Saygı Öztürk: Emniyet müdürü "darbe gecesi"nin en kritik emrini nasıl verdi?

Saygı Öztürk: Emniyet müdürü "darbe gecesi"nin en kritik emrini nasıl verdi?
Sözcü yazası Saygı Öztürk bugün yayımlana yazısında 15 Temmuz Darbe girişimin yaşandığı gecede en kritik emirleri veren ismi gündemine taşıdı. Öztürk, Saat tam 21.15'te verilen emirleri de tek tek sıralayarak, bu emirlerin...

Sözcü yazası Saygı Öztürk bugün yayımlana yazısında 15 Temmuz Darbe girişimin yaşandığı gecede en kritik emirleri veren ismi gündemine taşıdı. Öztürk, Saat tam 21.15'te verilen emirleri de tek tek sıralayarak, bu emirlerin nasıl verildiğini anlattı.

Öztürk, "o gecenin en kritik emrini nasıl verdi?" başlıklı yazısında, "Bakmayın o gece ile ilgili kendisini kahraman gösterenlere. Gerçek kahramanlar hep sessiz. Celalettin Lekesiz'i, Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekili Necip Cem İşçimen'i unutmayalım. Ama ne gariptir ki, ilk görevden alınanlar da onlar olmuştu. Kahramanca mücadele veren komutanlar da emekliye sevk edilmişti. Her şeyin aydınlanması için her halde bir 7 yıl daha geçmesi gerekecek…" ifadelerini kullandı.

Öztürk'in yazısının ilgili bölümü şöyle:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Başbakan Binali Yıldırım'a, İçişleri Bakanı Efkan Ala'ya ulaşılamadığı saatlerde, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Kara Kuvvetleri, Hava Kuvvetleri komutanları, Jandarma Genel Komutanı da darbe girişiminde bulunanlar tarafından rehin alınmıştı. Dolayısıyla onlara da ulaşılamıyordu.

Kendilerine “Yurtta Sulh Konseyi” adını verenlerin sözde sıkıyönetim bildirileri TRT'de okunduğu saatlerde, tersine emir vermek öyle kolay bir şey değildi. Bir bürokratın, hiçbir siyasiye ulaşamadığı saatte en kritik emirleri vermesinin, ilerde kendisi için nasıl sonuçlar doğurabileceğini de değerlendirmiş olması gerekir.

Saat 21.15'de telsiz emri

Devletin asayiş ve güvenliğinden sorumlu olan İçişleri Bakanı yok, yardımcısı yok. Darbe girişiminde bulunanlar uçakla, helikopterle, tankla çıkmışlar. Emniyet Özel Harekat Dairesi'nin Gölbaşı'nda bulunan binası bombalanıyor. Ankara Emniyet Müdürlüğü bombalanıyor, taranıyor. Bir taraftan şehitler veriliyor, bir taraftan polis nasıl hareket edeceğini, nerede olacağını bilemiyor. Kimseye ulaşılamayan gecede Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz, saat tam 22.15'de 81 il Emniyet Müdürüne şu emri verdi:

“- Polisimiz, darbecilere asla teslim olmayacak, teslim edilmeyecek.

– Askerin, binalarımıza girmesine kesinlikle izin verilmeyecek.

– Emniyetin silah depoları derhal açılacak. Uzun namlulu silahlar personele dağıtılacak.

– Askeri garnizonların etrafı polis tarafından kuşatılacak.

– Darbecilerin dışarıya çıkmasına izin verilmeyecek.”

Ankara düşmesin diye

Verilen bu yazılı emir, saat 22.30'da da emniyet teşkilatının bütün birimlerine telsizle duyuruldu. Emir tebliğ edilmişti. Daha önemli bir şey vardı. Ankara'nın düşmemesi gerekiyordu. Doğu ve Güneydoğu illerinde bulunan bütün özel harekat polisleri en seri bir biçimde Ankara'ya çağrıldı.

Bakmayın o gece ile ilgili kendisini kahraman gösterenlere. Gerçek kahramanlar hep sessiz. Celalettin Lekesiz'i, Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekili Necip Cem İşçimen'i unutmayalım. Ama ne gariptir ki, ilk görevden alınanlar da onlar olmuştu. Kahramanca mücadele veren komutanlar da emekliye sevk edilmişti. Her şeyin aydınlanması için her halde bir 7 yıl daha geçmesi gerekecek…

Yazının tamamı için tıklayınız