Durmaz'dan “Paramız da olsa et bulamayacağız” uyarısı: Küresel kriz kapıda

Durmaz'dan “Paramız da olsa et bulamayacağız” uyarısı: Küresel kriz kapıda
CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, küresel sığır varlığı ve et üretimindeki düşüşe dikkat çekerek, Türkiye’nin ithalata dayalı et politikasının sürdürülemez olduğunu söyledi. Durmaz, "Yakında sorun fiyat değil, etin bulunup bulunamayacağı olacak" dedi.

CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, 2025–2026 dönemine ilişkin küresel et projeksiyonlarını değerlendirerek Türkiye’yi yakından ilgilendiren ciddi bir krize işaret etti. Dünya genelinde sığır sürüsü ve buzağı sayısının eş zamanlı olarak azalmasının, sadece fiyat artışına değil doğrudan arz sorununa yol açacağını vurgulayan Durmaz, Türkiye’nin ithalata dayalı politikasının “duvara dayanmak üzere” olduğunu ifade etti.

Fiyat değil, etin varlığı konuşulacak
Küresel verilerin alarm verdiğini belirten Durmaz, bugüne kadar etin pahalı olmasının tartışıldığını ancak çok yakında raflarda et bulunup bulunamayacağının konuşulacağını söyledi. 2026 yılında dünya sığır eti üretiminin 61 milyon tondan 60 milyon tona düşmesinin beklendiğini hatırlatan Durmaz, tüketimde de yüzde 1’in üzerinde bir daralma öngörüldüğünü kaydetti.

Küresel sürü hızla küçülüyor
Durmaz’ın paylaştığı verilere göre, dünya genelinde toplam sığır varlığı 2023’teki yaklaşık 944 milyon baş seviyesinden yüzde 4’ten fazla düşüşle 903 milyon başa geriliyor. Geleceğin sürüsünü oluşturan buzağı sayısında da benzer bir tablo var. 2022’de 290 milyon baş olan buzağı sayısının 277,7 milyon başa düşmesi bekleniyor. Durmaz’a göre bu tablo, kısa vadede arz daralması, orta vadede ise derin bir et krizi anlamına geliyor.

“Parası olan değil, malı olan güçlü olacak”
Küresel sığır eti ihracatında 2025’e kıyasla yüzde 1, son beş yıla göre ise yüzde 19’luk bir düşüş beklendiğini belirten Durmaz, ithalat talebindeki artışın ise son derece sınırlı kaldığını söyledi. Bu durumun, küresel ticarette dengeleri değiştirdiğini vurgulayan Durmaz, önümüzdeki dönemde paranın değil, ürüne sahip olmanın belirleyici olacağını ifade etti.

Türkiye’nin dayandığı ülkeler dar boğazda
Türkiye’nin yıllardır birkaç ülkeye yaslanarak et ve canlı hayvan ithalatı yaptığını hatırlatan Durmaz, bu ülkelerdeki tabloyu da değerlendirdi. Brezilya’da üretim ve sürü büyüklüğünde ciddi düşüşler yaşandığını, Uruguay’ın kapasitesinin sınırlı olduğunu, Meksika’da hastalık risklerinin bulunduğunu, Arjantin’in ise küresel ticaret savaşlarının merkezinde yer aldığını belirtti. Avustralya’nın üretimde öne çıktığını ancak tek başına çözüm olamayacağını vurguladı.

İthalat merkezli politika çöküyor
Durmaz’a göre küresel üretim düşerken, ihracat daralırken ve ticaret savaşları derinleşirken Türkiye’de hâlâ “gerekirse ithal ederiz” anlayışının sürdürülmesi büyük bir risk. Bu yaklaşımın artık işlemediğini belirten Durmaz, vatandaşın yakında sadece etin fiyatından değil, etin bulunup bulunmadığından da şikâyet edeceğini söyledi.

Çözüm önerisi: Ulusal sürü programı
Durmaz, ithalata bağımlı politikalardan vazgeçilmesi gerektiğini belirterek, anaç hayvan varlığını artırmayı hedefleyen, küçük ve orta ölçekli üreticiyi koruyan, uzun vadeli bir Ulusal Sürü Programı çağrısında bulundu. Ayrıca piyasayı anlık izleyebilecek bağımsız kurumsal yapılar kurulması ve üreticiyi ayakta tutacak planlı desteklerin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

Durmaz, aksi hâlde “Paramız da var ama alacak et bulamıyoruz” cümlesinin Türkiye’nin gerçeği hâline gelebileceği uyarısında bulunarak, iktidarı yerli üretimi güçlendiren köklü politikalara yönelmeye çağırdı.

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar