Gazeteciler hakkındaki MİT iddianamesi kabul edildi

Gazeteciler hakkındaki  MİT iddianamesi kabul edildi
MİT mensubunun cenazesine ilişkin haber nedeniyle gazeteciler hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi. 8 gazeteci hakkında 17 yıla kadar hapsin istendiği iddianameyi değerlendiren Avukat Hüseyin Ersöz “Bu hukuki bir metin değil....

MİT mensubunun cenazesine ilişkin haber nedeniyle gazeteciler hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi. 8 gazeteci hakkında 17 yıla kadar hapsin istendiği iddianameyi değerlendiren Avukat Hüseyin Ersöz “Bu hukuki bir metin değil. Gazetecileri içeride tutmak için yazılmış bir metin” ifadelerini kullandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen MİT mensubunun cenaze törenine ilişkin görüntüleri yayınladıkları iddiasıyla gazeteciler Odatv Sorumlu Haber Müdürü Barış Terkoğlu, Odatv Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, muhabir Hülya Kılınç, Yeni Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik, Yeni Yaşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser, Yeniçağ Gazetesi Yazarı Murat Ağırel ve tutuksuz Birgün Gazetesi Yazarı Erk Acerer ile Eren Ekinci hakkında açılan soruşturmanın iddianamesi kabul edildi. İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, “Libya’da yaşamını yitiren MİT mensubunun kimliğini ifşa etme” suçlamasıyla 6’sı tutuklu 8 gazeteci hakkında 8 yıldan 17 yıla kadar hapis cezası istendi.
“İLK ŞÜPHELİ” AĞIREL
Gazetecilerin yazdıkları haberlerin ve konuya ilişkin sosyal medya paylaşımlarının delil olarak sunulduğu iddianamede, “Şehitlerin MİT mensubu olduklarının ilk olarak şüpheli Murat Ağırel tarafından sosyal medyada ifşa edilmiştir” denildi. Ayrıca Ağırel’in MİT mensubunun görev tanımını da açıkladığı belirtildi.
Gazeteci Barış Pehlivan’ın Silivri Cezaevi’nde darp edildiği iddiaları için “dezenformasyon” ifadesinin kullanıldığı iddianamede, konuyla ilgili soruşturma yürütüldüğü ancak Pehlivan’ın darp edilmediğinin tespit edildiği bilgisi yer aldı. Ayrıca Murat Ağırel’in Sulh Ceza Hakimliği sorgusu sonucu iki farklı kararın yer aldığı belgenin “yalan” olduğu ifade edildi. Ağırel’in bir haber ajansıyla gerçekleştirdiği telefon görüşmesi dosyada “delil” olarak yer aldı.
“İÇİ BOŞ, CİDDİYETTEN UZAK”
İddianameyi değerlendiren Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’ın avukatlarından Hüseyin Ersöz, “İçi boş, ciddiyetten uzak, hukuk tekniğine aykırı ve gazetecilerin 1 dakika dahi tutuklu kalmaması gereken isnatlar var karşımızda. Biliyorduk zaten ama kısaca, “dağ fare doğurdu” diyebiliriz. İddianamenin en çarpıcı kısmı altına atılan imzalarda. Hiçbir iddianamede başsavcının imza attığına kolay kolay rastlamazsınız. Ama bu iddianamede Başsavcı, Başsavcı Vekili ve Soruşturma Savcısı birlikte imza atmış. Darbe iddianamelerinde dahi rastlanılmayan bir durum bu” ifadelerini kullandı.