TİM Başkanı Gültepe: İhracatçının oyundan düşmemesi gerekiyor

TİM Başkanı Gültepe: İhracatçının oyundan düşmemesi gerekiyor
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, girdi maliyetlerinin çok arttığına dikkat çekerek, döviz fiyatlarındaki artışın ihracatçıyı zorladığını belirtti. Gültepe, seçimden sonra ekonomi politikalarının...
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, girdi maliyetlerinin çok arttığına dikkat çekerek, döviz fiyatlarındaki artışın ihracatçıyı zorladığını belirtti. Gültepe, seçimden sonra ekonomi politikalarının ihracatı desteklemesini beklediklerini aktardı.

Birçok firmanın cirosunun önceki seneye göre aynı kalmasına rağmen girdi maliyetlerinin çok arttığına dikkat çeken TİM Başkanı Mustafa Gültepe, “Hedefimiz ihracatta düzenli olarak yüzde 10’dan fazla büyümek. Ancak bunun için ekonomi politikalarının da ihracatçıları desteklemesi lazım, oyundan düşürmemesi gerekiyor. Seçim sonrası ekonomi politikalarının ihracatı destekleyecek şekilde olacağını düşünüyoruz” dedi.

Ekonomim'in aktardığına göre Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Avrupa’daki enflasyonist ortam ve yakın coğrafyadaki savaşlara ek olarak Türkiye’de girdi maliyetlerinin artmasıyla rekabet şartlarının zorlaştığına dikkat çeken Gültepe, “Herkes tekeri döndürmeye çalışıyor. Son bir yılda yaşanan zorluklara karşın bir şekilde ihracatımızı devam ettirmeyi başardık. Seçim sonrası ekonomi politikalarının ihracatı destekleyecek şekilde olacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

Geçen yıl sektörlerin yarısının eksi ihracat rakamlarını gördüğünü söyleyen Gültepe “Geleneksel sektörlerin çoğu ekside. Makine, otomotiv gibi sektörler artış sağladı. Bunun etkisiyle ihracatımız yüzde 0,6 arttı. Aslında büyük bir artış yok ama dünya ticaretinin savaş ve enflasyonist ortamda olduğunu düşünürsek bu artışı sağlamak da önemli. Miktar bazında eksi seviyede kaldık. Yılı başa baş noktada tamamladık. 2024 yılı daha iyi başladı” dedi.

Türk Ticaret Bankası, eylülde kredi vermeye başlayacak

İhracatta rakip ülkelere göre fark yaratabilmek için risk almak gerektiğinin altını çizen Mustafa Gültepe, “IFCO fuarını İHKİB olarak elimizi taşın altına koyarak yaptık. Büyük bir riskti. Son fuarımızı 38 bin kişi ziyaret etti. Sektör bir fuar kazandı. Texhibition Fuarı da aynı şekilde başarılı. Birlik beraberlik olunca başarılı da oluyorsunuz. İhracatı Geliştirme AŞ’yi kurduk, sonra Türk Ticaret Bankası’nı aldık. Banka, ihracatçıların ikinci adresi olacak.

Eylülden sonra kredilere de başlayacağız. Düşüncemiz, ileriye dönük verilen desteklerle markalaşmayı sağlamak, uluslararası marka satın almayı planlayan firmalarla beraber projeler oluşturmak. Ucuz emek gücüyle gideceğimiz çok fazla bir yol yok. Marka değeri düşen uluslararası markaları 3-4 firma birleşerek almalıyız. Türk firmaları bunun birçok başarılı örneğini yaptı, bunu artırmamız lazım” şeklinde konuştu.

Rusya’dan para transferlerinde iyileşme var

Rusya ile ticarette firmaların alacak sorunlarına ilişkin değerlendirmede bulunan Mustafa Gültepe, bu konuda iyileşme olduğunu belirtti. Geçen hafta transferlerin yapıldığı bilgisini veren Gültepe, “Aralık ayına göre transferlerin takılma oranı yüzde 20-25 civarında. Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek de ambargo kapsamı dışında olmayan sektörlerle ilgili iyileşme olacağını söylemişti. Yakın zamanda sorunun çözüleceğini düşünüyoruz” dedi.

Yılın ilk iki ayında yüzde 8,5’luk büyüme kaydettiklerini belirten Gültepe, “Şubat ayında yüzde 13,6 büyüme sağladık. Geçen yıl bu ayda deprem olmuştu. Bu nedenle baz etkisinden arındırarak 2022 yılı şubat ayı ile kıyaslama yaptığımızda bile yüzde 6 artıdayız. 20 sektörümüz artı rakamlara ulaştı. 12 aylık ihracat rakamlarında 258 milyar doları geçtik. Bu performansla devam edersek yılı hedeflerimizin üzerinde 270 milyar dolar seviyesinde tamamlayabiliriz” dedi.

Sektörlerin öncelikli sorunu finansmana erişim

27 sektörle istişare toplantıları yaptıklarını kaydeden Gültepe, şu açıklamaları yaptı: “İlk olarak Kasım ayında Antalya’da yaptığımız delegeler çalıştayında sektörlerimizi dinledik. Son günlerde tüm sektörlerimizle tek tek buluşarak sorunları konuştuk. Tüm sektörlerin önceliği finansman. Bunu ilk madde olarak söylüyorlar. Uzun vadeli, düşük faizli finansman ihtiyacından bahsediyorlar. Diğer bir talep de haber verilmeden alınan kararlar ile çıkan ilave gümrük vergilerinin sektörleri zorlaması. Toplantılar sonrasında ortaya çıkan talepleri bakanlıklarımızla da paylaşıyoruz. Çözümü için çalışıyoruz. Aynı zamanda ihracat vizyonu ile ilgili çalışmalar da ortaya koyuyoruz.”

Hızlı dönüşebilen firmalar yurt dışı yatırımları yapıyor

TİM Başkanı Mustafa Gültepe’den öne çıkan diğer satır başları şöyle:

Türkiye Bankalar Birliği ile yeşil dönüşümün finansmanı için çalışmalar yapıyoruz. Birçok bankamızla bu konuda firmalarımıza kaynak sağlayacağız.

Doğu ülkelerine ihracat yapmak zor. Bu yüzden ABD’ye, Afrika’ya, Körfez ülkelerine satmamız lazım. Bu ülkelerde ciddi talep var.

Türkiye’de çok fazla üniversite var. Yeni üniversitelerin açılmaması, mevcut üniversitelerdeki kontenjanların yarı yarıya indirilmesi gerektiğini Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Koordinasyon Kurulu (YOİKK) toplantısında dile getirdim. Sanayide çok ciddi eleman eksikliği var. Meslek ve teknik liselerinin artması lazım. O zaman Türkiye’nin sanayisi daha iyi yerlere gider.

Hızlı dönüşebilen sektörler yurt dışı yatırımlarını yapıyor. Bu da ekonomi politikalarının getirdiği sonuçlardan biri. Bazı firmalar Türkiye’deki işletmelerini yaşatmak için bu kararı alıyor.

Kur sadece yerli yatırımcının meselesi değil. Yabancı firmalar da etkileniyor. Yabancı sermayeli şirketlere daha cazip imkanlar sunmak gerektiğini düşünüyorum. Arsa, arazi tahsisi ve teşvikler verilmesi gerekiyor. Aksi halde yabancı yatırımcı çekmek zor. Uluslararası firmaları ülkemize cazip imkanlarla çekmemiz lazım.

Mavi ve beyaz yakalı çalışanların toplam işçilik ücretinin ortalaması 1200 dolar. Bu maliyetle satmak çok zor.

İhracatçının işi faaliyet dışı kar değil

Reeskont kredilerine getirilen kısıtlamanın dövize olan yoğun talep sonrasında gerçekleştiğini dile getiren Mustafa Gültepe, bu talepler sonrasında işlerini doğru yürüten firmaların da cezalandırıldığını vurguladı. Bazı ihracatçıların faaliyet dışı karlara yöneldiğini söyleyen Gültepe, “İhracatçının işi finansal enstrümanlarla uğraşmak değil. İhracatçı, ülkeye döviz kazandırmakla ilgilenmeli, kazancını faaliyet dışı kar ile elde etmek doğru değil. Bazı kısıtlamalar, işini doğru yapmayan firmalar nedeniyle uygulanıyor. Bu firmalar nedeniyle işini doğru yapan firmalar da cezalandırılmış oluyor” diye konuştu.

Ciro aynı yerde kaldı, maliyetler arttı

Kurun üretim maliyetleri üzerinde çarpan etkisinin çok fazla olduğuna değinen Gültepe, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çarpan etkisi o kadar büyük ki, hesaplanacak gibi değil. Şirketlerin işçilik maliyetleri yüzde 40’ı buluyor. Hazır giyim ve tekstilde işçilik maliyeti çok fazla. Talep çok düştü. Ciroyu artırmak çok zor. Ciro aynı yerde kalıyor ama işçilik payı da ciroya doğru yaklaşıyor. Bu oranın yüzde 20-25 seviyesinde kalması lazım. Biz ihracatçılar olarak yüksek kur istemiyoruz. Bunu ısrarla söylüyoruz. Kurun enflasyona paralel olması lazım. İstikrarlı kur daha önemli. Kur, denge meselesidir. Şu an denge yok. Çin eskiden bize rakip değildi.

Yüzde 15 pahalı olsak bile Avrupa bizi tercih ediyordu. Fabrika ayarları bozuldu şimdi. Kurun girdi maliyeti kadar artması lazım. Ekonomik politikaların doğru gitmemesi nedeniyle işçilik maliyetleri arttı. Bir markaya adeti 8 dolara satılan ürünü zam sonrasında en az 8,5 dolara satmamız lazım. Ama o fiyata satmak mümkün değil. Müşteri ‘O zaman senden hiçbir ürün almıyorum’ diye karşılık veriyor. Biz de mecburen 8 doları da aşağı indirmek zorunda kalıyoruz. Bir kazak işçilik, enerji, sermayenin sonucu olarak ortaya çıkıyor. Ortaya çıkan ürünü doğru fiyatla satabilmeniz için rekabetçi şartların olması gerekiyor. TİM olarak hedefimiz yüzde 10’dan yukarı büyümek. Bunun için ekonomi politikalarının ihracatçıları desteklemesi lazım, oyundan düşürmemesi gerekiyor. Fiyatta istikrarı sağlayamazsak müşteri de gider.”