Sağlık çalışanları 2 gün iş bırakacak!

Sağlık çalışanları 2 gün iş bırakacak!
Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları, sağlıktaki sorunları protesto etmek için 1-2 Ağustos Salı ve Çarşamba günleri iş bırakıyor. 14 Temmuz’da yürürlüğe giren torba yasa ile sağlık hizmetinin sürdürülebilir...

Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları, sağlıktaki sorunları protesto etmek için 1-2 Ağustos Salı ve Çarşamba günleri iş bırakıyor. 14 Temmuz’da yürürlüğe giren torba yasa ile sağlık hizmetinin sürdürülebilir olmaktan çıktığını belirten sağlık çalışanları 2 gün süreyle iş bırakacak.

1-2 Ağustos tarihlerinde sağlıkçıların iş bırakacağını ifade eden SAHİM-SEN Genel Başkanı Özlem Akarken, “Saha, zaten eylem istiyordu. Bize de sahanın talebi doğrultusunda hareket etme sorumluluğu doğmuştu. Eylem ve bir arada olmamız sahada çok ilgi uyandırdı. Biz, 19 sendika ve 2 aile hekimliği federasyonu üyelerimize verdiğimiz sözleri yerine getirmeye hazırız” dedi.

Medikal Akademi'de yer alan habere göre hekimlerin ve sağlık çalışanlarının sendikalı olmasının önemine değinen Özlem Akarken, şu değerlendirmeyi yaptı: “Ankara’da 19 sendika ve 2 aile hekimliği federasyonu olarak SABİM Platformu’nu kurarak basın açıklaması yaptık. Ana başlıklarımız şiddetin önlenmesi, mali haklar, özlük hakları, çalışma koşulları ve liyakat…

Aslında sık sık gündeme getirdiğimiz konular ana başlığımız oldu. Yıllardır sağlık ve sosyal hizmet kolu kamu emekçileri hak ettiği özlük haklarına, mali haklarına bir türlü erişememekte, şiddetin mobbingin ve değersizleştirilmenin hüküm sürdüğü bir hikayede maalesef ezilmekte. Haklarını savunmak üzere devrettikleri yetkili ama etkisiz yapılar tarafından hak etmedikleri durumlara maruz bırakılmaktadır. Yetkili sendikanın toplu sözleşme öncesi açıkladığı talepleri de bizlerin ne kadar haklı olduğunu ve Ankara’da bu platformun oluşmasının önemini bize gösterdi.”

"Saha, eylem istiyordu; bize de hareket etme sorumluluğu doğdu"

Ankara’da sağlık ve sosyal hizmet kolunda 19 sendika ve 2 federasyonun nasıl bir araya geldiği konusunda Akarken, “Saha, zaten eylem istiyordu. Bize de sahanın talebi doğrultusunda hareket etme sorumluluğu doğmuştu. Eylem ve bir arada olmamız sahada çok ilgi uyandırdı. Çok güzel geri dönüşler oldu. Biz, 19 sendika ve 2 aile hekimliği federasyonu üyelerimize verdiğimiz sözleri yerine getirmeye hazırız. Emekçi hakkını istiyor artık” şeklinde konuştu.

Bu güç birliğinin sağlık emekçilerine yansıması konusunda SAHİM-SEN Başkanı Akarken şu bilgileri verdi: “Bu birliktelikle sağlık ordusunun bir bütün olduğunu kamu emekçilerinin hakkını savunmak yerine adeta susturucu rolü üstlenen etkisiz yapıların oluşturduğu bloğa karşı emeğin ve dayanışmanın birlikte hareket etmenin, en önemlisi de Kemal Türkler’in bizlere miras bıraktığı ‘’Benim mezarımın başına geldiğinizde şiş ve ağlamış gözlerle gelmeyin, işçilerden iyi haberlerle gelin’’ sözünü iliklerimize kadar hissedip bize önder olan gerçek sendikacılık yapanlardan ders aldığımız gibi Türkiye yüzyılına sendikacılık getireceğiz. Öncelikle devletin kasasından ödenen toplu sözleşme ikramiyesinin kaldırılması, bunun yerine emekliliğe yansıyan katsayı düzenlemesiyle iyileştirilmeler yapılmasının sağlanmasını hedefliyoruz. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’mızın çalışmalarına katkı sağlayarak emekçinin yarına umutla bakmasını sağlayacağız.

"Aile Hekimliği uygulaması evrensel standartlara ulaştırılmalıdır"

Bu enflasyonist ortamda ücretlerin yetmediğini vurgulayan SAHİM-SEN Başkanı Özlem Akarken son olarak şunları söyledi: “Özellikle bu enflasyonist ortamda ücretler yetmiyor. Memur-SEN’in önerdiği memur zammını kabul etmiyoruz. 22 Temmuz toplantımızda belirttiğim üzere aile hekimliği sistemi değil aile hekimliği uygulamasının idare tarafından yeterli mali ve idari desteğin verilmemesi hususunda sorun yaşanmaktadır. Bilimsel birçok çalışmada aile hekimliği öncesi ve sonrası bağışıklama, bebek ölüm oranı, ana ölüm oranı, doğumda beklenen yaşam süresi, bulaşıcı hastalıklarla mücadele vb birçok gösterge ortadadır. Bu yüzden aile hekimliği uygulaması sağlıklı bir idare ile kişiye yönelik sağlık hizmetleri için idealdir. Bu yüzden bir düzeltme ihtiyacı oluşmuştur.

"Aile hekimliği sistemindeki sorunların çözümü talep ediyoruz"

Aile hekimliği uygulaması uluslararası evrensel standartlara ulaştırılmalı, ASM gider ödemeleri tüm ihtiyaçları karşılayacak oranda artırılmalıdır. ASM’ler güvenlikli fiziki koşulları uygun olacak şekilde, apartman altından çıkartılıp kamu tarafından inşa edilmeli, aile hekimlerine teslim edilmelidir. Bu düzenlemeler yapılıncaya kadar ASM’lerin kira ve personel giderleri merkezi bütçeden karşılanmalıdır.”Ayrıca ağız diş sağlığı merkezleri deki diş hekimi ve uzman diş hekimleri eksiği ve sağlık kurumlarındaki başta sağlık personel eksikliği atamalarla ve mülakatsız görevde yükselme sınavlarıyla çözüme ulaştırılmalıdır."

"Sağlık hizmeti sürdürülebilir olmaktan çıkarılıyor"

Ülkenin koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmetlerinde bel kemiği olan aile hekimliğinin, sağlık sağlayıcıların çözülemeyen sorunlar nedeniyle çıkmaza girdiğini belirten AHESEN Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir ; “14 Temmuz’da resmî gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren torba yasa kanun değişikliği maddeleri ortaya koydu ki, sağlık hizmeti sürdürülebilir olmaktan çıkartılıyor. Bu duruma gelinmemesi adına yapıcı çözüm önerilerimizi kamuoyunda ve ilgili mercilerde dile getirmemiz, maalesef karşılık bulmadı. Bu nedenle 21 paydaş sivil toplum kuruluşunun bir araya geldiği Sosyal Hizmet, Birlik ve Mücadele Platformu (SABİM) ile çözümsüzlüğün önüne geçmek ve büyük emeklerle inşa edilen aile hekimliği sistemini korumak adına; 1-2 Ağustos tarihlerinde sağlık hizmetlerine ara veriyor, çözüm sağlanması adına mücadelemizi çağrıdan öteye geçiriyoruz” dedi.

SABİM Platformunda olan sağlık örgütleri

AHESEN, AHEF, ASEF, BDS, GENEL SAĞLIK İŞ, SES, TABİPSEN, HEKİMSEN, HEKİM BİRLİĞİ SENDİKASI, HEP-SEN, HÜRRİYETÇİ SAĞLIKSEN, ANADOLU SAĞLIKSEN, BİRLİK SAĞLIKSEN, YENİLİKÇİ SAĞLIKSEN, BAĞIMSIZ SAĞLIKSEN, SAĞLIK LİYAKATSEN, SAĞLIK HAK-SEN, SAĞLIK ÇALIŞANLARI SEN, SAĞLIKÇI BİRLİĞİ SENDİKASI, TÜM SAĞLIKSEN ve SAHİM.