Yemin töreninde gazetecilere Cumhurbaşkanlığı engeli

Yemin töreninde gazetecilere Cumhurbaşkanlığı engeli
Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Muhterem İnce’nin Ant İçme Töreni’nin dün Yüce Divan Salonu’nda yapılmasına karar verilmişti. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katılacaktı. Bu nedenle her yemin töreninde...

Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçilen Muhterem İnce’nin Ant İçme Töreni’nin dün Yüce Divan Salonu’nda yapılmasına karar verilmişti. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katılacaktı. Bu nedenle her yemin töreninde olduğu gibi yargı muhabirlerine geçen hafta davetiye gönderildi ve törene katılıp katılmayacaklarının bildirilmesi istendi. Bu kapsamda davet edilen DW Türkçe Muhabiri Alican Uludağ da törene katılacağını bildirdi.

Ancak alınan bilgiye göre, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı töreni izleyecek gazetecilerin listesini AYM’den istedi. İletişim Başkanlığı, arasında yargı muhabiri Alican Uludağ’ın bulunduğu bazı gazetecilerin isimlerini listeden çıkardı. Bu durum AYM görevlileri tarafından adı listeden çıkarılan muhabirlere tek tek bildirildi.
AYM’de geçmişte yapılan ve Erdoğan’ın katıldığı törenlerde herhangi bir akreditasyon uygulanmıyordu.

AYM BAŞKANI’NDAN DİNİ REFERANSLI KONUŞMA
Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan, AYM Üyeliğine seçilen Muhterem İnce’nin ‘Ant içme Töreni’nde konuştu.

Bireysel ve toplumsal hayatın en temel erdeminin adalet olduğunu belirten Arslan, “Toplumun örgütlü hali olan devletlerin devamı da ancak adaletle mümkündür. Tam da bu nedenle tarih boyunca adalet tüm dinlerin ve seküler ideolojilerin merkezi değeri olmuştur” dedi.

Konuşmasının devamında dini kitaplara atıfta bulunan Arslan şunları kaydetti:
“Nitekim Tevrat’a göre Hz. Musa halkına, ‘Adaleti, yalnızca adaleti izleyeceksiniz’ diye öğüt verir. Yeni Ahit’e göre Hz. İsa kavmine, ‘Görünüşe göre yargılamayın, yargınız âdil olsun’ diye seslenir. Kuran-ı Kerim’e göre de ‘Allah, size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder’. Hiç kuşkusuz adaletin bu önemi, onu tecelli ettirmekle görevli hâkimlerin omuzlarına ağır bir yük yüklemektedir. Bu yüzden hemen her medeniyette adaletsiz ve haksız şekilde hükmetmenin ağır bir vebal olduğuna dair kuvvetli bir inanış vardır.”