Borçlanmada yeni rekor: Kasımda kısa vadeli dış borç yüzde 15 arttı

Borçlanmada yeni rekor: Kasımda kısa vadeli dış borç yüzde 15 arttı
TCMB Ekim 2023 dönemine ilişkin kısa vadeli dış borçlanma verilerini açıkladı. Yayınlanan veriler göre, kısa vadeli dış borç son beş ayda 20 milyar dolar artarak üst üste beşinci kez rekor kırıldı.Türkiye Cumhuriyet Merkez...
TCMB Ekim 2023 dönemine ilişkin kısa vadeli dış borçlanma verilerini açıkladı. Yayınlanan veriler göre, kısa vadeli dış borç son beş ayda 20 milyar dolar artarak üst üste beşinci kez rekor kırıldı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından Ekim 2023 dönemine ilişkin kısa vadeli dış borç istatistikleri açıklandı.

Buna göre, Kasım sonu itibarıyla, kısa vadeli dış borç stoku, 2022 yıl sonuna göre yüzde 15,3 oranında artışla 171,9 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Bu dönemde, bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku yüzde 8,0 oranında artarak 67,3 milyar dolar olurken, diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku yüzde 7,9 oranında artarak 58,3 milyara çıktı.

Bankaların yurt dışından kullandıkları kısa vadeli krediler, 2022 yıl sonuna göre yüzde 24,6 oranında artarak 13,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Banka hariç yurt dışı yerleşiklerin Döviz tevdiat hesabı yüzde 8,0 oranında azalarak 19,9 milyar dolar, yurt dışı yerleşik bankaların mevduatı da yüzde 13,5 oranında artışla 19,1 milyar dolar oldu.

Ayrıca, yurt dışı yerleşiklerin TL cinsinden mevduatları geçen yıl sonuna göre yüzde 13,9 oranında artışla 15,0 milyar dolara çıktı.

Diğer sektörler altında yer alan ithalat borçları, 2022 yıl sonuna göre yüzde 6,0 oranında artarak 51,7 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku, 226,3 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Böylelikle, kısa vadeli dış borç son beş ayda 20 milyar dolar artarak üst üste beşinci kez rekor kırıldı.

Borçlu bazında değerlendirildiğinde, toplam stok içinde kamu sektörünün yüzde 20,2, Merkez Bankası’nın yüzde 20,4, özel sektörün ise yüzde 59,4 paya sahip olduğu görüldü.