Bir sahne, bir ömür, bir alkış: Savaş Dinçel için buluştular
Bundan tam 8 yıl önce, Şevket Çoruh’un “kimsesiz hissetmeyelim” diyerek kurduğu Baba Sahne, bu kez hem kendi yaşını hem de Savaş Dinçel’in doğum gününü kutladı. Tören, onun bir zamanlar replik öğrettiği, sahneye dair dertleştiği, kahkahalarla prova yaptığı eski öğrencileriyle doluydu. Müjdat Gezen, Tülin Özen, Günay Karacaoğlu, İlker Ayrık, Ozan Güven gibi isimler geceye katılarak bu özel buluşmaya anlam kattı.
Ders değil, hayat anlatan bir hocanın anısına…
Gecenin sunuculuğunu üstlenen İlker Ayrık, sahneye ilk adım attığında gözleri doluydu. "Onunla ilk karşılaştığım günü dün gibi hatırlıyorum" diyerek başladığı konuşmasında, ödüllerin isimden çok anlam taşıdığını söyledi. Ardından mikrofonu alan Şevket Çoruh, salonu sessizleştiren bir cümle kurdu: “Bu salonu inşa ederken hep onun sesini duydum.”
Bir şarkı, bir hatıra, bir alkış
Törenin en duygusal anı, her yıl olduğu gibi Dinçel’in yıllar önce sahnede söylediği ve sözlerini de kendi yazdığı “Bir Sanatkâr Asla Ayı Değildir” şarkısının hep bir ağızdan söylenmesiyle yaşandı. Eski öğrenciler, genç oyuncular ve konuklar sahnede birleşerek bu unutulmaz ezgiyi bir kez daha hayat verdi. Hemen ardından kesilen doğum günü pastasında gözyaşları, kahkahalara karıştı.
Tiyatroya emek verenlere vefa
Bu yıl 16.’sı verilen Savaş Dinçel Tiyatro Ödülleri’nde, “Medea” oyunundaki performansıyla Defne Kayalar “En İyi Kadın Oyuncu” seçildi. Ancak törene yurtdışında olduğu için katılamayan Kayalar’ın ödülünü, aynı oyunda sahneye çıkan küçük oyuncu Tarık Sarıyar teslim aldı. Gecenin “En İyi Erkek Oyuncu” ödülü, “Terörizm” oyunundaki performansıyla Tansu Biçer’e giderken, ödülünü kendisi gibi Dinçel’in öğrencilerinden biri olan Ozan Güven verdi.
Yazdığı “Mercaniye Çok Yaşa” oyunuyla Ahmet Sami Özbudak “En İyi Oyun Yazarı”, aynı oyunun rejisiyle Emrah Eren ise “En İyi Oyun Yönetmeni” ödülüne layık görüldü. Emrah Eren’e ödülünü ustası Müjdat Gezen verdi – salonda yükselen alkışların bir bölümü ona, bir bölümü de artık aramızda olmayan bir başka öğretmene, Dinçel’e yöneldi.
Bir ödülden fazlası
Bu gece yalnızca bir ödül töreni değildi. Bu gece, sahneye emek veren, sesi unutulmayan, repliği hafızalara kazınmış bir insanın ardında bıraktığı izdi. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da bir oyuncunun sesi perdeyi araladı: “İyi ki geçmişsin hayatımızdan, hocam.”
Kaynak:Mutlu Hesapçı