Erdoğan: Gazze’de yaşananlar kesinlikle savaş değil bir soykırımdır

Erdoğan: Gazze’de yaşananlar kesinlikle savaş değil bir soykırımdır
3. Antalya Diplomasi Forumu'nda konuşan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başakanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail, Gazze savaşına değindi. Erdoğan, "Ambulansları, yerleşim yerlerini bombalayan, dün olduğu gibi gıda yardımı almak için...
3. Antalya Diplomasi Forumu'nda konuşan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başakanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail, Gazze savaşına değindi. Erdoğan, "Ambulansları, yerleşim yerlerini bombalayan, dün olduğu gibi gıda yardımı almak için sırada bekleyen sivilleri onursuzca, kalleşçe hedef alan bir barbarlıktan bahsediyorum" dedi. 

100'ü aşkın ülkeden devlet ve hükümet başkanı, bakanlar ile uluslararası kuruluş başkanlarının katılımıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde 1-3 Mart'ta gerçekleştirilecek 3. Antalya Diplomasi Forumu başladı.

3.Antalya Diplomasi Forumu’nda konuşan Erdoğan, Türkiye’de 4 milyon sığınmacının olduğunu açıkladı. İsrail, Gazze savaşına da değinen Erdoğan, İsrail’in Gazze’de soykırım yaptığını söyledi.

"4 milyon sığınmacıyı misafir ediyoruz"

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar;

Türk konsolosluklarının yakınından yaşandı. Yaklaşık 4 milyon sığınmacıya ev sahipliği yapıyoruz.

Sorumluluk sahibi bir ülke olarak doğru bildiklerimizi cesaretle söylemeye devam edeceğiz.

Diplomasi krizlerinin barışçıl çözümünde elimizdeki en büyük araçtır. Yeter ki diplomasiye şans tanıyalım, alan açalım. Elbette tüm bunları dillendirirken gerçeklerden kopuk bir romantizmden bahsetmiyorum. Tarih boyunca jeopolitik rekabetin kıran kırana yaşandığı bir coğrafyada yaşadığımızı unutmuyoruz.

Dışişleri'nde 163 olan temsilcilik sayısı bugün itibariyle 261'e çıktı. Dünyanın en geniş diplomatik temsilciğine sahip 3. ülkesiyiz. Bugün büyük bir gururla ifade etmek isterim Türkiye, hem Batı'ya hem Doğu ile kazan-kazan ilişkisi kurabilen, AB ile gümrük birliği içinde olup dünyanın dört bir yanıyla ekonomik işbirliğinde olan, bekası tehlikede olduğunda sahada her türlü tedbiri alabilen müessil bir güç olarak öne çıkmaktadır. Tüm dünyada dostlarımızın sayısını artıracağız.

"Gazze’de yaşananlar kesinlikle savaş değil bir soykırımdır"

Dışişleri’nde 163 olan temsilcilik sayımız, bugün itibari ile 261’e çıktı. Dünyanın en geniş diplomasi alanına sahip üçüncü ülkesiyiz.

7 Ekim’de bu yana Gazze’de yaşanan barbarlığı çimiz kanayarak takip ediyoruz. İsrail’in sivil yerleşim yerlerini hedef alan kasıtlı saldırılarının sonuçlarında çoğu çocuk ve kadın şehit edildi. 70 bin’den fazla Filistinli yaralandı. 1,9 milyon kişi göçe zorlandı. Söz konusu İsrail olunca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin görevi küresel barışı temin olan Birleşmiş Milletler Konseyi’nin, Avrupa Birliği’nin, sürekli hak ve hukuktan bahseden kurumlarının tarafsızlıklarından dem vuran uluslararası basın yayın organlarının hasılı yıllardır bize örnek gösterilen, yapıların ne kadar acil ve işlevsiz olduğunu hep birlikte gördük. Gazze’de yaşananlar kesinlikle savaş değil bir soykırımdır.  Ambulansları, yerleşim yerlerini bombalayan, dün olduğu gibi gıda yardımı almak için sırada bekleyen sivilleri onursuzca, kalleşçe hedef alan bir barbarlıktan bahsediyorum

Uluslararası Adalet Divanı'nın tutumu ortadayken, Netanyahu yönetimi işgal, yıkım ve katliam politikalarını dün olduğu gibi pervasızca gösterebiliyor. Uluslararası toplum Filistin halkına olan borcunu ancak Filistin Devleti'nin kurulmasıyla ödeyebilir. Bu maksatla garantörlüğü de kapsayacak şekilde sorumluluk alabileceğimizi belirttik. Gazze'nin yeniden toparlanması için elimizden geleni yapacağız. Dünyanın dört bir yanında hemen her hafta meydanları dolduran tüm Filistin dostlarına şükranlarımı sunuyorum.

Dünya genelinde etkili olan olumsuzluklara rağmen Türkiye Yüzyılı hedeflerimizde ilerliyoruz.

Gazze'de yaşananlar uluslararası sistemin iki yüzlülüğünü göstermektedir. İslam dünyası ayakta, Küresel Güney ayakta, Batı’nın vicdanlı insanları ayakta. Ancak katliamın failleri bu haykırışa kör ve sağır. Bir daha Gazze'deki katliamlar yaşanmasın diye ne yapılacaksa şimdi yapılacaktır. Bölge ülkeleriyle birlikte garantörlük dahil tüm sorumlulukları alabileceğimizi gösterdik. Gazze'de akan kanın nasıl durdurulacağını tartışacağız.

Küresel sistem bölgesel sorunları çözmekte yetersiz kalmakta, Türkiye coğrafyasındaki sorunların çözümüne öncülük etmektedir. Terörle mücadelede bölgesel iş birliği önemli. Bölgesel sahiplenmenin bir boyutunu da enerji ve bağlantısallık projeleri oluşturmaktadır.