Troçki köşklerinde cinayet zinciri
Gazeteci yazar Önay Yılmaz, son kitabı Troçki Evi ile okurları bir kez daha polisiye ve tarih iç içe geçmiş bir hikâyeye davet ediyor. Roman, Sovyet devriminin öncülerinden Lev Troçki’nin sürgün yıllarında kaldığı Büyükada’daki köşklerde işlenen cinayetler etrafında şekilleniyor.

Hikâye, Adalar’daki köşklerin geçmişini araştıran Rum asıllı mimar bir kadının, Troçki Evi’nin bahçesinde cinayete kurban gitmesiyle başlıyor. Soruşturma ilerledikçe, olayların köklerinin geçmişteki tarihi hesaplaşmalara dayandığı ortaya çıkıyor. Ardından başka köşklerde de cesetler bulunuyor ve dedektifler, cinayetlerin ardındaki sır perdesini aralamak için adanın dört bir yanında iz sürüyor.
Soruşturma, inzivaya çekilmiş gazeteci Ahmet Kerim’in de dahil olmasıyla farklı bir boyut kazanıyor. Kerim, büyük aşkını kaybetmenin getirdiği suçluluk duygusu ve mesleğini bırakma kararıyla inzivada olsa da, adadaki karanlık olayları aydınlatmak için yeniden sahaya dönüyor.
Roman, şu soruların peşinde ilerliyor: Tarihi köşklerin el değiştirmesinde bu cinayetlerin rolü var mı? Cinayetlerin Troçki evlerinde işlenmesinin ardındaki neden ne? Adanın geçmişi hangi sırları saklıyor?
Önay Yılmaz, Troçki Evi ile ada polisiyelerine tarihî bir dokunuş ekleyerek gerilim dolu bir okuma deneyimi sunuyor.
Kaynak:bülten