Son kırılma noktası Mavi Marmara

Türkiye, 14 Mayıs 1948’de ilan edilen İsrail devletini 28 Mart 1949’da tanıdı. Türkiye’nin İsrail nezdindeki diplomatik faaliyetleri 7 Ocak 1950’de elçilik olarak açılan Tel Aviv temsilciliğine ilk misyon şefinin atanmasıyla başladı.

İki ülke arasındaki ilişkiler yıllar boyunca inişli çıkışlı şekilde sürdü.

Ancak 31 Mayıs 2010’daki Mavi Marmara gemisine yönelik saldırı, iki ülke ilişkilerindeki en büyük kırılma noktalarından biri oldu. İsrail, Gazze’ye yönelik ablukayı delmek üzere insani yardım götüren konvoya uluslararası sularda müdahale etti. Gemide 10 Türk vatandaş hayatını kaybetti.

Türkiye, olayın ardından Tel Aviv Büyükelçisi’ni geri çekerken İsrail’den derhal özür dilemesini, kurbanların ailelerine tazminat ödemesini ve Gazze’deki ablukayı kaldırmasını istedi. İsrail’in adım atmaması üzerine Türkiye ilişkileri maslahatgüzar seviyesine düşürdü.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, 22 Mart 2013’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı telefonla aradı ve Türk halkından özür diledi. İsrail, Mavi Marmara olayında yakınlarını kaybeden ailelere ödenecek 20 milyon dolarlık tazminatı Eylül 2016’da Türkiye’ye gönderdi.

KUDÜS KARARI VE GAZZE SALDIRISI İPLERİ YİNE KOPARDI
Eski ABD Başkanı Donald Trump, 6 Aralık 2017’de Kudüs’ü “İsrail’in başkenti” olarak tanıması ve ülkesinin Tel Aviv’deki büyükelçiliğini 14 Mayıs 2018’de resmen Kudüs’e taşıması bölgede infiale yol açtı.

Abluka altındaki Gazze sınırında yapılan gösterilerde 60’tan fazla Filistinli hayatını kaybetti. Türkiye, İsrail’in Ankara Büyükelçisi Eitan Naeh’i Dışişleri Bakanlığına çağırdı ve bir süre ülkesine dönmesini istedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile 7 Temmuz 2021’de göreve gelen yeni İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog arasında gelişen diyalog, Türkiye ile İsrail arasında yeniden normalleşme adımlarının atılmasını sağladı.

Herzog, 9-10 Mart’ta Türkiye’yi ziyaret etti.