‘Sanılandan daha riskli’ dedi, en tehlikeli iki bölge için deprem uyarısı yaptı

‘Sanılandan daha riskli’ dedi, en tehlikeli iki bölge için deprem uyarısı yaptı
Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent Özmen, Türkiye'nin en tehlikeli deprem bölgelerine dikkat çekti ve uyarılarda bulundu.

Doç. Dr. Bülent Özmen, en tehlikeli noktaların Marmara’dan Ege Denizi’ne uzanan Kuzey Anadolu Fayı ve Erzincan-Bingöl arasındaki Yedisu segmenti olarak belirtti. Özmen, Bursa ve Ankara’nın sanılandan daha yüksek deprem riskine sahip olduğunu vurgularken, İstanbul’da 7’den büyük bir depremin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.

MARMARA VE YEDİSU EN TEHLİKELİ BÖLGELER

Özmen, Kuzey Anadolu Fayı’nın Erzincan’dan Marmara Denizi içine kadar olan kısmının büyük ölçüde kırıldığını ve bu nedenle deprem olasılığının düşük olduğunu belirtirken, Marmara Denizi’nden Ege Denizi’ne uzanan bölge ile Erzincan-Bingöl arasındaki Yedisu segmentinin sismik boşluk olarak değerlendirildiğini ve bu bölgelerde büyük bir deprem beklendiğini ifade etti.

Doç. Dr. Özmen, "Marmara Denizi’nin hem kuzey hem güneyinde kırılmayı bekleyen faylar var. Kuzeydeki kolda deprem riski yüksek. Ayrıca Ege Denizi ve Çanakkale bölgesinde de sismik hareketlilik gözlemleniyor. Bu fayların tamamına yakını tehlikeli" sözleriyle Gemlik Körfezi ve çevresinin de risk altında olduğunu vurguladı.

İSTANBUL’DA 6 ŞUBAT DEPREMLERİNİN 5 KATI KAYIP OLUR

İstanbul’da uzun zamandır büyük bir deprem meydana gelmediğini belirten Özmen, 1766 yılında yaşanan büyük depremin ardından yaklaşık 258 yıldır büyük bir kırılma gerçekleşmediğine dikkat çekti.

"Marmara Denizi içinde yaşanacak büyük bir deprem, sadece İstanbul’u değil, kıyı şeridindeki 7 ili, hatta komşu illerle birlikte toplam 11 ili etkileyebilir. Bölge, Türkiye nüfusunun yaklaşık 30 milyonunu barındırıyor ve sanayi üretiminin merkezi konumunda. Eğer yeterli önlemler alınmazsa, 6 Şubat depremlerinde yaşanan kayıpların 4-5 katıyla karşılaşabiliriz" dedi.

6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde resmi verilere göre 53 bine yakın kayıp olmuştu. Doç. DR. Özmen’in aktarımına göre İstanbul’da can kaybı 250 bin kişiyi geçebilir.

Özmen, Marmara Denizi’nde bulunan Kumburgaz ve Adalar segmentlerinin uzun zamandır kırılmadığını belirterek, bu fayların 7’den büyük bir deprem üretme potansiyeli taşıdığını vurguladı.

SANILANIN AKSİNE DEPREM RİSKİ YÜKSEK

Özmen, Türkiye’de birçok bölgenin deprem riski taşıdığını belirterek özellikle Bursa ve Ankara için önemli uyarılarda bulundu. Bursa’da uzun süredir büyük bir deprem olmadığını ve bölgede yeni keşfedilen diri fayların bulunduğunu ifade eden Özmen, bu durumun tehlikeyi artırdığını söyledi.

Ankara’nın ise genellikle deprem açısından güvenli bir bölge olarak düşünüldüğünü ancak bu algının doğru olmadığını belirten Özmen, şehrin 60-70 kilometre çevresinde büyük deprem üretme potansiyeline sahip faylar bulunduğunu vurguladı.

"Ankara’nın hemen altından diri fay geçmiyor olabilir ama çevresindeki Ezinepazar-Sungurlu Fayı, Tuz Gölü Fayı, Eskişehir Fay Zonu gibi yapılar 7’den büyük deprem üretme potansiyeline sahip. 2020’de İzmir’de yaşanan deprem aslında İzmir’in merkezinde değil, 75 kilometre uzağında meydana geldi. Benzer bir senaryo Ankara için de geçerli olabilir", dedi.

YAPI GÜVENLİĞİ EN ÖNEMLİ KONU

Türkiye’de her bölgenin deprem riski taşıdığına dikkat çeken Özmen, vatandaşların yaşadıkları bölgenin deprem tehlikesini öğrenerek bilinçlenmeleri gerektiğini vurguladı.

Özellikle Marmara, Ege, Doğu Anadolu ve İç Anadolu’nun belirli bölgelerinde büyük deprem beklentisinin sürdüğünü söyleyen Özmen, risklerin azaltılması için yapı güvenliği ve kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması gerektiğini vurguladı

Kaynak:Ajanslar

Öne Çıkanlar