı varsa hepsi CHP Genel Başkanı'na oy istediler. Kılıçdaroğlu ve yandaşları, cezaevlerini boşaltacakları sözleri verdiler. Eli kanlı caniler için dillerinden "sayın" eksik olmadı.

CHP Genel başkanının çıkarı için suistimal etmeyeceği, koltuğunu korumak için kullanmayacağı hiçbir değer olmadığını gördük.

Mansur Yavaş'ın "Erdoğan, Abdullah Öcalan'ı çıkarmak istedi" iddiası

Asılsız iddialarla siyaseti kirletmeye çalışıyorlar. Güya AK Parti terörist başına af getirmek için girişimde bulunmuş. Böyle bir şey olabilir mi? İmza attığı diye zikrettiği isimler Abdullah Gül, Mehmet Ali Şahin, bu tarihte Bakanlar Kurulu üyesi bile değil. 2003'te bahsettiği topluma kazandırma kanunu, herhangi bir suça karışmamış örgüt mensuplarının teslim olup örgütün çözülmesini sağlamak. İlk defa çıkarılmış bir kanun da değil. Bu kanın çerçevesinde MGK kararları da belirleyici. Terör Örgütünü sevk ve idare edenler bu kanundan yararlanamazlar da yazıyor orada.

2. turda rehavet uyarısı

Bizim rakibimiz ne Kılıçdaroğlu ne CHP. Bizim rakibimiz rehavettir, zafer sarhoşluğudur. Arada 5,5 puan fark var. Bu fark zafer sarhoşluğuna götürüse yanlı olur.

Özellikle de Sinan Bey'in bizi destekleyeceğine dair açıklaması o da bir yerde güç devşirmesidir diyebilirim. Bu potansiyel devşirme de bu pazarla ilgili oalrak çok daha farklı bir gelişmeye vesile olacaktır. Sinan Bey'in söyleminde yerli milli söylem hakim. Bunun bizim söylemimizle bütünleşmesi pazar günü sandıkların çok daha farklı kenetlenmesine vesile olacaktır.

"Ne lüzum var, çadırdan bir sahra hastanesini kurarsın olur biter" diyebilirdik ama demedik"

Başkanlık sistemi olamasaydı bu deprem felaketinin altından bu kadar seri kalkamazdık. 15 günde temeller atmaya başladık. Defne Hastanesi'ni 3 aya varmadan bitirdik. Bugün itibariyle hasta kabulüne başladık. Burada CHP'nin yüzde 90 civarı oyu var. "Ne lüzum var, çadırdan bir sahra hastanesini kurarsın olur biter" diyebilirdik ama demedik.

Evi iş yeri orta veya üstü hasarlı olan depremzedelerin tamamına burs verilecek. Kredi alanların kredileri bursa dönüştürülecek, yurtlarda öncelik olacak.

En önemli hedeflerimizden biri de yeni Anayasa meselesi. Cumhur İttifakı olarak atılacak adımları belirleyeceğiz ve sonra diğer tekliflere bakacağız. Ama önce Cumhur İttifakı olarak... Şu an Genel Başkan olanlar 28 Mayıs'tan sonra ortada olacak mı? 28 Mayıs'tan sonra sandıktan çıkmamız halinde devran tamamen değişiyor.

"Saadet Partisi artık Erbakan Hocamızın partisi değil"

Saadet Partisi'nin Erbakan Hocamızın partisi olmak gibi bir durumu söz konusu değil. Oğlunun zaten partisi var, Yeniden Refah Partisi. Hocamızın partisinin başında olan kişi kalkıp da Kılıçdaroğlu'nun affedersin anonsunu yapacak kadar zavallı duruma düşmez.

Kılıçdaroğlu'nun "PKK'nın saldırdığı tek siyasetçiyim" söylemi

Terör örgütleri, pazarlık yaptıklarına karşı eylemsizlik kararı almıştır. Biz kimseyle pazarlık yapmadık. Kılıçdaroğlu'nun terör örgütleriyle ortaklığı artık alenileşmiştir. Hatta hatta video çekimleri de yapmışlardır. PKK elebaşları "ikinci turda da oy vermeliyiz" diye açıklamalar yapıyor. Kılıçdaroğlu sırtını PKK terör örgütüne dayamıştır. Bu şahsın, PKK'nın saldırdığı tek siyasetçi olduğu iddiası da safsatadır. PKK bu eyleminden dolayı "hedefimiz ne CHP ne Kılıçdaroğlu'dur" deyip özür dilemiştir.

Erdoğan'a montaj video soruldu

Kılıçdaroğlu'nun Kandil'dekilerle video çekimi var. Bunları yayımladılar. "Haydi haydi haydi" türü. Ama montaj, ama şu, ama bu. PKK'lılar videolarla bunlara destek verdiler.