Fahrettin Altun, Baykar'ın İHA kiralamasını savundu: Orman yangınlarında etkili bir ülke olmamızın önüne geçilmek isteniyor

İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın damadına ait olan Baykar'ın, Orman Genel Müdürlüğü'ne yüzde 2 bin 354 maliyet artışıyla günlüğü 1,2 milyon TL'den 5 adet İHA kiralamasına ilişkin sosyal medyadan açıklama yaptı. Altun konuya ilişkin olarak "Devletimiz orman yangınlarıyla etkili bir şekilde mücadele etmektedir. Bu sürecin önemli araçlarından biri de insansız hava araçlarıdır. Bu araçların ilgili kamu idaresi tarafından kiralanma süreci kamuoyuna açık olmasına rağmen bir şaibe varmış gibi haber yapılmakta, ülkemizin orman yangınlarıyla mücadelede dünyada en etkili ülkelerden biri olmasının önüne geçilmek istenmektedir" dedi.

TIKLAYIN- Baykar’ın İHA kiraları 2 yılda yüzde 2 bin 354 arttı: Kiralama OGM’ye yapıldı

Altun "Yalan haber ve manipülatif bilgi, demokrasi ve insan hakları için açık bir tehdittir. Dezenformasyon kampanyalarının başlıca hedefi, siyasal istikrarsızlık ve toplumsal kaos yaratmaktır. Türkiye kamuoyunun bu dezenformasyon kampanyalarına karşı bilinçli olması son derece önemlidir" dedi.

İletişim Başkanı Altun, "Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye'de de psikolojik harp maksadıyla yürütülen dezenformasyon kampanyaları, demokrasi ve demokratik müzakere kültürü üzerinde bir baskı oluşturmayı hedeflemektedir. Yalan haber ve manipülatif bilgi, demokrasi ve insan hakları için açık bir tehdittir. Dezenformasyon kampanyalarının başlıca hedefi, siyasal istikrarsızlık ve toplumsal kaos yaratmaktır. Bu süreçte en sık başvurulan taktikse radikalizmi körüklemektir. Türkiye, 2002 sonrasında Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlık ettiği hükümetler sayesinde birçok alanda ciddi atılımlar gerçekleştirmiş, bölgesel bir güç ve küresel bir aktör olarak dünya politikasının denge unsurlarından birine dönüşmüştür. Türkiye büyüme ve özgürleşme mücadelesini Türkiye Yüzyılı vizyonuyla sürdürürken Türkiye karşıtları beşinci kol unsurlarını devreye sokarak ardı ardına dezenformasyon kampanyaları yürütmektedirler. 6 Şubat depremleri sonrasında ve seçim sürecinde bu dezenformasyon kampanyalarının birçok türü ile karşılaştık. Ve bu kirli kampanyalarla hamdolsun güçlü şekilde mücadele ettik" ifadesine yer verdi.

"Sığınmacılarla ilgili haberlerin birçoğu dezenformasyon içermektedir"

Son günlerde bu kötücül kampanyaların yine arttığını vurgulayan Altun, "Örneğin, son günlerde sığınmacılarla ilgili dolaşıma sokulan haberlerin birçoğu dezenformasyon içermektedir. Toplumsal huzuru bozan bir olay söz konusu olduğunda bu olayın faili, gerçekte öyle olmadığı halde, yabancı uyruklu bir kişi imiş gibi gösterilmektedir. Yine bir başka örnek, yaz aylarında ve özellikle küresel iklim değişikliği ile birlikte karşı karşıya kaldığımız orman yangınlarıyla mücadele sürecinde karşımıza çıkmaktadır. Devletimiz orman yangınlarıyla etkili bir şekilde mücadele etmektedir. Bu sürecin önemli araçlarından biri de insansız hava araçlarıdır. Bu araçların ilgili kamu idaresi tarafından kiralanma süreci kamuoyuna açık olmasına rağmen bir şaibe varmış gibi haber yapılmakta, ülkemizin orman yangınlarıyla mücadelede dünyada en etkili ülkelerden biri olmasının önüne geçilmek istenmektedir. Dezenformasyon kampanyalarının yoğunlaştığı bir diğer alan ise milli savunma alanıdır. 'Türk Silahlı Kuvvetlerine ait Çankırı Obüs Fabrikası Katar'a satıldı' yalanı bunun somut bir örneğidir. Bu yalanın birçok sosyal medya hesabı tarafından organize bir biçimde dolaşıma sokulduğunu görüyoruz. Burada da temel amaç ülkenin güvenliği ve huzurunu sağlayan güzide kurumlarımızı tartışmaya açacak şekilde manipülasyonlar üretmektir" dedi.

"Bertaraf etme çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz"

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı olarak, iç ve dış kaynaklı bu sistematik taarruzların farkında olduklarını vurgulayan Altun, şunları kaydetti:

"Elbette bu saldırıları bertaraf etme çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmekteyiz ve bu süreçte sosyal medya şirketlerini dezenformasyonla mücadele konusunda çok daha hassas olmaları konusunda uyarıyoruz. Hiç kuşkusuz ki Türkiye kamuoyunun bu dezenformasyon kampanyalarına karşı bilinçli olması son derece önemlidir. Gerçek gündemimiz, küresel krizlerin neden olduğu sıkıntıları yapısal bir şekilde çözüme kavuşturup ülkemizi çok daha müreffeh hale getirmek, güçlü siyasal liderliğimizle istikrarlaştırıcı bir güç olarak küresel siyasette iddia sahibi olmaya devam etmektir."

Altun paylaşımında ayrıca, son günlerde sosyal medyada yer alan ve İletişim Başkanlığı tarafından yalanlanan haberlere yer verdi.