Ayhan Bora Kaplan davası görüldü: Ben ve bazı devlet büyükleri hedefte!

Ayhan Bora Kaplan davası görüldü: Ben ve bazı devlet büyükleri hedefte!
Sincan Cezaevi’nde görülen ve 38 sanığın yargılandığı davada Bora Kaplan, 24 yıl 6 ay hapis istemiyle savunma yaptı. Kaplan’ın kasası olduğu iddia edilen Barış Kurt, “Ekmeğe muhtaç olduk” derken Kaplan ise “Biz bir kumpasa kurban gittik” dedi.

Ankara 77. Asliye Ceza Mahkemesi’nce Sincan Cezaevi yerleşkesinde görülen, büyük bölümü tutuksuz 38 sanıklı davada Bora Kaplan’ın 24 yıl 6 ay hapisle cezalandırılması istendi.

Bora Kaplan’ın eşi, kardeşleri ve eniştesinin de yargılandığı davanın bugünkü birinci celsesinde tutuklu Bora Kaplan, Barış Kurt, Cemil Kumaşçıoğlu, Fethi Koyuncu, Tansel Aktan ve Ersoy Yahyan duruşma salonunda hazır bulunurken 4 sanık SEGBİS’le bağlandı.

12 Punto'dan Müyesser Yıldız'ın aktardığına göre sanıkların kimlik tespitinden sonra ilk olarak Kaplan’ın kasası olduğu iddia edilen AKP eski il başkan yardımcısı Barış Kurt savunmasını yaptı. Dosyanın 2016’dan sonra kurulan şirketleri kapsadığını, ancak kendisine ait mühendislik şirketini 2013’te kurduğunu anlatan Kurt, “Bora Kaplan, kimse yokken kurduğum şirkete kayyım atandı. Somut olarak ‘Şu para nedir?’ diye sorun, hesabını vereyim. Tüm işlemleri banka üzerinden yaptım. Gizleyecek olsam banka üzerinden yapmam.” dedi. Barış Kurt savunması sırasında “İçim yanıyor.” diyerek, kürsüye vurarak konuşunca Hakim, “Kürsüye vurmamanızı tavsiye ediyorum.” uyarısında bulundu.

MASAK raporunda da bağ kurulamadığının belirtildiğine ve yorumdan başka bir şey olmadığına dikkat çeken Barış Kurt, polislerin gizli tanık Serdar Sertçelik’in ifadesine eklediği bir cümle ile örgüt üyesi yapıldığını söyledi. Kurt tahliyesini ve şirketine atanan kayyımın kaldırılmasını isterken, “Ekmeğe muhtaç olduk.” dedi.

Diğer sanıklardan özür diledi

Barış Kurt’tan sonra Ayhan Bora Kaplan’ın savunması alındı. Kaplan savunmasına şöyle başladı:

“Hiçbir zaman kara param olmadı. Öncelikle tüm sanıklardan özür diliyorum. Hepsi benim yüzümden burada. Hedef ben ve bazı devlet büyükleridir. Bu insanların tek suçu onlarla arkadaşlık, dostluk, ticaret yapmamdır. Biz bir kumpasa kurban gittik.”

20 yıl gece gündüz ticaret yaparak kazandığını bildiren Bora Kaplan, bir kez daha 15 Temmuz’a TRT’ye gittiği için FETÖ’cüler, ardından eski İçişlerl Bakanı Süleyman Soylu’nun adamı Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz tarafından hedef alındığını, son olarak yeni gelen İçişleri Bakanı’nın kendisine saldırdığını iddia etti.

Bora Kaplan, Servet Yılmaz’dan söz ederken soyadını hatırlamayınca Barış Kurt, “Yılmaz” deyince Hakim, “Sufle vermeyin, müdahale etmeyin.” uyarısında bulundu. Bunun üzerine Bora Kaplan, 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı ana davadaki heyeti kastederek, “Keşke oradaki sufleyi görseydiniz, keşke gelip izleseydiniz. Bu yargılama tamamen rezalet. Hukukun yerlerin dibine sokulduğu bir dava.” diye konuştu.

Sabancılara Koçlara da operasyon yapın

Tüm para hareketlerinin kayıtlı olduğunu, ancak MASAK raporu düşmanca hazırlandığı için bunların görmezden gelindiğini öne süren Bora Kaplan şöyle devam etti:

“Şahsıma kayıtlı hiçbir malım yokmuş. Nasıl yok? 4 aracım var. Varsayalım yok. Şirketler kimin? Benim. Sabancılara, Koçlara da operasyon yapılmalı. Her şey kendi üzerlerine mi kayıtlı? Hayır, şirketlerine kayıtlı. O zaman onlara da ‘Kara para akladınız, gelin.’ denmeli. Ama güçleri onlara yetmez, bize yeter.”

Sünnette kara para mı aklandı

Bora Kaplan, oğlunun sünnetindeki takılarla da örgütün kara parasının aklandığı suçlamasına ilişkin olarak şunları söyledi:

“Ankara’nın en önemli mekanlarını belli bir dönem işlettim. Sanatçılar, iş adamları, sporcularla eş-dost oldum. Düğün için 5 kuruş harcamadım. Sadece sünnet elbisesini aldım. Düğün yeri, organizasyon, yemek; hepsini eşim dostum düğün hediyesi olarak üstlendi. 5 bin davetli vardı. 20 yıl herkese koştum. Bunlar gelip takı takmış, çok mu? Bence az bile takmışlar. Birer büyük altın taksalar 100 milyon yapar.”

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar