HÜDA PAR Genel Başkanı: Eğitimde devrime ihtiyaç var; karma eğitim dayatmasından vazgeçilmeli

HÜDA PAR Genel Başkanı: Eğitimde devrime ihtiyaç var; karma eğitim dayatmasından vazgeçilmeli
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, partisinin Zeytinburnu ilçe kongresinde konuştu. Karma eğitim karşıtı açıklamalarına devam eden Yapıcıoğlu, "Karma eğitimi dayatmayın. İsteyen veli; kız çocuğunu kız okuluna,...

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, partisinin Zeytinburnu ilçe kongresinde konuştu. Karma eğitim karşıtı açıklamalarına devam eden Yapıcıoğlu, "Karma eğitimi dayatmayın. İsteyen veli; kız çocuğunu kız okuluna, erkek çocuğunu erkek okuluna gönderebilsin. Bu bir haktır. İsteyen de çocuğunu karma okula göndersin" dedi.

Eğitim politikaları ve karma eğitim tartışmaları ile ilgili konuşan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, “Ne dediğimizi anlamıyorsanız siyaset ya da gazetecilik yapmayın. Ne dediğimizi anlayıp buna rağmen çarpıtıyorsanız o zaman gelin size ahlak dersi verelim. Diyoruz ki karma eğitimi dayatmayın. İsteyen veli; kız çocuğunu kız okuluna, erkek çocuğunu erkek okuluna gönderebilsin. Bu bir haktır. İsteyen de çocuğunu karma okula göndersin” ifadelerini kullandı.

Okul öncesi ve birinci sınıflar için 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı’nın başlayacağını hatırlatan Yapıcıoğlu, “Cumhursuz Cumhuriyet anlayışında, halka rağmen halk için anlayışında, batı hayranı, batıya öykünen anlayış ve zihniyet belki tek tip insan yetiştirme konusunda en elverişli aparatı eğitim sistemi olarak gördü ve batıcı eğitim sistemini alıp memleketimize, milletimize empoze etmeye çalıştı. Eğitimin sadece adı milli ama öyle bir eğitim sistemi, öyle bir müfredat, öyle yapılanma getirdiler ki her bir nesil bir öncekine benzemesin diye özel bir uğraş ve çaba sarf edildi. Batının anlayışına göre İnsan insanın kurdudur. Hayatın temel felsefesi çekişmedir, yarışmadır. Büyük balık küçük balığı yutar. Güçlü olan ayakta kalır, zayıf olan ezilir. Bizim medeniyetimiz bize bunları söylemiyor. Bize göre hayatın temel kanunu; cidal, savaş, yarışma, çekişme değildir. Hayatın temel kanunu; kardeşliktir, dayanışmadır, yardımlaşmadır, zayıfın elinden tutmaktır, zulme karşı çıkmadır, güçsüzü korumak-kollamaktır, açı doyurmaktır, yetime bakmaktır ama bizim eğitim sistemimizde bunlar yok” dedi.

Yarış atları benzetmesi

Öğrencilerin sınavlardan korkar hale geldiğini söyleyen Yapıcıoğlu, “İşte bugün çocuklarımızın bazıları bursluluk sınavına girdiler. Eğitim sistemimiz çocuklarımızı adeta test usulü ile birbirleriyle yarışan yarış atları haline getirdi. Bugün çocuğu sınava giren bir veli ile görüştüm. Diyor ki daha sınav başlamadan bir babanın telefonu çaldı. Çocuğu görevlinin telefonuyla babasını aramış. Baba ben korkuyorum, beni al sınava girmeyeceğim diye. Bu sistem çocuklarımızı sınava girmekten korkar hale getirdi. Bilgi vermeyi bile doğru dürüst beceremedik. O bilgiyi ölçmeyi test usulü ile yarım yamalak yaptık. Artık çocuklar o konudaki bilginin ne olduğundan çok onunla ilgili bir soru çıktığında nasıl doğru şıkkı buluruma kilitlendi. Bu hal, hal değil” şeklinde konuştu.

“Çocuklarımızın yeniden marifete ulaştıracak maarifi kendimize hedef edinmeliyiz”

Çok ciddi bir eğitim devrimine ihtiyaç olduğunu belirten Yapıcıoğlu, “Peki işin eğitim tarafı ne durumda? Biz, çocuklarımıza iyi insan olmayı öğretebildik mi? Onları eğitebildik mi? Biraz önce saydığım değerlere sahip çıkan nesilleri yetiştirebildik mi? Yoksa gittikçe bize benzemeyen, konuşurken bile ‘bin’ yerine ‘k’ diyen, artık sosyal medyanın diliyle konuşan, ne dediği bazılarınca anlaşılmayan bir nesil mi geliyor? Bunları dile getirirken kimse kusura bakmasın ama milletçe hepimizin sorunudur ve milletçe bütün siyasi partilerin buna kafa yorması lazımdır. Özellikle toplumu, gençliği bu hale getirmeye çalışanları ben bunu dışında tutuyorum. Aman onlar uzak dursunlar. Batıcı eğitiminin bizi getirdiği nokta budur. Belki isminden de başlayarak çocuklarımızın yeniden marifete ulaştıracak maarifi kendimize hedef edinmeliyiz. Çok ciddi bir eğitim devrimine, bakın reformuna demiyorum, eğitim devrimine bizim ihtiyacımız vardır” dedi.

“Okula gitmek için servis tutmak zorunda kalan veliler kara kara düşünüyor”

Parasız eğitim tanımına servis ve kırtasiye giderlerinin de eklenmesini öneren Yapıcıoğlu, “Evet okullar açılıyor. Malumunuz hayat pahalılığı; özellikle dar gelirlileri, sabit gelirlileri çok ciddi manada zorluyor. Okullar açıldı. Kırtasiye, servis masrafları kara kara düşündürmeye başladı. Yasaya göre ilk öğretim devlet okullarında parasızdır. Köy okullarında da kapanan okullar varsa öğrencileri başka okullara taşıyınca taşıma parasını da bakanlık karşılıyor ama şehirlerde okula gitmek için servis tutmak zorunda kalan veliler kara kara düşünüyor. Biz ‘parasız eğitim’ tanımının içerisine kırtasiye masraflarının ve okula gidip gelirken ödenecek servis masraflarının da dahil edilmesini istiyoruz, bekliyoruz, öneriyoruz. Hükümete tavsiyemizdir. Buradan çağrıda bulunuyoruz. Dar gelirli yoksul vatandaşlara, geçinmekte zorlanan vatandaşlara eğitim konusunda bir katkı verilmesi çağrısında bulunuyoruz” şeklinde konuştu.

"Karma eğitim pedagojik hata"

Karma eğitim hakkında da konuşan Yapıcıoğlu, karma eğitimi pedagojik hata olarak nitelendirerek şunları söyledi:

“Eğitimcilerin tabiriyle yüzyılın pedagojik hatası. Bunu zaman zaman dile getirdiğimizde bazı kelimeleri cımbızlayarak birileri başka tarafa çekiyor ama biz ısrarla altını çiziyoruz. Karma eğitim dayamasından vazgeçilmelidir. Karma eğitim pedagojik bir yanlıştır. Karma eğitim, karma eğitim isteyenlerin dile getirdikleri sonuçları da olumlu manada sağlamadı ama karma eğitimle biz gençleri daha kolay ifsat ederiz diye zihinlerin arka planlarında taşıdıkları farklı düşünceler varsa o başka. Bu karma eğitim dayatmasından vazgeçilmeli derken birileri diyor ki bunlar karma eğitime karşı. Bakınız bizim bu sözlerimizi çarpıtanlara bir ara şöyle bir teklifte bulunmuştuk. Dedi ki gelin size söz Türkçe kursları açalım, size ücretsiz kurs verelim. Eğer ne dediğimizi anlamıyorsanız siyaset yapmayın ya da gazetecilik yapmayın. Ne dediğimizi anlayıp buna rağmen çarpıtıyorsanız o zaman gelin size ahlak dersi verelim. Diyoruz ki karma eğitimi dayatmayın. İsteyen veli; kız çocuğunu kız okuluna, erkek çocuğunu erkek okuluna gönderebilsin. Bu bir haktır. İsteyen de çocuğunu karma okula göndersin.”

“O yüzden zaten siz milletten vize alamıyorsunuz”

Yapıcıoğlu, “Ama sen kendince kendine demokrat olan sen, kendince özgürlükçü, hürriyetçisin diyorsun ki hayır, herkes çocuğunu karma eğitime gönderecek. Ben diyorum ki sen çocuğunu karma eğitime göndermek istiyorsan buyur gönder. Ben sana engel olmuyorum ama sen de bana engel olma. Sen bana karma eğitimi dayatma hakkını kendinde görüyorsun ama sen özgürlükçüsün. Ben dayatmacıyım öylemi! Hadi oradan! Millet sizi görüyor, millet sizin ne yapmaya çalıştığınızda biliyor. O yüzden zaten siz milletten vize alamıyorsunuz” dedi.