Abdurrahman Dilipak'tan cemaatlere eleştiri: Birilerinin peşine takılmazsan dinden çıkarsın noktasına geldi iş

Abdurrahman Dilipak'tan cemaatlere eleştiri: Birilerinin peşine takılmazsan dinden çıkarsın noktasına geldi iş
Yazar Abdurrahman Dilipak, verdiği bir röportajda Türkiye'de cemaatlerin durumuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Dilipak, "Herkesin insani yardım derneği var. Herkesin turizm şirketi var, hac, umre turları düzenleyen herkes kendi...

Yazar Abdurrahman Dilipak, verdiği bir röportajda Türkiye'de cemaatlerin durumuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Dilipak, "Herkesin insani yardım derneği var. Herkesin turizm şirketi var, hac, umre turları düzenleyen herkes kendi kurban derisini kendi toplama gayretinde hepsi de cemaatin işleri için bunları bir fon oluşturuyor" dedi.

Abdurrahman Dilipak, gazeteci Bünyamin Erdemir'in sorularını yanıtladı.

Dilipak, "Cemaatlerin şu an aşılmış bazı statüler var. Örneğin dernek, vakıf, parti gibi.. Bu duruma gelmiş olmaları sizce bir devasa dezavantaj mıdır?" sorusuna şu yanıtı verdi:

Şimdi bakın cemaat dediğimiz olay ümmetin bütününün insanlığın bütününe karşı sorumluluklarını, hakları değil, sorumluluklarını örgütler. Bu anlamda bizim herkese kapımızın hizmet anlamında açık olması gerekiyor.

"Herkes kendi dergahına çağırmaya başladı"

Herkesi Allah’a, resule ve kitaba çağırırken camiye çağırmamız gerekiyordu. Herkes kendi dergahına çağırmaya başladı. Herkesin insani yardım derneği var. Herkesin turizm şirketi var, hac, umre turları düzenleyen herkes kendi kurban derisini kendi toplama gayretinde hepsi de cemaatin işleri için bunları bir fon oluşturuyor. Yani onların bu şekildeki hareketleri kendi aralarında da rekabete yol açıyor. Hatta birbirlerine karşı çok daha yıkıcı olabiliyorlar.

Yani Allah’ın emrine uymazsan haram, Resulün sünnetine uymazsan mikro. Ama birilerinin peşine takılmazsan birilerinin sözünü dinlemezsen dinden çıkarsın noktasına geldi iş.

"İktidarlarla ilişkiler kuruyorlar"

Bu cemaat dediğimiz yapı işte Kadriler, Nakşiler, Nurcular şeklinde değil artık. Nakşiler de kendi içinde parça parça. Hatta işte yeni bir tanesi vefat etti. Çocukları da kendi aralarında yeni fırkalar oluşturuyorlar. Bunların artık siyasi tercihleri var. İktidarlarla ilişkiler kuruyorlar."