Masanın dağılmasını çok beklerler

Masanın dağılmasını çok beklerler
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, yetkinreport.com’da gazeteci Murat Yetkin'in sorularını yanıtladı. Davutoğlu, "Geçiş sürecinin yönetimini tek kişinin eline bırakamayız. Biz bir yönetim değil, yönetişim sistemi kuruyoruz;...

Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, yetkinreport.com’da gazeteci Murat Yetkin'in sorularını yanıtladı. Davutoğlu, "Geçiş sürecinin yönetimini tek kişinin eline bırakamayız. Biz bir yönetim değil, yönetişim sistemi kuruyoruz; kişilere değil, ilkelere bağlı" diye konuştu. Altılı Masa'nın göstereceği cumhurbaşkanı adayının, Recep Tayyip Erdoğan'ın kullandığı yetkileri aynı yöntemle kullanmasını kimsenin beklememesi gerektiğini vurgulayan Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, "Aday etrafında tartışma çıkmasını, Altılı Masa'nın dağılmasını bekliyorlar. Açık söyleyeyim, çok beklerler! Altı lider olarak basiretle ve dirayetle hareket etmeye kararlıyız. Seçim kararı alsınlar, sonrasında adayımızı ilan edelim" dedi. Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu'nun YetkinReport'ta yer alan röportajından öne çıkan noktalar şöyle:

MODERNLEŞME TARİHİMİZDE BİR İLK
• Her şeyden önce herkes şunun farkında olmalı. Altı lider olarak başlattığımız bu süreç bir seçimle veya bir adayla sınırlı değerlendirilmemeli. 200 yıllık modernleşme, 100 yıllık Cumhuriyet ve 75 yıllık demokrasi tarihimizde bir ilki yaşıyoruz.
• Bu tarihi akış içinde ülkemizin siyasi kültürünün ürettiği bütün ana damarların gerçek temsilcilerinin bir masa etrafında ortak bir gelecek vizyonu için bir araya gelmesi başlı başına tarihi nitelikte bir gelişmedir.
• Aydınlarımızın, sivil toplumumuzun ve bir bütün olarak kamuoyumuzun meseleyi bir aday tespit süreci olarak değil büyük bir toplumsal sözleşmenin ön aşaması olarak görmesi lazım. Böyle görüldüğünde kat edilen mesafe çok açıktır ve son derece ümit vericidir.

OTORİTERLİĞE KARŞI ÖZGÜRLÜKÇÜLÜK
• Bir tarafta hiçbir ortak metin deklare etmeden ortak çıkarlar etrafında bir araya gelmiş otoriter muhafazakarlık (Erdoğan), otoriter milliyetçilik (Bahçeli), din karşıtı otoriter laikliğin (Perinçek) temsilcileri var.
• Diğer tarafta ortak siyasi değerler ve siyasi sistem deklarasyonu ile bir araya gelmiş özgürlükçü muhafazakarlığın, özgürlükçü milliyetçiliğin ve özgürlükçü laikliğin temsilcileri var. Dolayısıyla bizim birlikteliğimiz mesele anket manipülasyonları ile oluşturulmaya çalışılan konjonktürel ve geçici bir işbirliği süreci değil.


Altılı Masa bugüne kadar neler yaptı?

Biz Cumhur İttifakı'nın karşı kutbu olan reaktif bir birliktelik oluşturmadık. Sabırla ve dirayetle vizyoner bir birlikteliğin altyapısını kurduk. Bu altyapı çerçevesinde bakın ilk buluşmamızdan bu yana neler yaptık?

• 12 Şubat'ta ilk ortak açıklamamızı yaparak işbirliğimizin ortak zeminini kamuoyu ile paylaştık.
• 28 Şubat'ta 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem' modelimizi yayınladık.
• 29 Mayıs'ta 10 maddelik 'Temel İlkeler ve Hedefler' metnini yayınladık.
• Hemen sonrasında Haziran ayının başında halkın ciddi kaygılar duyduğu seçim güvenliği konusunda yapacağımız işbirliğinin detaylarını açıkladık.
• Yine aynı günlerde ekonomik krizin aşılmasında hayati önemi haiz ekonomik kurumlar reformu metnini kamuoyumuz ile paylaştık.
• Nihayet 28 Kasım'da 84 maddelik Anayasa değişiklik mutabakatımızı ilan ettik.
Yani işbirliğimizin bir vizyon ittifakına dönüşmesini sağlayacak önemli bir altyapı oluşturduk.
Altı önemli mutabakat metni var önümüzde. Son toplantımızda iki önemli sürecin daha tamamlanması yönünde kararlar aldık.
• Birincisi Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Yol Haritası.
• İkincisi de bir hükümet programı mahiyetinde olacak Ortak Politikalar Metni.

Erdoğan yöntemiyle değil, ortak vicdan ve ortak akılla yöneteceğiz

Bakın, AK Parti ve MHP’nin ürettiği tek bir metin yok. Bizim yönetimimiz Erdoğan-Bahçeli gibi olmayacak. [Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip] Erdoğan’ın istediğini yapma, [MHP Genel Başkanı Devlet] Bahçeli’nin de ona ayar verme özgürlüğü var.

Biz bir yönetim değil, yönetişim sistemi kuruyoruz. Kişilere değil, ilkelere bağlı. Üzerinde mutabık kalacağımız aday bunları kabul etmeli; etmezse tek başına seçime girebilir tabi. Ama bizim desteğimizle ve bizim adayımız olarak girecekse bir yıldır oluşturulan bu temel metinler ve oluşan zeminde mutabık kalmamız lazım. Bu vesayet değil.

Göstereceğimiz cumhurbaşkanı adayının Erdoğan’ın kullandığı yetkileri aynı yöntemle kullanmasını kimse beklememeli. Ortak vicdan ve ortak akılla yürütmemiz gereken bu geçiş sürecinin yönetimini tek kişiye bırakamayız.

Mutabakatımız sadece cumhurbaşkanı adayımızı değil, tek tek altı lideri de bağlayacak. Cumhurbaşkanı bir yedinci parti gibi de davranmayacak; onunla birlikte oluşturduğumuz ortak aklımızın siyasi iradesi olacak.