ANAYASA NE DİYOR

ANAYASA NE DİYOR
Hukukçular, Anayasanın 26. maddesinin 1. fıkrasını hatırlatarak emekli amirallerin açıklamasının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savundu. Anayasanın ilgili madde şöyle:“Herkes, düşünce ve kanaatlerini...

Hukukçular, Anayasanın 26. maddesinin 1. fıkrasını hatırlatarak emekli amirallerin açıklamasının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savundu. Anayasanın ilgili madde şöyle:
“Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar.”
Hukukçu Metin Günday, “Bir memur (DİB) adeta Şeyh-ül İslam gibi fetvalar verecek, bir diğer memur (Ayasofya İmamı) ‘hilâfet gelsin’ çağrısı yapacak, senden ‘çıt’ yok. Sonra bu bildiriyi imzaladılar diye 103 emekli amiralin ‘emeklilikleri iptal edilsin, rütbeleri sökülsün’ yaygarası koparacaksın. Hadi oradan” ifadelerini kullandı.
Kerem Altıparmak ise “Bir uluslararası sözleşmeden, hem de meclis onayı olmadan çıkmak hukuka uygun ama emekli memurların başka bir sözleşmeden çıkmayalım demesi suç. Anayasa Mahkemesi kapansın demek meşru ama Montrö’den çıkmayalım demek suç. Ne kadar esnek ve öngörülemez bir hukukumuz var” sözleriyle amirallerin hedef haline gelmesine tepki gösterdi.

“Suç için anlaşma” maddesinden ifadeye çağrı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 104 emekli amiralin imzasıyla başlattığı soruşturmanın, Türk Ceza Kanunu’nun, “suç için anlaşma” başlıklı 316. maddesi uyarınca yürütüleceği bildirildi. Açıklamaya öncülük edenleri, bu suçtan ifadeye çağıracağı belirtilen savcılığın, sonraki aşamalarda da imza atan tüm emekli amirallerin ifadesine başvurması bekleniyor. Savcılık, soruşturma sonunda suçun işlendiğine kanaat getirirse, emekli amiraller hakkında, “anayasal düzene karşı suç işledikleri” ve “bu suçu işlemek için anlaştıkları” gerekçesiyle dava açacak.

İlk açıklama değil ama ‘fırtına’ ilk kez koptu

Montrö Boğazlar Sözleşmesine ilişkin geçen sene 126 emekli diplomat bir araya gelerek açıklama yapmış, açıklamada “Marmara Denizi üzerindeki mutlak egemenliğinin kaybedilmesine yol açar. Kanal İstanbul’dan vazgeçilmelidir” ifadeleri yer almıştı. Bu açıklamayla ilgili herhangi bir hukuki süreç yürütülmemişti.
Bakanlık, Dışişleri’nde müsteşarlık, genel müdürlük ve sözcülük de yapmış olan imzacı diplomatlar arasında Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) ilk sivil müsteşarı olan emekli büyükelçi Sönmez Köksal, halen BM İşkenceyi Önleme Komitesi üyesi olan Erdoğan İşcan, eski AİHM yargıçlarından Rıza Türmen de yer almıştı.