Meclis’te “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu”nun dördüncü toplantısı başladı
T24'ten Ceren Bayar'ın haberine göre: Toplantının açılış konuşmasını yapan Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, ilk olarak şehit yakınları ve gazilerin dinleneceğini belirterek, bu kararın tüm komisyon üyelerinin ortak iradesiyle alındığını söyledi. PKK’nın fesih kararıyla Türkiye’nin tarihi bir döneme girdiğini belirten Kurtulmuş, “Bugün terörün olmadığı bir Türkiye’den söz edebiliyorsak, bunu şehitlerimizin fedakârlığına borçluyuz” dedi.
“Hiçbir pazarlık yok, olmayacak”
Şehit ailelerinin “Vatan sağ olsun” sözünün bir dua ve nesiller boyu aktarılan bir mottoya dönüştüğünü vurgulayan Kurtulmuş, gazilerin de büyük bir saygıyı hak ettiğini ifade etti. “Ölürsem şehit, kalırsam gazi olurum” anlayışıyla mücadele eden gazilerin emaneti milletin omuzlarında olduğunu söyledi.
Sürece ilişkin eleştirilere de yanıt veren Kurtulmuş, “Bu sürecin hiçbir noktasında pazarlık yapılmamıştır, yapılmayacaktır. Bunu hem şehit ailelerimizin hem de 86 milyon vatandaşımızın huzurunda tekrar ediyorum” dedi. Süreci sabote etmeye çalışanların olacağına da dikkat çekti: “Barış olmasın diye uğraşanlar çıkacaktır. Saflarımızı sıklaştırarak yolumuza devam etmeliyiz.”
Bakan Göktaş: “Toplumsallaşma için yeni buluşmalar”
Kurtulmuş’un ardından söz alan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, şehit yakınları ve gazilere yönelik çalışmalarını anlattı. “Terörsüz Türkiye Buluşmaları” ve “Kardeşlik Sofraları” gibi organizasyonlar düzenlediklerini aktaran Göktaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımıyla Ahlat’ta “Terörsüz Türkiye ve Millet Buluşması” yapacaklarını duyurdu.
Şehit ve gazi ailelerinin kırmızı çizgileri
Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Mustafa Işık, süreci başından beri takip ettiklerini belirtti. “Devlet ile şehit aileleri karşı karşıya gelmesin diye çaba gösterdik” diyen Işık, bazı ailelerin tepkiler gösterdiğini ancak Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarıyla rahatladıklarını söyledi.
Işık, şehit yakınları ve gazilerin kırmızı çizgilerini şu sözlerle sıraladı:
Ana dilde eğitim ve eşit yurttaşlık taleplerini bölünmez bütünlüğe tehdit olarak görüyoruz.
Suç işleyen herkes cezasını çekmelidir.
Öcalan’ın serbest bırakılması kabul edilemez.
Yaşlılık veya hastalık gerekçeleriyle teröristlerin salıverilmesine karşıyız.
Terörle Mücadele Kanunu’nda değişiklik yapılmamalı.
Örgüt bayrak ve sloganlarıyla yapılan eylemlere izin verilmemeli.
Dernek başkanı ayrıca “Bu mücadele etnik gruplar arasında değil, devletimiz ile eli kanlı örgüt arasındaydı. Kürt kardeşlerimiz de devletin yanındaydı” dedi.
“Protez gözümü göstererek söylüyorum: Sürece tam destek veriyoruz”
Türkiye Gaziler ve Şehit Yakınları Vakfı Başkanı Lokman Aylar da toplantıda söz aldı. “En büyük gücümüz birliğimizdir. Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Alevi, Sünni kardeşliğimizdir” diyen Aylar, şehit ailelerinin ve gazilerin incitilmemesi gerektiğini vurguladı.
Silah bırakmanın yeterli olmadığını belirten Aylar, terörün finansal ve ideolojik kaynaklarının da kurutulması gerektiğini söyledi. Öcalan’ın serbest bırakılması taleplerini kesin bir dille reddeden Aylar, provokasyonlara karşı dikkatli olunması gerektiğini de ekledi.
Kendi hikâyesini paylaşan Aylar, 1996’da Hakkari’de yaralandığını hatırlattı ve salonda protez gözünü çıkararak eline aldı: “Bu vatan için bedel ödedik. Kimse şehit ve gazi ailelerinin üstüne söz söylemesin. Sürece tam destek veriyoruz ve yanında durmaya devam edeceğiz.”
Kaynak:Haber Merkezi