Çok sayıda gazeteci ve avukat gözaltına alındı
Mezopotamya Ajansı ve Yeni Yaşam gazetesinde çalışan çok sayıda gazetecinin evine polis baskını yapıldı. Aynı zamanda bazı avukatlar ve siyasiler de gözaltına alındı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma kapsamında Diyarbakır 3. Sulh Ceza Hakimliği'nin kararı doğrultusunda Mezopotamya Ajansı'nın (MA) sahibi Ferhat Çelik ve ajansın editörlerinden Abdurrahman Gök, Yeni Yaşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Osman Akın, Xwebûn gazetesi imtiyaz sahibi Kadri Esen’in de aralarında olduğu çok sayıda kişinin evine baskın düzenlendi. Diyarbakır merkezli gözaltıların 21 ile yayıldığı, HDP'li siyasetçiler ve avukatların olduğu 150 kişiye yakın kişinin gözaltına alındığı öğrenildi. Gözaltına alınanların 25'i avukat, 11'i de gazeteci.
Evlerde arama yapan polis, gazetecilere ait kitap ve bilgisayar gibi dokümanlara el koydu. İkamet adresinde bulunmayan Ferhat Çelik gözaltına alınamadı. Esen’in evindeki polis araması ise sürerken, Abdurrahman Gök gözaltına alındı. İlerleyen saatlerde ise Beritan Canözer, Silvan'da gözaltına alındı.
Gözaltılarda gazetecilerin yanı sıra bazı Özgür Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatların da bulunduğu ve operasyonun Diyarbakır merkezli olduğu ilk gelen bilgiler arasındayken Batman ve Şanlıurfa'da da brçok kişinin gözaltına alındığı öğrenildi.
Gözaltına alınanlar arasında HDP Merkezi Örgütlenme Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Özlem Gündüz, HDP Merkezi Örgütlenme Komisyonu Eşsözcüsü Mahfuz Güleryüz gibi siyasilerinde olduğu öğrenildi.
Çok sayıda avukatın da gözaltına alındığı soruşturma kapsamında Diyarbakır merkezli yürütülen ve bir yıla yakın süredir tutuklu bulunan gazetecilerin avukatı Resul Temur da bulunuyor.
"AKP, 14 MAYIS SEÇİMLERİNE YÖNELİK YENİ BİR DARBE SÜRECİ BAŞLATMIŞTIR"
HDP Merkez Yürütme Kurulu'ndan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“AKP iktidarı ve güdümündeki yargının gerçekleştirdiği bu saldırının nedenini toplum da biz de gayet iyi biliyoruz. 2015’ten bu yana siyasi darbeler, katliamlar, kara propaganda, özel savaş yöntemleri, tehdit, şantaj ve her türlü saldırıyla ömrünü uzatmaya çalışan iktidar, bu sabah gerçekleştirdiği gözaltı furyasıyla da 14 Mayıs seçimlerine yönelik yeni bir darbe sürecini başlatmıştır. Bu operasyon sandıkları ve halkın iradesini çalma operasyonudur. Bu operasyon topluma ve onun siyasi tercihlerine açık bir gözdağı ve tehdittir. Seçim sandıklarını koruyacak, hukuksuzluklarla mücadele edecek olan avukatların, kamuoyunu bilgilendirecek gazetecilerin, AKP ile sahada mücadele eden siyasetçilerimizin eş zamanlı olarak hedeflenmiş olması tesadüf değildir.
"KAYBETMEKTEN KURTULAMAYCAKSINIZ"
Gözaltılara ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yapan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayyip Temel, “Seçim arifesinde iktidar kaybetme korkusuyla yine gözaltı operasyonlarına sarıldı. Sabah partimizin MYK üyeleri, eşbaşkan yardımcıları, gazeteci, sanatçı ve avukatların içinde olduğu onlarca arkadaşımız Amed’te gözaltına alındılar… Kaybetmekten kurtulamayacaksınız!” dedi.
DEMİRTAŞ: SOYLU MİTİNGTE TOPLAYAMADIĞI KADAR İNSANI GÖZALTINA ALDIRMIŞ
Tutuklu eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da gözaltılara tepki gösteren isimler arasındaydı. Demirtaş Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi:
"Süleyman Soylu, kendi mitinginde toplayamadığı kadar insanı bir kerede gözaltına aldırmış! 81 ilde seçim çalışması yürüten tüm arkadaşlara çağrımızdır: Çalışmalarımızı daha sabırlı, daha kararlı şekilde büyütelim. Huzurun, refahın, demokrasinin gelişini engelleyemeyecekler."
“GÖZALTILAR ADİL SEÇİM KOŞULLARINI TEHDİT EDİYOR”
Gözaltılara diğer siyasi partilerden de tepki geldi. Şanlıurfa’da seçim çalışması yapan CHP’li Mahmut Tanal, Artı Gerçek'e yaptığı değerlendirmede, “Bu gözaltılar adil, demokratik seçim koşullarını tehdit ediyor. Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. Eğer seçimi AKP kazanırsa, toplumdaki cezaevleri yetmez daha da arttırır” dedi.
“AMAÇ SEÇİMLERE GİDERKEN SİYASİ PARTİLERE GÖZDAĞI VERMEK”
Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkan Yardımcısı İdris Şahin, "Bu, meseleyi başka bir biçimde yorumlamak kendimizi aldatmaktır. Seçimlere giderken rakip siyasi partilere gözdağı vermek hem de bu süreçte korku iklimi salarak sözde kendileri lehine avantajlı bir durum elde etmek amaçlanıyor” değerlendirmesi yaptı.
“GÖZALTINA ALINANLAR ARASINDA Kİ BİRÇOĞU SEÇİM GÜVENLİĞİ İÇİN GÖREV ALMIŞ KİŞİLER”
TİP İstanbul milletvekili adayı Ahmet Şık seçim güvenliğine dikkat çekerek şunları söyledi:
“İktidar sahaya inmiş durumda. Asıl mevzu gözdağı vermek, seçim güvenliğini kendi lehine çevirmek, güvensiz bir ortam yaratmak. Gazeteciler, STK temsilcileri ve avukatlar var gözaltına alınanlar arasında ki birçoğu seçim güvenliği için görev almış kişiler ve bu bize bir şey de söylüyor aynı zamanda.”
DİSK BASIN-İŞ: GÖZALTILAR SEÇİM ENDEKSLİ
Gözaltına alınanlar arasında üyelerinin de olduğunu belirten DİSK Basın-İş ise, resmi sosyal medya hesabından, "Güne üyelerimizin gözaltı haberleri ile başladık. Seçim endeksli olduğu her halinden belli bir operasyon sonucu çok sayıda üyemiz gözaltına alındı. Biz bu hesaplaşmanın bir tarafıyız. Tüm dostlarımızı gazetecilik onuruna sahip çıkmaya davet ediyoruz" çağrısı yaptı.
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu'dan yapılan açıklamada, Tam seçimlere 19 gün kala başta gazeteciler ve hukukçular olmak üzere, iktidarın suçlarını gün yüzüne çıkaranlar yine hedef alınıyor. Bugüne dek olduğu gibi bugünden sonra da geri adım atmak yok. #ÖzgürBasınSusturulamaz" ifadeleri kullanıldı.
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği ise “Diyarbakır merkezli 21 ilde yapılan operasyon kapsamında 100’ü aşkın kişi evlerine yapılan baskınla gözaltına alındı. Gazetecilerden, siyasetçilere, avukatlardan sanatçılara kadar çok sayıda kişinin gözaltına alındığı, kurumlarına baskın düzenlenen operasyona 24 saat kısıtlılık kararı konuldu. Aralarında derneğimiz yöneticisi ve Xwebûn Gazetesi İmtiyaz Sahibi Kadri Esen, gazeteciler Abdurrahman Gök, Ahmet Kanbal, Mikail Barut, Mehmet Yalçın, Osman Akın, Mehmet Şah Oruç, Beritan Canözer, Mehmet Yalçın, Mikail Barut, Salih Keleş, Remzi Akkaya ve Arif Akkaya gözaltına alındı. Son 10 ayda Kürt gazetecilere yönelik operasyonlarda 27 meslektaşımız gözaltına alınarak tutuklandı. Bu operasyonun da Özgür Basın’ı, Kürt gazetecileri susturmaya yönelik operasyonların devam halkası olduğunu biliyoruz" dedi.
SORUŞTURMAYA GİZLİLİK KARARI
Öte yandan Amida Haber’e konuşan Diyarbakır Baro Başkan Yardımcısı Mehdi Özdemir, “Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı ile 150’e yakın gözaltı var. Operasyon halen devam ediyor. Gözaltılar devam ediyor. Birçok avukat arkadaşımızın bürolarında aramalar sürüyor. Şuana kadar bir gerekçe belirtilmiyor. Bize sunulan bir gerekçe yok. Farklı meslek gruplarına yönelik bir operasyon. Aralarında STK temsilcileri var. Genel yürütülen bir soruşturma” ifadelerini kullandı.
Diyarbakır Barosu'ndan yapılan yazılı açıklamada da soruşturma dosyasına gizlilik kararı verilmesinin adil yargılanmayı engellediği vurgusu yapılarak şu ifadelere yer verildi:
"Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının yürütmüş olduğu soruşturma kapsamında, Diyarbakır 3. Sulh Ceza Hakimliğinin vermiş olduğu arama ve gözaltı kararına istinaden bugün sabah saatlerinde Baromuz üyesi meslektaşlarımızın, gazetecilerin ve hak savunucuların evlerine baskın yapılmış, yakalama ve gözaltı işlemleri gerçekleştirilmiştir.
Temel hak ve özgürlüklere son derece keyfî bir biçimde müdahale edilmekte, avukatlar başta olmak üzere hak savunucuları ve bağlı olunan meslek örgütleriyle sivil toplum örgütlerinin yargı eliyle hedef alındığı, ceza tehditlerine maruz bırakıldığı bir süreç yaşanmaktadır.
Yakalama, gözaltı, tutuklama gibi koruma tedbirleri, hak savunucuları üzerinde yersiz, gereksiz ve ölçüsüz şekilde kötüye kullanıldığı gözlenmekte, avukat görüş yasağı ile soruşturma dosyasında gizlilik kararı alınmıştır.
Yargılananların haklarındaki suçlamaların niteliği ve sebeplerinden en kısa sürede haberdar edilmesi adil bir yargılamanın gereğidir. Meslektaşımıza ilişkin soruşturma dosyası hakkında kısıtlama kararı ve avukat görüş yasağı bulunmakta olup, avukatlarının soruşturma dosyasına erişimi ve bilgi sahibi olması engellenmektedir.
Meslektaşlarımıza, gazetecilere ve hak savunucularına yönelik hukuka aykırı, özgürlük ve güvenlik hakkını ihlal edici uygulamaya son verilmeli, derhal serbest bırakılmalıdır."
