Manisa'da zeytin üretimi krizi: Rekolte dörtte bire düştü

Manisa'da zeytin üretimi krizi: Rekolte dörtte bire düştü
Manisa’nın Salihli ilçesindeki Zeytin üreticileri, bu yıl hem rekoltedeki düşüş hem de alım fiyatlarındaki azalma nedeniyle zor günler geçiriyor. Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, destek taleplerini dile getirdi.

Haber: Osman BEKAR

(MANİSA) -Manisa'nın Salihli ilçesine bağlı Dombaylı Mahallesi'nde zeytin üretimi yapan çiftçiler, bu yıl hem rekolte düşüklüğü hem de azalan alım fiyatlarıyla karşı karşıya. Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, "Don olayı nasıl doğal afet sayılıyorsa, 43-44 derecelik sıcaklıklar da doğal afettir. Tarım Bakanlığı'ndan kilo veya dekar başına destek istiyoruz" şeklinde konuştu. Zeytin toplamaya giden işçiler ise, düşük yevmiyelerin günlük masraflarını ancak karşılamaya yettiğini belirtti.

Dombaylı Mahallesi'ndeki zeytin üreticileri ve tarlada çalışan işçiler, artan maliyetler nedeniyle büyük zorluklar çekiyor. Çiftçiler, maliyetleri karşılayamazken, çalışanlar kazandıkları parayla geçimlerini sağlamakta güçlük yaşıyor.

Ziraat mühendisi ve üretici Mehmet Atakan Özer, üretim maliyetlerinin her geçen gün artış gösterdiğini ifade ederek mevcut durumu şu şekilde açıkladı:

"Bir işçi yevmiyesi bugün bin 500 lira civarında. Dekar başına zeytinde üretim maliyeti 30-35 bin lirayı buluyor. Sezonda 5-6 kez sulama yapıyoruz, bu da elektrik ve mazot maliyetini artırıyor. Sulama suyunun azalması, yüksek sıcaklıklar ve don olayları nedeniyle bu yıl verim geçen yıllara göre dörtte bire düştü. Rekolte düşük ama fiyatlar da düşüyor. Duble zeytin geçen hafta 140-145 lirayken bugün 110 liraya kadar geriledi. Üretici bu duruma anlam veremiyor."

Özer, üreticilerin artık sofralık zeytin toplamaktan vazgeçip, ürünlerini yağlık olarak değerlendirmeye başladıklarını da vurguladı.

"Kazandığımızla sadece ayakta kalıyoruz"

Tarlada çalışan kadın işçiler, hayat pahalılığına karşı kazandıkları paranın yetersiz kaldığını belirtti. Bir kadın işçi, "Ekmek parası için çalışıyorum. Sabah erkenden kalkıyorum. Emekliyim ama torunlarım için çalışmak zorundayım. Tarla sahibi de zor durumda, mazot pahalı, sattığımız hasat para etmiyor" ifadesini kullandı.

Zorlu çalışma koşullarına dikkat çeken bir başka kadın işçi ise, "Sabah 05.30'da kalkıyorum, 07.00'de tarladayız. Akşam 15.00'e kadar çalışıyoruz. Günlük bin lira alıyoruz ama hiçbir şeye yetmiyor. Markete gidince 2-3 bin lira gidiyor. Hayat çok zor, özellikle evi kira olanlar için. Çalışıyoruz ama kazandığımızla sadece ayakta kalıyoruz" sözlerini sarf etti.

"Kurban Bayramı'ndan bayrama et yiyoruz"

Diğer bir kadın işçi, geçim sıkıntısını şu şekilde dile getirdi:

"Paramız yetmediği için zaten buradayız. Günlük bin lira yevmiye alıyoruz ama daha eve gitmeden para bitiyor. Ekmeğiydi, yoğurduydu, patatesiydi, soğanıydı… Çocuk okutuyoruz, 22 bin lira maaş neye yeter? Hiçbir şeye. Asgari ücretle çalışıyoruz, yetiyor mu? Yetmiyor maalesef. Onun için tarlaya gelip çalışıyoruz. Süt ayda bir kere alabiliyoruz, o da pahalı. Süt olmuş 50 lira, yumurta 200 lira, tavuk 250 lira. Üç çocuğum var, yediremiyorum. Kurbandan kurbana et yiyoruz. Eşim de çalışıyor ama yine de yetmiyor."

Bir erkek işçi, yevmiyelerin yetersizliğine vurgu yaparak, "Bir milyonla karın doyar mı? Yiyecek misin, içecek misin, faturalara mı vereceksin? Her şey çıkmaza gidiyor. Yevmiyeler en az 1200-1300 lira olmalı" dedi.

"Zeytindeki fiyat düşüşü çiftçiyi mağdur ediyor"

Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, üreticilerin yaşadığı sıkıntıları dile getirerek şu açıklamalarda bulundu:

"Mart ve Nisan aylarındaki don olayları zeytinin yüzde 15'ini etkiledi. Ancak esas zararı Haziran - Temmuz aylarında yaşanan 40-45 derecelik sıcaklar verdi. Zeytin çiçekteyken döküldü, rekolte dörtte bire düştü. Geçen yıl ağaç başına 24-25 kilo alınırken bu yıl 9 kiloya kadar geriledi. Mal az ama fiyat yüksek değil. 2 hafta önce duble zeytin 130-140 liraydı, şimdi 110'a düştü. Çiftçinin eline geçen net para 70-75 liraya kadar indi.

Bandırma, Gemlik, Balıkesir gibi bölgelerde fiyat 150-155 lira civarında. Bizim ovada neden 110 lira? Üç-dört firma bir araya gelip fiyat belirliyor, çiftçi mağdur oluyor. Don olayı nasıl doğal afet sayılıyorsa, 43-44 derecelik sıcaklıklar da doğal afettir. Tarım Bakanlığı'ndan kilo veya dekar başına destek istiyoruz."

Kaynak:ANKA

Öne Çıkanlar