Cumhuriyet Bayramı'nda CHP coşkusu Muğla'da yaşandı

Cumhuriyet Bayramı'nda CHP coşkusu Muğla'da yaşandı
Muğla'da CHP Dalaman, Ortaca ve Köyceğiz ilçe örgütü temsilcileri, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları çerçevesinde Atatürk Anıtı’na çelenk sundu.

(MUĞLA) - Muğla'da CHP'nin Dalaman, Ortaca ve Köyceğiz ilçe örgütü temsilcileri, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla ilçelerin Cumhuriyet Meydanı'nda gerçekleşen çelenk sunma törenine katılarak, Atatürk Anıtı'na çelenk bıraktı.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı vesilesiyle yapılan resmi törenlerin ardından, CHP Ortaca, Köyceğiz ve Dalaman İlçe Başkanlıkları öncülüğünde alternatif bir kutlama programı düzenlendi. Bu program, CHP Muğla İl başkanlıklarının yanı sıra sendika, dernek ve odaların da bulunduğu sivil toplum örgütlerinin katılımıyla gerçekleştirildi.

Parti üyeleri, üç ilçede de Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelerek Atatürk Anıtı'na çelenklerini sunup, saygı duruşunda bulunarak İstiklal Marşı'nı okudular. Çelenk sunma töreni sonrasında, CHP Ortaca İlçe Başkanı Mehmet Güzel, şu sözleri paylaştı:

"Uzun ve çok zorlu mücadelelerin ardından muazzam bir yokluğa, yoksulluğa ve devasa borçlara rağmen ülkemizin kurucusu başta Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, silah arkadaşları ve milletin topyekûn inancıyla, imkansızlıklar içerisinde, 102 yıl önce bugün, varlığımızın sebebi Cumhuriyetimiz ilan edildi. Hepimiz; bu büyük acıların ve yoklukların içinde savaşarak bize vatan yaratmış bir milletin torunlarıyız. Türkiye Cumhuriyeti, bu coğrafyaya 102 yıl önce güneş gibi doğmuş, imrenilen, kıskanılan ve örnek alınan bir devlet olmuştur. Ulu Önderimiz Atatürk sadece bu topraklar için değil, çağdaş ve medeni bir toplum olmak için de büyük savaş vermiştir. Büyük Atatürk'ün açtığı aydınlık yolda kısa zamanda büyük devrimlerle gücünü gösteren genç Türkiye Cumhuriyeti, borçlarını öderken eğitimden sanayiye, sosyal haklardan kültür sanata her alanda çağ atlayan, hızla gelişen ve saygı gören bir ülke olmuştur.

Cumhuriyet halkın kendi kaderini eline aldığı hiç bir sultanın hiç bir zümrenin değil milletin iradesinin söz sahibi olduğu yönetim biçimidir. Ama bu gün geldiğimiz noktada, cumhuriyetin ruhuna açıkça meydan okunuyor. Halkın oyu ile seçilmiş belediye başkanları sudan bahanelerle tutuklanıyor. Milletin iradesine darbe vuruluyor. İktidar halkın sandıktaki gücünü hazmedemiyor, demokrasiye inanmayanlar sandığı sadece kendilerine hizmet ettiği sürece meşru sayıyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu'na yöneltilen casusluk suçlaması bu aklın geldiği son noktayı gösteriyor. Casus kim; milletin seçtiği bir belediye başkanı mı yoksa kendi koltuğunu korumak için ülkeyi kutuplaştıranlar mı? Bu tür uydurma suçlamalarla ne Ekrem İmamoğu'nu ne halkın umudunu susturabilirler. Bizim inancımız onların korkusundan daha güçlüdür."

Kaynak:ANKA

Öne Çıkanlar