Yüzsüzlüğün böylesi görülmedi
Dönemin AK Parti Esenyurt Belediye Başkan Yardımcısı Emin Batmazoğlu, belediye tarafından vakfa tahsis edilen arazi ve Esenyurt Üniversitesi’yle ilgili Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı.
Türkiye son günlerde, Yüksel Özyurt ve Orhan Özyurt’un isimlerinin yer aldığı İstanbul Esenyurt Üniversitesi’nin de adının geçtiği iddiaları konuşuyor. Tartışmaların odağında ise bir arazi yer alıyor. Esenyurt Belediyesi tarafından mülkiyeti kendisine ait 25 dönümlük arazi, 2011 yılında 25 yıllığına ‘Yeşilköy 2001 Eğitim Sağlık ve Kültür Vakfı’na’ bedelsiz olarak tahsis edilmişti.
8 yıllık süre boyunca üzerinde çalışma yapılmayan arazi birçok kez tartışmalara konu olmuş, 31 Mart yerel seçimlerinde belediyenin el değiştirmesi sonucunda CHP’li Kemal Deniz Bozkurt başkanlığa gelmişti. Geçen hafta, mahkemenin söz konusu tahsis kararını iptal etmesi ve İstinaf Mahkemesi tarafından kararının onanması üzerine arazi tekrar Esenyurt Belediyesi’ne geçti.
“İlk başta hakikaten tertemiz bir başlangıç yaptık” diyen Batmazoğlu, Orhan Özyurt’un vakfa girişine ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“Sonrasında Orhan Özyurt üniversite mütevellisine katılmak istedi. Gürlek ve Nakipoğlu aileleri uzunca bir süre direndiler. Necmi Kadıoğlu’nun da ‘ya bu adam aramıza girerse kampüs yapacak. Belediyeden tahsis edilen arazi üzerine kampüs olursa üniversite kiradan kurtulmuş olur. Sağlıklı bir ortamda eğitim-öğretim yapılmış olur’ demesi üzerine aramıza girdi.”
‘ÖZYURT GELDİ, SÜKÛNET BOZULDU’
“Onun gelişinden sonra üniversitenin içerisinde sükûnet ve ahenk bozuldu” diyen Batmazoğlu, “Bu koşul ile geldi, sonrasında bu taahhüdünü unuttu ve yerine getirmedi” ifadesini kullandı.
Batmazoğlu, ilk kiralanan binadan üniversitenin bugünkü bulunduğu alana geçişin ise şu şekilde olduğunu anlattı:
“İlk hazırladığımız kampüs yetmemeye başladı. Bina arayışında iken Orhan Özyurt isimli bu şahıs, belediyeden kat karşılığı aldığı yerde, ‘kabası bitmiş olan binanın içini donatın, eğitim-öğretim faaliyetini yapılabilir hale getirin bizde sizden kira almayalım’ şeklinde talepte bulundu. Bizde orayı eğitim-öğretime hazır hale getirdik. Bütün üniversiteyi oraya taşıdıktan sonra Orhan Özyurt dedi ki, ‘ben kira istiyorum. Benim ailem ücretsiz olarak binanın kullanılmasına izin vermiyor. Kusura bakmayın…’”
DÖVİZ ENDEKSLİ KİRA SÖZLEŞMESİ
Bunun üzerine “döviz endeksli kira sözleşmesi yapmak zorunda kaldıklarını” aktaran Batmazoğlu, “Bir ara aylık kira bedeli bir milyon 250 bin TL+KDV idi. Sonrasında bu kira meselesi aramızda sorun olmaya başladı. Dövizinde artışı nedeniyle neredeyse üniversitenin eğitim-öğretim gelirlerinin yarısına yakını kiraya gitmeye başladı. Bu konuda YÖK’ün yaptığı denetimlerde kiranın çok yüksek fahiş olduğu, kiranın azaltılması gerektiği ve üniversitenin kampüse ulaşması için uyarılarda bulundu” ifadelerini kullandı.
Bundan sonraki süreçte, vakıfta yer alan 2 ailenin huzursuz olmaya başladığını belirten Batmazoğlu, “Sonunda Özyurt’un baskıları, kendi değişik yöntemleriyle aileler huzursuz edildi ve ayrılmak zorunda kaldılar. Sonrasında onların boşalttıkları mütevelli heyeti koltuklarına, Orhan Özyurt’un bir kardeşi ve üç çocuğu dahil olmak üzere toplam 5 kişi, Necmi Kadıoğlu’nun çocuklarıyla beraber, iki aileden 9 kişi mütevelli heyeti üyesi oldu” dedi.