AYM'nin Atalay kararı sonrası adliyede yaşananları Gazeteci Coşkun anlattı: Cevaplanması gereken sorular var

AYM'nin Atalay kararı sonrası adliyede yaşananları Gazeteci Coşkun anlattı: Cevaplanması gereken sorular var
Gazete Pencere Haber MerkeziAnayasa Mahkemesi, tutuklu TİP Milletvekili Can Atalay için 25 Ekim'de hak ihlal kararı verdi. Kararın üstünden üç gün geçmesine rağmen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti karar açıklamadıMahkeme...

Gazete Pencere Haber Merkezi

Anayasa Mahkemesi, tutuklu TİP Milletvekili Can Atalay için 25 Ekim'de hak ihlal kararı verdi. Kararın üstünden üç gün geçmesine rağmen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti karar açıklamadı

Mahkeme başkanının ise karar sonrası adliyeden çıkması, tepkiler sonucu geri gelmesi ve AYM kararına uygun tahliye kararını açıklamaması ‘mahkeme AYM’ye ayak diretiyor’ yorumlarına neden oldu.

Gazeteci Canan Coşkun, İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde 2 günlük tanıklığını anlattı.

Hiçbir karar verilmeyen iki günle ilgili cevaplanması gereken sorular var diyen Coşkun yaşanılanları şöyle anlattı:

"AYM’nin kararından bir gün sonra işleyişi izlemek için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kapısındaydım. Öğlene kadar başka duruşmalar vardı. Sondan ikinci duruşma sırasında başkan Mesut Özdemir’e kararın ulaşıp ulaşmadığını sorduk.

Sorularımıza tane tane ve hâkimlerden alışık olmadığımız  şekilde kibarca yanıt verdi. Durma kararı verip vermemeyi değerlendireceklerini söyledi. Teşekkür ettik ve salondan ayrıldık. Bu başkanı son görüşümüzdü.

Öğle arasından sonra AYM kararının görüşülüp görüşülmediğini sormak için kaleme gittim. Kalem memurları başkanın o gün dönmeyecek şekilde çıktığını söyledi. Kalem memurları mesai saati dolduktan sonra da çalışmaya devam ettikleri için odanın önünden ayrılmadık.

Bekleyiş sırasında başkanın odasında olduğunu ve heyetle görüşme yaptığını söylendi. Başkanın odasından AKP’li üye Murat Bircan’ın ve tanımadığım başka bir üye çıktı. İçeri karanlık olduğu için başkanın odada olup olmadığını göremedik ama masası boştu. İlk gün böyle bitti.

Dün yaşananlarsa saçmalığın dik âlâsıydı. Mesai saatinin bitiminde hâlâ bir karar verilmemişti. Bu yüzden adliyede oturma eylemi yapan avukatlar heyetle görüşmek için kaleme gitmek istedi. Güvenlikler içeri 6-7 avukat girmesine izin verdiği için onlar da protesto ederek gitti.

Bundan sonra gazetecilerin bilgi alması için kalem koridoruna girmesine izin verilmedi. Ara sıra bilgi almaya giden avukatlar önce heyetin ve kalemin yerinde olmadığını gördü. Daha sonra da heyetin adliyede olduğu ancak odalarında olmadığı söylendi.

Beklemeye devam ederken bazı güvenlik görevlilerinin kalemle ilgili söyledikleri de başka bir aşamaya geçti. Kalem memurlarının halı saha maçı için orada olduğu, adliyedeki spor salonuna geldikleri gibi şeyler söylendi.

Bunlar yaşanırken kalem koridorunun karşısında bulunan başsavcılığın da ışıkları yanıyordu, korumalar da oradaydı. Başsavcı Şaban Yılmaz’ın bir toplantıda olduğu öğrenildi.

Beklemeye devam ederken güvenlik görevlileri kimse kalmadığı gerekçesiyle bulundukları yerden ayrıldı. Biz de gidip baro odasında biraz daha bekleyelim dedik.

Adliyeden ayrılmadan önce kontrol için avukatlar kaleme gitti. Gitti denilen kalem ordaydı, üstelik “Diğer memur hâkimin yanında” dediği için söylenenlerin koca bir yalan olduğu da anlaşıldı. Heyet gitmemişti.

Gazeteciler adliye koridorunda kararı bekliyor /Fotoğraf: Canan Coşkun

Beklemeye devam ettik, bir yolunu bulup kalemin önüne de gittik, ama yine yoklardı. İkinci gün de böyle bitti. Boşa geçen ve hiçbir karar verilmeyen iki günle ilgili cevaplanması gereken sorular var.

Başkan Mesut Özdemir, AYM kararı mahkemeye ulaştıktan sonra neden adliyeden ayrıldı? “Dönmeyeceğim” dediği halde neden tekrar döndü?

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti iki gün boyunca -özellikle dün- AYM kararını değerlendirmek üzere nerede toplandı?

AYM, mahkemeye yeniden yargılama numarasının kendisine bildirilmesini isteyen bir yazı yolladı. Mahkeme bu belgeyi UYAP’a yüklemek için neden günün ilerleyen saatlerini bekledi?

Başkan Özdemir, dünkü görüşmeler sırasında heyetin başında mıydı?

Mahkeme başkanı Mesut Özdemir, yalnızca durma kararını tartışacaklarını söylemişken görüşmelerin bu kadar uzamasının sebebi ne?

Başsavcı, heyet bir var bir yokken bu konuyla mı ilgili bir toplantıdaydı?"