HDP’YE SIKI MARKAJ
HDP’nin Edirne ve Hakkari’den ‘darbeye karşı demokrasi’ sloganı ile başlattığı yürüyüş polis engeline takıldı. Hem Edirne’de hem Hakkari’de sıkı güvenlik önlemleri vardı. Edirne’ye gitmek için Silivri’de buluşan partililere polis müdahale etti, Hakkari’de de çok sıkı güvenlik önlemleri vardı, Mithat Sancar yürüyüş öncesi parti binası önünde alınan önlemlere tepki gösterdi, “Bir araya gelmemize bile izin vermiyorlar. Ancak biz yürekten bağlıyız. Kimse birliğimizi bozamaz. Yüreklerde de sokaklarda da birlikte olacağız” dedi.
Sancar, “Kendini vicdanlı sayan, adaletten yana derdi olan, barış içinde yaşamak isteyen, ülkenin bütün iyi insanlarına çağrımızdır; Bu gidişatı hep birlikte durduralım. Gücümüz var, yeter ki inanalım, kendimize güvenelim. Bu ülkenin hiç bir ferdi, hiç bir inanç grubu, böyle bir yönetime, düzene müstahak değildir. Bu ülkenin insanları bu düzeni hak etmiyor. Bu topraklar özgürlük istiyor. Bu yürüyüş bunun içindir, buradan başlıyoruz. Bu yolun sonu er yada geç özgürlüktür, adalettir, demokrasidir, barıştır” diye konuştu.
Konuşmanın ardından Van’a doğru heyet yola çıkarken arbede yaşandı, gözaltına alınanlar oldu.
İlk gün bir diğer toplanma alanı ise Silivri’ydi. Silivri’den Edirne’ye gidecek HDP heyetinin başında eş Genel Başkan Pervin Buldan vardı. Buldan “Asla bizi kararlı yürüyüşümüzden geri adım attıramayacaktır. Biz bu kadar değiliz. Biz binleriz, milyonlarız. Türkiye’nin bir çok kentine giriş ve çıkışları yasaklayarak, Anayasaya aykırı bir şekilde meşru olmayan demokratik olmayan kararlar aldınız. HDP’yi asla halkla buluşturmamak için aldığınız tedbirler, halkımızla bir araya gelmemize engel olamayacaktır” dedi.
Buldan ve yanındaki partililer de bu konuşmanın ardından Edirne’ye doğru yola çıktı.
Polis yürüyüşün düzenleneceği güzergahta HDP’lilere yakın markaj uyguladı. Şehirlerde HDP yasakları uygulandı, giriş ve çıkışlar sınırlandırıldı.
ÇELİK: HDP İÇİN PKK’IN NE DEDİĞİ ÖNEMLİ
PKK içinde Kürt gençlerini lejyoner yapmak isteyenler barış ve demokrasi kelimesini istismar ediyorlar. Askeri ve yargı vesayetini kışkırtanlar kimse onlarla işbirliği yapıyorlar. Türkiye bu hak ve özgürlükleri vermek için bedel ödemiştir. Cumhurbaşkanımız hak ve hürriyet düzeninin arkasında durmuştur.
Bütün bunları bilmelerine rağmen o gün bunu engellemeye çalışanlarla bugün niye işbirliği yapıyorlar, mesele hak, hürriyet, kimlik, din ve bunlar çerçevesinde haysiyet meselesi değildir. Böyle olsaydı bizi takdir ederlerdi. Mesele PKK'nın ne dediği meselesidir onlar açısından."