Ekonomi yönetiminde çatlak mı var? BDDK ve TCMB’nin yeni kararları birbirleriyle çelişiyor mu?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), finansal sistemde istikrarı artırmaya yönelik yeni adımlar attı. TCMB, parasal aktarım mekanizmasını destekleyecek düzenlemeler getirirken, BDDK bankaların sermaye yeterlilik rasyosunu etkileyen düzenlemeler yaptı. Uzmanlar, her iki adımın da bankacılık sektöründeki kredi genişlemesiyle ilgili olmadığını belirtiyor.

TCMB ve BDDK, bankacılık sektöründe önemli düzenlemelere imza attı. TCMB'nin açıkladığı kararlar, özellikle TL mevduata uygulanan zorunlu karşılık oranlarının artırılması ve yabancı para mevduatlarda karşılık oranlarının indirilmesi üzerine odaklandı. Bu adımlar, piyasadaki Türk lirası likiditesinin kalıcı bir şekilde sterilize edilmesine katkı sağlayacak. TCMB'nin döviz alımlarındaki hızlanmanın ardından piyasaya olan TL likidite baskısını dengelemesi bekleniyor.

BDDK'nın bankaların sermaye yeterlilik hesaplamasında bireysel krediler ve kredi kartlarına uygulanan ilave risk ağırlıklarını kaldırması da dikkat çekti. Ancak BDDK'ya yakın kaynaklardan edinilen bilgilere göre, bu adımın kredi genişlemesiyle bir ilgisi olmadığı ve faiz-kredi büyümesi sınırlarının devam edeceği ifade edildi. Kaynaklar, kararın sadece bankaların sermaye yeterlilik rasyosu ile ilgili bir düzenleme olduğunu vurguladı.

Uzmanlar, bu düzenlemelerin bankacılık sektörü üzerinde genişleyici bir etki yaratmayacağını, aksine kısa vadede mevduat faizlerinin yeniden yüzde 50'nin üzerine çıkabileceğini belirtiyor. Özellikle BDDK'nın attığı adımların, bankacılık sektöründeki sermaye yapısını güçlendirmeyi hedeflediği ifade ediliyor.

Ekonomistler ne diyor?

Ekonomist Prof. Dr. Selva Demiralp ise BBDK ve TCMB'nin kararlarının birbirine neden ters düştüğünü vurguladı.

“TCMB-BDDK koordineli olmak durumunda”

Dr. Ali Çufadar, iki karar arasındaki farkı ve ilişkiyi şu şekilde yorumladı:

“TCMB kredi kısıtı-BDDK kararı:

Kredi kısıtı; mevcutta sağlıklı değil.

Vatandaş+firmalardan bankalara kaynak transferi!

Sağlıklısı; gerektiğinde BDDK'nın sıkılaştırıcı düzenlemeleri.

İlave? TCMB'nin seçili kredilere ZK koyması; yani o kredilerden örtük vergi alması.

Zaten, "kredi kısıtı" makro-ihtiyati değil; doğrudan müdahale 1970'lere ait bir araçtır.

Not: İlerleyen dönemde "sıkılaştırıcı" "gerçek" makro-ihtiyati araçlara ihtiyaç duymamız büyük olasılık...

TCMB-BDDK araç kullanımı; tutarlı-koordineli olmak durumunda...”

Ziraat Bankası Eski Genel Müdür Yardımcı Şenol Babuşcu iki kurumun aldığı kararların önemli olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

"* BDDK Kararı: Bankaların bireysel kredi faiz oranlarını DÜŞÜRÜCÜ etki yapacak.

* TCMB Düzenlemesi: Bankaların kredi faiz oranlarını ARTIRICI etki yapacak.

Dolayısıyla iki kurumun düzenlemeleri birbiri ile çelişiyor.
Birbirlerinden habersiz karar aldıkları ihtimali olamayacağına göre NEDEN BİRBİRİNİN ZITTI KARARLAR ALINDI?"