Erdoğan'ın uçağında faili belirsiz sorular ve sorulmayan sorular
Candan Yıldız
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geleneksel uçak konuşmaları her defasında analiz edilmeyi zorunlu kılıyor.Çünkü her defasında yeni bir durum dikkati çekebiliyor. Bu kez Macaristan dönüşü uçakta sorulan soruların hangi gazeteciye ya da hangi kuruma ait olduğu belirsiz... Sorular anonim gibi... Ki olmaması gerekir ya da faili belirsiz sorular, soru havuzu şüphesini uyandırır. Cumhurbaşkanlığından paylaşılan fotoğrafa göre uçakta 18 gazeteci var. Sorulan soru sayısı ise 11.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bir günlük ziyaret için Macaristan'a gitti. Oradaki temaslarının ardından dönüş yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı geleneksel olarak. Ancak bu kez bir gazeteci olarak, soru soran gazetecinin kim olduğunun ya da hangi kurumda çalıştığının belirsizliği dikkatimi çekti.
Uçaktaki 18 gazetecinin neden hepsinin soru soramadığına ya da sormadığına ilişkin ihtimalleri şöyle bir sıralayalım...
Uçuş süresi yeterli olmamış olabilir. Macaristan uzun bir mesafe değil zira. Her gazetecinin soru soramamış olabilir ya da soru sayısına sınırlama getirilmiş olabilir bu nedenden dolayı. Gazeteciler tekrar olabilecek sorulardan kaçmış olabilir. Ama tekrara düşmeden de soru sorulabilir. Bir ihtimal de bazı soruların bilerek sorulmaması...
Soruların hangi gazeteciye ya da kuruma ait olduğunu bilmek kamuoyunun kanat oluşturması açısından önemli. Ama daha da önemli olan gündemde olan kritik konuların neden soru olarak sorulmadığı...
Sorulmayan sorular
Gündemde olan ama sorulara yansımayan konuları sıralayalım Gazete Pencere olarak...
- Devlet Bahçeli’nin çizme ile mesaj verdiği KKTC’deki Pile yol yapımına BM Barış Gücü’nün müdahale etmesi
- Benzin ve motorine gelen zamlar ve bunun üretim maliyetlerini artırarak tüketim ürünlerine her geçen gün zam gelmesi
- Milyonlarca üniversite öğrencisini ilgilendiren vergisiz cep telefonu ve bilgisayar vaadiyle ilgili kamuoyuna yansıyan belirsizlikler. Ki Erdoğan’ın seçim sözüydü bu konu.
-Olası İstanbul depremiyle ilgili yerel yönetimlerle işbirliğinin hayatiliği de sorulmayan konular arasında. Sadece valilikler yani merkezi hükümet özelinde bir açıklama yaptı Cumhurbaşkanı Erdoğan.
- Kur Korumalı Mevduat’la ilgili Merkez Bankası’nın sınırlama kararı, ‘faiz sebep enflasyon sonuç’ tezinden vazgeçilip geçilmediği de sorulmayan sorular arasında.
- Sınırdan kontrolsüz geçişlerle ilgili her gün sosyal medyaya düşen görüntüler. Göçmen karşıtlığının mahallelerde yarattığı sonuçlar…
- Büyükşehirlerde mafya ve çetelerin şiddetinin sıradanlaşması…
Sorular daha da uzatılabilir.
Ama bu arada siyaseti dizayn eden çanak sorulardan da kaçılmamış.
İşte bir örnek:
"İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptınız, büyük başarılara imza atmıştınız. Sizden sonra gelen AK Partili belediye başkanları da hizmette yarış yaptılar. Ancak son 4 yılda hizmet anlamında bir düşüş, verilen sözlerin yerine getirilmediğini görüyoruz. İstanbul ve Ankara belediye başkan adayları belli oldu mu, öğrenebilir miyiz?"
Gazetecilik soru sorma işidir diyelim ve virgülü koyalım…
