KESK üyelerine polis engeli: 'İade edilmiyorlar'

HABER: Batuhan DÜKEL / KAMERA: Recep Tunahan GÜLER

(ANKARA)- Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile ihraç edilen kamu emekçilerinin görevlerine geri dönme talepleriyle Diyarbakır'dan Ankara'ya yürüyen Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyeleri, Adalet Bakanlığı'na ulaşmaya çalışırken polis engeliyle karşılaştı. Eylemciler kısa süreli bir arbedenin ardından oturma eylemi kararı aldı. KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, ANKA Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, "Ortalama 9 yıl geçmesine rağmen ve dosyalarında suç teşkil edecek herhangi bir sorun olmaksızın, arkadaşlarımız AKP yargısı nedeniyle işlerine geri dönmüyor" ifadelerini kullandı.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), KHK ile ihraç edilen kamu görevlileri için Diyarbakır'dan Ankara'ya başlattıkları yürüyüş sırasında, bugün KESK üyeleri Adalet Bakanlığı'na yürümek üzere Ankara'daki Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Genel Merkezi önünde toplandı.

Yaklaşık 40 kişilik eylemci grup, yürüyüş gerçekleştirmelerine izin verilmedi. Yaşanan kısa bir arbede sonrasında KESK üyeleri oturma eylemi başlattı. Olay yerinde 10'dan fazla çevik kuvvet ekibi ve güvenlik şube ekibi, eylemcileri kuşatarak engel oldu.

KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, konuyla ilgili olarak ANKA Haber Ajansı'na şu sözleri kaydetti:

"2016 yılında Kanun Hükmünde Kararnameyle 152 binden fazla kamu çalışanı ihraç edilmişti. Bu sürede ihraç edilenler arasında 4 bin 259 KESK üyesi bulunuyor.

''Dokuz yıl geçmesine rağmen hiçbir arkadaşımız görevine dönmedi''

Uzun bir süre KESK'teki arkadaşlarımızın ne askeri ne de sivil darbeyle bir ilişkisi olmamasına rağmen, bugüne kadar somut delil olmaksızın, aradan geçen bu dokuz yıla rağmen, görevlerine geri dönmediler.

''13 Ekim'de Diyarbakır'da yürüyüş başlattık''

Haksız ve hukuksuz bir biçimde işten çıkarılan, yoksulluğa mahkum edilen, pasaportları ellerinden alınan kamu emekçileri ile 13 Ekim'de Diyarbakır'da bir yürüyüş başlattık. Sonrasında bu yürüyüşü Ufa, Adıyaman, Gaziantep, Adana ve Mersin üzerinden sürdürdük. Taleplerimizi sürekli gündeme taşıdık. Halaylarımızı çekerek, taleplerimizi basın ve kamuoyuyla paylaşarak bugün Ankara'da Adalet Bakanlığı önünde son bir kez daha taleplerimizi aktardık; yarın ise Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde siyasi partilerle görüşmeler gerçekleştireceğiz.

''AKP yargısı yüzünden iade edilmiyorlar''

Buna rağmen 9 yıl geçmesine karşın, dosyalarında suç teşkil edecek bir sorun bulunmamasına rağmen arkadaşlarımız AKP yargısı yüzünden işlerine geri dönmüyorlar.

''KESK üyesi birçok kişi ihraç edildi''

Kendilerine karşı OHAL ilan edenler, muhalif basını, gazeteleri, televizyonları ve sendikalarımıza karşı ciddi bir müdahalede bulundular. KESK üyesi birçok kişi ihraç edilirken, şimdiye kadar yürüttüğümüz hukuki mücadele ile ihraç edilen üyelerimizin %52'si görevlerine dönmeyi başardı. Ancak hâlâ 2 binden fazla KESK üyesi ihraç durumda. Bu arkadaşlarımız yetkili kadrolardır; cesaretlidirler, korkmazlar ve açıkta bırakılmaktan çekinmezler.

''Ülkenin kaynaklarına sahip çıktığimiz için ihraç edildik''

Taleplerimizi bir kez daha buradan dile getiriyoruz. Barış talep ettiğimiz, kamusal, bilimsel, laik ve ana dilde eğitim hakkımız için mücadele ederken, her gün kadınların şiddete uğradığı, katledildiği bir ortamda yaşıyoruz. Kadın katillerinin bulunmasını talep ettiğimiz için, ülkenin meralarına, zeytinliklerine ve ormanlarına sahip çıktığımız için ihraç edildik.

''Halkın iradesiyle bağlantılıyız''

"İltisaklısınız, irtibatlısınız" deniyor. Evet, iltisaklı ve irtibatlı olduğumuz örgütler bulunuyor. Bunlar arasında öncelikle KESK yer almakta. Ayrıca bu ülkede öldürülmüş 104 barış güvercini var, Suruç'ta katledilen 33 dostumuz var. Biz bu isimlerle bağlantılıyız. Bu ülkede Maraş, Sivas ve Çorum'da Aleviler katledildi. Biz onlarla da bağımız var. Halkın iradesiyle bağıntılıyız, halkın seçtiği belediye başkanları yerine kayyum atanan, o başkanların bir kısmı da tutuklu durumda.

''Hukuksuz işlemlerin iptal edilmesini talep ediyoruz''

Kamu emekçilerinin geri dönmesi için bu mücadeleyi yürütmüyoruz. Aynı zamanda bu ülkenin adaletinin sağlanması için talepte bulunuyoruz. Tüm hukuksuz işlemlerin iptal edilmesini istiyoruz.

''Adalet Bakanı, görüşme talebimize yanıt vermiyor''

OHAL sona ermesine rağmen, hala OHAL yasalarının yürürlükte olduğunu ve mahkemelerin bu çerçevede işlediğini gözlemliyoruz. Yargının bağımsız olmaması, siyasi iktidar tarafından baskı unsuru haline gelmesi nedeniyle Adalet Bakanı, görüşme taleplerimize yanıt vermiyor.

Sizlerle burada olmaktan dolayı teşekkür ederiz ANKA Haber Ajansı. Bugün uygulanan hukukun adeta bir düşman hukuku olduğunu gördünüz. Sadece Ankara'daki polis güçleri değil, çevre illerden de takviye getirilmiş durumda.

''Mecliste grubu olan partilere Taleplerimizi ileteceğiz''

Yarın bizim için mühim bir gün. Türkiye'nin dört bir yanındaki haksız yere ihraç edilmiş kamu emekçileriyle birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde bir açıklama gerçekleştireceğiz ve sonrasında Meclis'teki grubu bulunan partilerin grup başkanvekillerine taleplerimizi yeniden ileteceğiz.

''Bu ülkenin topraklarında barışı tesis ettiğimizde geri döneceğiz''

Mecliste mevcut bir barış komisyonu bulunmakta. Biz aynı zamanda demokrasi, barış ve emekle de bağlıyız. Bu ülkenin topraklarına barış getirildiği zaman görevlerimize döneceğimize inancımız tam.

Başta KESK'li arkadaşlar olmak üzere KHK ile ihraç edilen tüm kamu emekçilerinin iade edilmelerini dört gözle bekliyor ve umuyoruz.