“İmamoğlu dosyasına dokunan yanıyor mu?” Murat Ağırel'den gözaltı sonrası çarpıcı iddialar
Gazeteciler Murat Ağırel ve Timur Soykan, Flash Haber TV’nin cezaevindeki patronu Erkan Kork’un şikâyeti üzerine “tehdit” ve “şantaj” iddiasıyla gözaltına alındıktan sonra, yurtdışı çıkış yasağı ve imza şartıyla serbest bırakıldı. Ağırel, yaşadıklarını ve perde arkasını Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde anlattı: “Gerçekleri yazdığımız için polis kapımıza dayandı.”
“Flash TV’yi nasıl aldın?” sorusu şantaj sayıldı
Ağırel’in iddiasına göre, gözaltına alınmasına gerekçe gösterilen olay, Flash TV’nin satışıyla ilgili yürüttüğü bir gazetecilik çalışmasına dayanıyor. Gazetecilik ilkelerine uygun olarak, iddiaların merkezindeki isme “Flash TV’yi nasıl aldınız?” sorusunu yönelttiğini söyleyen Ağırel, “Cevap hakkı tanımak için aradım, kendisiyle kayıtlı ve şahitli bir görüşme yaptım. Görüşme tamamen yasal ve polis takibinde gerçekleşti. Buna rağmen ‘şantaj’ suçlamasıyla evimiz basıldı” dedi.
“İfade günü sabahı evim basıldı”
İfadeye çağrıldıklarını ancak randevu gününden önce polis baskınıyla karşılaştıklarını belirten Ağırel, yaşananları şöyle anlattı: “Savcı ‘bir soralım nedir bu görüşme’ demiş. Randevu verilmişti, ama o sabah kapımıza polis dayandı. Gerekçe: Flash TV’yi Ekrem İmamoğlu ve Murat Ongun’un yönlendirmesiyle Cafer Mahiroğlu’na aldırmaya çalışmışız, biz de buna engel olmaya kalkmışız.”
“İmamoğlu dosyasına dair her belgeyi sunduk”
Ağırel, asıl hedefin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu öne sürdü. Onlar TV adlı YouTube kanalında, İmamoğlu hakkında açılan dava dosyasına dair belgeleri yayımladıklarını hatırlatan gazeteci, “Yandaş medyanın şişirdiği 560 milyar TL’lik iddiaların asılsız olduğunu belgelerle ortaya koyduk. Bunun ardından polis baskısı geldi” dedi.
“İmamoğlu’nu savunduğumuz için hedef alındık”
“Gerçekleri yazmakla kalmadık, milyonlar izledi” diyen Ağırel, Onlar TV’nin henüz ilk yayında 1.5 milyonu aşkın izlenme aldığını ve kısa sürede 600 bin aboneye ulaştığını hatırlattı. “Biz iftiraya ortak olmadık. ‘Kral çıplak’ dedik, halkın seçtiği belediye başkanına yönelik kampanyayı deşifre ettik. Şimdi bunun bedelini ödüyoruz” diye konuştu.
“Suçlayacak delil yoktu, biz sunduk”
Gözaltı sürecinde kendilerine yönelik bir suç unsuru bulunamadığını ifade eden Ağırel, “Dosyaya delil diye sunulan görüşme ses kayıtlarını biz mahkemeye sunduk. Her şey kayıtlı ve şeffaf. Yine de tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildik. Gözaltı ve baskıların nedeni artık herkesin malumu” dedi.
Kaynak:Haber Merkezi