AB’den İsrail’e yaptırım önerisi: Ticaret imtiyazları askıya alınacak

Avrupa Komisyonu, İsrail’e yönelik yeni yaptırım paketini görüştü. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in işaret ettiği öneriler arasında AB-İsrail Ortaklık Anlaşması’nın ticaretle ilgili hükümlerinin askıya alınması ve İsrail’in aşırı sağcı bakanları ile şiddet yanlısı yerleşimcilere yaptırım uygulanması yer aldı.

Komisyon ayrıca, sivil toplum dışındaki ikili desteklerin durdurulmasını masaya yatırdı. Bu adım, 2025-2027 yılları arasındaki yıllık tahsisatlar, kurumsal işbirliği projeleri ve AB-İsrail Bölgesel İşbirliği Aracı kapsamındaki fonları kapsıyor.

Von der Leyen: “Gazze’de korkunç olaylar durmalı”

AB Komisyonu Başkanı von der Leyen, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Gazze’de her gün yaşanan korkunç olaylar durmalıdır. Acil ateşkes ilan edilmeli, tüm insani yardımlara sınırsız erişim sağlanmalı ve Hamas’ın elinde tuttuğu tüm rehineler serbest bırakılmalıdır. İsrail ile ticari imtiyazların askıya alınması, aşırılıkçı bakanlara yaptırım uygulanması ve ikili desteğin kesilmesi önerimiz bu ilkesel taahhüdümüzün bir yansımasıdır.”

Kallas: “Elimizdeki araçları kullanmalıyız”

Öneriyi sunan AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ise şunları söyledi:
“Gazze’deki durum yanlış yönde ilerliyor. Elimizdeki araçları kullanarak İsrail hükümetine baskı yapmalıyız. Ticari imtiyazların askıya alınması ve yaptırımlar, Avrupa Birliği’nin güçlü bir mesajı olacaktır: Bu savaş sona ermeli, acılar durmalı ve rehineler serbest bırakılmalıdır.”

İthalatta gümrük vergisi artacak

Komisyon’un açıklamasına göre, askıya alma kararı İsrail’den yapılan ithalatın AB pazarına tercihli erişimini kaldıracak. Böylece, İsrail’den gelen mallara AB’nin serbest ticaret anlaşması olmayan diğer ülkelerden yaptığı ithalatla aynı düzeyde gümrük vergisi uygulanacak.

İnsan hakları ihlali vurgusu

AB Komisyonu, kararın gerekçesini Ortaklık Anlaşması’nın 2’nci maddesinin ihlali olarak açıkladı. Gazze’de insani durumun kötüleşmesi, yardımların engellenmesi, askeri operasyonların yoğunluğu ve Batı Şeria’da yerleşim planlarının hızlandırılması, İsrail’in demokratik ilkelere ve insan haklarına aykırı davrandığı gerekçeleri arasında gösterildi.