Savaşların ve krizlerin gölgesinde: AKP'li yıllarda İsrail ile ticaret hacmi yaklaşık 8 kat büyüdü

Savaşların ve krizlerin gölgesinde: AKP'li yıllarda İsrail ile ticaret hacmi yaklaşık 8 kat büyüdü
Davos krizi, Mavi Marmara baskını, Erdoğan’ın İsrail’e ‘terör devleti’ demesi ya da Gazze’de yaşanan katliamlar hiçbiri etkilemedi; Türkiye’nin AKP’li yıllarda İsrail ile ticaret hacmi yaklaşık 8 kat artarak 8,91 milyar...

Davos krizi, Mavi Marmara baskını, Erdoğan’ın İsrail’e ‘terör devleti’ demesi ya da Gazze’de yaşanan katliamlar hiçbiri etkilemedi; Türkiye’nin AKP’li yıllarda İsrail ile ticaret hacmi yaklaşık 8 kat artarak 8,91 milyar dolara kadar çıktı

Filistin sorunu nedeniyle bölgede karşı karşıya kalan Türkiye ve İsrail ticari ilişkileri bu sorunlardan etkilenmedi

Türkiye-İsrail ekonomik ilişkileri son 20 senede önemli gelişme gösterdi. 2002 yılında 1,41 milyar dolar olan ticaret hacmi 2022’de 8,91 milyar dolara kadar çıktı.

Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkiler hükümetler düzleminde yer yer krizler yaşasa da ticari ilişkiler hiçbir zaman sekteye uğramadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsrail’e ilişkin sert çıkışları ticari anlaşmaları etkilemedi.

Öyle ki iki ülke arasında gelişen ticari ilişkiler Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dönemin İsrail Başbakanı Simon Perez’e Davos’ta yaptığı ‘One Minute’ çıkışı yaptığı yıl bile sekteye uğramadı.

Gazze’deki ablukaya karşı insani yardım gönderen Mavi Marmara gemisine yönelik İsrail’in düzenlediği baskında 10 kişinin öldürüldüğü 2010 yılında bile ticari ilişkiler pozitif yönlü arttı.

96 anlaşması ve İsrail ile silah ticareti

İsrail ile yapılan silah anlaşmaları ise büyük bir muamma. Gizlilik nedeniyle iki ülkenin de kamuoyuna açmadığı bu konu Türkiyeli muhalifler ile İsrailli aşırı sağcıların iki ülkenin iktidarlarını eleştirildiği bir enstrüman olarak kullanılmaya devam ediyor.

Filistin-İsrail çatışmalarının yoğunlaştığı dönemlerde sık sık eleştiri konusu yapılan bu anlaşmaların detayları hakkında elimizde herhangi bir veri yok.

Kamuoyunun bildiği ve imzalandığı dönemde sıkça eleştiren bir anlaşma hala yürürlükte. 1996 yılında Erdoğan’ın da içinde bulunduğu Refah Partisi Genel Başkanı Necmettin Erbakan’ın da desteklediği İsrail ve Türkiye arasında imzalanan savunma iş birliği anlaşmasına göre taraf ülkelerin savunma sanayilerinin ortak hareket etmesi, savunma sanayilerinde karşılıklı olarak teknoloji transferi, uzman eğitimi ve ortak silah üretimi gibi konularda iş birliği gerçekleştirmesi karara bağlandı.

Anlaşma sonrası ortak tatbikatlar

1998 yılında ise iki ülkenin donanmalarının katılımı ile Güvenilir Denizkızı Tatbikatı düzenlenmiştir. İsrail/Hayfa limanı merkezli olan tatbikata ABD’de eşlik etmiştir. Donanmalar Akdeniz üzerinde manevra kabiliyetlerini tatbik etmişlerdir. Bu üçlü donanma tatbikatları 2009 yılına kadar sürmüş olup, 2009 tatbikatı Türkiye ev sahipliğinde düzenlenmiştir. 2009 sonrasında Türkiye tatbikata katılmayacağını İsrail’e iletmiştir.

AKP dönemin de de süren bu anlaşmalar saysein Türkiye savunma sanayide üretim yapma kabiliyetine kavuşmuş ve İHA, SİHA tank üretimleri bu ikili anlaşmalarda sağlanan tecrübelerle oluşmuştu.

TÜİK verilerinde ilişkiler: Milyar dolarlara varan ticaret

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) özel ticaret sistemi verilerine göre AKP iktidarının başladığı 2002 yılında Türkiye’nin İsrail’e ihracatı 861,4 milyon dolar; İsrail’den ithalatı ise 544,5 milyon dolar idi. 2022’de ihracat 6,74 milyar dolara yükselirken ithalat da 2,17 milyar dolara çıktı. Ticaret hacmi de 1,41 milyar dolardan 8,91 milyar dolara ulaştı. Buna göre ticaret hacmi son 20 senede yüzde 532 artış gösterdi.

Euronews'te yer alan habere göre özel ticaret sistemi verilerine göre 2002 yılında Türkiye’nin ihracatında İsrail’in payı yüzde 2,39 iken bu oran 2022’de yüzde 2,87’ye yükseldi. İthalatta ise İsrail’in payı aynı dönemde yüzde 1,06’dan yüzde 0,63’e geriledi.

2018-2021 arası ticaret hacminde büyüme

Erdoğan’ın 2017 yılında İsrail’e terör devleti dediği yıllarda İsrail ile ticari ilişkilerimiz büyümeye devam etti.

2018 yılında Türkiye İsrail ile 4 milyar dolar ihracat yaparken 2021 yılında bu rakam 6,35 milyar dolara yükseldi. Aynı yıllarda ithalat ise 2 milyar dolardan 2,47 milyar dolara yükseldi.

Ticari ziyaretler devam etti

Türkiye ve İsrail ile normalleşme adımları çerçevesinde iki ülkeden iş insanları karşılıklı ziyaretler gerçekleştirdi. 89 kişilik Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) iş heyeti Mart 2022 tarihlerinde İsrail'e bir ziyaret programı düzenledi. Bu programda, yaklaşık 400 İsrailli firmayla 1000’e yakın görüşme gerçekleştirdi.

İsrail’in en büyük ithalatçı firmalarından iş insanları heyeti, Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) davetlisi olarak Aralık 2022 tarihlerinde Türkiye’yi ziyaret etti.

TİM'in paylaştığı rakamlara göre 2021 yılında, Türkiye’nin İsrail’e ihracatı yüzde 35 artışla 6,4 milyar dolara ulaştı.

İsrail ise aynı dönemde Türkiye’ye 2 milyar dolar ihracat yaptı. Türkiye'nin İsrail'e ihracatı, 2022'nin ilk iki ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 33 artarak, 1 milyar 357 milyon dolara ulaştı.

İsrail Türkiye ile çalışmak istiyor

İsrail Uluslararası Ticaret Odaları Federasyonu Başkanı Uriel Lynn Türkiye ziyaretinde iki iş topluluğu arasındaki dostluğa önem verdiklerini belirterek, "Türkiye'nin İsrail'e ihraç ettiği ürünlerin çeşitlerinin artırılmasını istiyoruz. Bizim ticari denge problemimiz yok. İsrail'in ihraç fazlası var. Bu nedenle bizler ithalata çok açığız." diye konuştu.

Türkiye'nin İsrail'e sağladığı ürün yelpazesinin geliştirilmesinde büyük bir potansiyel bulunduğuna işaret eden Lynn, İsrail'de yapılan düzenlemeyle daha fazla gıda ithalatının önünün açıldığını, Türkiye'den "sebze ve tarımsal ürünlerin ithalatının artmasını istediklerini" belirtti.

Ticari anlaşmalar devam ediyor

7 Ekim'de Hamas'ın başlattığı Aksa Tufanı saldırısı sonrası İsrail Gazze'ye ağır bir saldırı düzenledi. Kent ablukaya alınmışken kara harekatı tartışmaları ise sürüyor. Bu ateş çemberinde Erdoğan hükümeti de İsrail'e yönelik eleştirilerini gün geçtikçe sert bir dilde ifade ediyor. Ancak iki ülke arasında ticaret anlaşmaları ise sürüyor.

Erdoğan'ın örgüt gibi davranan ülke örgüt gibi muamele görür ifadelerine rağmen taraflar arasında ticareti etkileyecek herhangi bir adım atılmadı. Muhalefet ise bu durumu açıklamalarında sık sık eleştiriyor.