Gürer: “Sudan fiyaskosu ortada, çiftçi borç içinde, TİGEM piyasaya çalışıyor”

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün (TİGEM) KİT Komisyonu toplantısında yaptığı konuşmada Türkiye’nin tarım politikalarını sert sözlerle eleştirdi. Gürer, Sudan’daki tarım projesini “fiyasko” olarak nitelendirdi; ülke içinde çiftçilerin ise borç batağında bırakıldığını söyledi.

Borçlar katlandı, destekler eksik kaldı

2005 yılında çiftçilerin borcunun 5 milyar lira olduğunu hatırlatan Gürer, bu rakamın bugün 1 trilyon liraya yaklaştığını açıkladı. Aynı dönemde 4 milyar lira olan destekleme ödemeleri bugün 135 milyara ulaşsa da, bunun yetersiz olduğunu söyledi. Tarım Kanunu’na göre milli gelirin yüzde 1’inin çiftçiye verilmesi gerektiğini hatırlattı: “Bu, 615 milyar eder ama çiftçiye bu kadar destek yok.”

TİGEM piyasaya yönelmiş durumda

TİGEM’in verimli arazilerinin kiraya verilmesini ve bazı çiftliklerin atıl kalmasını eleştiren Gürer, “Kuruluş amacı çiftçiye destek olan TİGEM artık piyasa belirleyici bir yapıya dönüştü. Tohum fiyatları yüksek, çiftçi sattığının üstünde fiyata tohum almak zorunda kalıyor” dedi.

Sayıştay raporlarına da dikkat çeken Gürer, TİGEM’de buzağı ölümlerinin dünya ortalamasının üstünde olduğunu belirtti. “140 milyon doz aşı kullanılmış ama hastalıklar önlenememiş. Sadece geçen yıl 5 bine yakın hayvan hastalıktan öldü. Bu tablo kabul edilemez” diye konuştu.

“Üretemeyen TİGEM, özel sektöre yön veriyor”

TİGEM’in özel sektörle yaptığı işbirliklerine de değinen Gürer, kendi üretemediği tohumlukları özel sektöre ürettiren yapıyı eleştirdi: “Bu yaklaşım, ‘ben yapamıyorum, özel sektör yapsın’ demek. O zaman TİGEM neden var? Çiftçiyi yönlendirecek yapılar, özel sektöre alan açıyor; sonunda da özelleştirme gelir.”

“Sudan tarımı bu ülkeye değil, başka ülkeye çalışır”

Sudan’da yürütülen tarım projesini hatırlatan Gürer, “Bu iş baştan beri yanlış planlandı. Sudan’daki proje iflas etti. Biz kendi çiftçimizi destekleyemiyorken, başka ülkede tarım yapmanın kime ne faydası var? Türkiye kendi topraklarında üretimi sürdürülebilir kılmak zorundadır” dedi.

Gürer, tarımın stratejik bir alan olduğunu vurgulayarak, TİGEM ve benzeri kurumların piyasa değil, üretici odaklı çalışması gerektiğini ifade etti.