İş Sanat’tan Anadolu’ya sanat köprüsü: İlk durak Çal, ilk seçki İbrahim Çallı
Cumhuriyet’in 100. yılı kapsamında kurulan Resim Heykel Müzesi koleksiyonundan seçilen eserler, 143. doğum gününde İbrahim Çallı’yı anmak için 12-13 Temmuz tarihlerinde Türkiye İş Bankası Çal Şubesi’nde sanatseverlerle buluştu. “Gül Koklayan Kadın”, “Manolyalar”, “Balıkçılar” ve “Peyzaj - Bebek İskelesi Önü” gibi önemli yapıtların yer aldığı sergi büyük ilgi gördü.

Serginin açılışını İş Sanat Genel Müdürü Zuhal Üreten yaptı. Etkinlik kapsamında çocuklara yönelik atölye çalışmaları da düzenlenirken, Resim Heykel Müzesi Kurucu Küratörü Prof. Dr. Gül İrepoğlu ziyaretçilere İbrahim Çallı’nın yaşamı ve eserleri hakkında bilgi verdi.

Zuhal Üreten: Sırada Milas var
Zuhal Üreten, serginin açılışında yaptığı konuşmada, “Köklü koleksiyonumuz yalnızca estetik değil, aynı zamanda tarihsel ve kültürel açıdan da büyük değer taşıyor. Anadolu’da sanatla kurduğumuz bu bağ, sanatın herkese ulaşması için önemli bir adım” dedi.
Anadolu’nun farklı noktalarına ulaşmayı hedefleyen sergi dizisinin bir sonraki durağı, 26-27 Temmuz tarihlerinde Muğla’nın Milas ilçesi olacak.
Prof. Dr. Gül İrepoğlu, Çallı'yı anlattı: Ona Çallı diye hitap ederlerdi
Resim Heykel Müzesi Kurucu Küratörü Prof. Dr. Gül İrepoğlu, İş Bankası'nın Çal Şubesi'nde Şube Müdürü Engin Altınışık, şube çalışanları ve gazeteciler ile Çallıların katıldığı serginin açılışında İbrahim Çallı'yı ve Türk resim sanatı için önemini anlattı:
''Evet arkadaşlar, bereketli topraklardayız. Hepsi biliyoruz bunu. Bu topraklar binlerce yıldır bereket saçıyor. Tarih, coğrafya, topoğrafya, bütün yer yapısı, ürünler, bütün bunların olduğu bir yerdeyiz. Ama bir de müthiş bir sanatsal bereket var burada. Ve onun adı İbrahim Çalı. İbrahim Çallı burada doğmuş.
Üzüm bağı satıp İstanbul'a gitmiş
Burada bir üzüm bağını satarak aldığı altınlarla İstanbul'un yolunu tutmuş. Geliş o geliş. bu bahsettiğim şey 20. yüzyılın hemen başları.
Ve İstanbul'da resim sanatıyla tanışmış, merak etmiş, çok sevmiş, hemen ders almış. E yetenek bu. Tabii hemen kendini belli ediyor. Onu kim keşfetmiş biliyor musunuz? Şeker Ahmet Paşa. Yani Türk resminin temel taşlarından birisi. Ve onun Paris'e gitmesine önayak olmuş.
Çallı'nın Paris günleri...
1910'larda yetenekli bir grup ressam Paris'e resim eğitimine yollanmış. İşte Çallı bunların arasında... O zamanlar henüz Çallı değil tabii… Genç bir ressam İbrahim. Ve Paris onlara çok şey vermiş. Burada akademik eğitim almışlar. Ancak bir anda Paris'in havası onları bambaşka etkilemiş.
Müzeler, sergiler ve bütün bunları özümseyerek yurda dönmüşler. Ne zaman? 1914'te Birinci Dünya Savaşı çıkmış. Hepsi birden yurda dönmek zorunda kalmışlar.
Yetiştirdiği ressamlar
İbrahim Çallı'nın yanı sıra diyelim Avni Lifij, Hikmet Onat, Feyhaman Duran, Nazmi Ziya, Sami Yetik bütün bunlar düşünebiliyor musunuz bir arada? Ve biz onlara sonradan tam bu yıl döndükleri için ‘1914 kuşağı’ diyoruz.
Döndükten sonra tabii İstanbul'daki sanat ortamı birdenbire değişmiş, gelişmiş, çiçek açmış adeta. Sergilere katılmışlar.
Esas olarak o zamanın güzel sanatlar mektebinde hocalık yapmışlar ve evet özellikle Çallı o kadar çok öğrenci yetiştirmiş ki… Türk resminin çok önemli isimleri aklınıza getirdiğiniz zaman diyelim Şeref Akdik öğrencisi, Bedri Rahmi öğrencisi, Cevat Dereli öğrencisi, Zeki Faik İzler öğrencisi, daha sayarsam burada uzun süre kalırız.
O kadar çok kuşakları yetiştirmiş İbrahim Çallı. Ve kendisi de o kadar yetenekli ve cıvıl cıvıl bir insan. Her konuda resim yapmış. Yani yalnızca bir peyzaj ressamı değil, yalnızca figürlü kompozisyonların, natürmortların ressamı değil.

Çallı kuşağı ressamları
Hepsi var ve hepsi Çallı renklerine bezenmiş arkadaşlar. Çallı karizmatik dediğimiz bir kişilik ve onun bu kişiliği ve müthiş renkler içeren şiirsel resimleri sayesinde bu kuşak yani ‘1914 kuşağı’ daha da çok tanınmış.
Hatta bazen ‘Çallı kuşağı’ diye anılıyor bu kuşak. O kadar damgasını vurmuş adeta Çallı her şeye ve hep dermiş ki ‘‘Sanat için hayat çok kısa, yetmez Ve öyle ağlaşmayın. Arkamdan da beni gülerek, eğlenerek anın…’’ İşte şimdi onu anıyoruz.
Hem de doğum gününde ve tabii Anadolu'ya dönük çok resimler yapmış. Burada da onun memleketinin çocukları sanatla karşılaşacaklar. İbrahim Çallı'nın resimleriyle muhakkak ki ilham alacaklar. Bundan eminim. Ve İbrahim Çallı'nın şöyle bir özelliği de var. Ona Çallı. İbrahim pek kullanılmazmış. Ve o kadar mutlu olurmuş ki kendisine Çallı denmesinden...''




İş Bankası'nın Çal şubesinde hafta sonu olmasına rağmen hareketliliği gören Çal sakinleri, Çallı'nın sergisi olduğunu öğrenince şubeyi ziyaret ettiler.

İbrahim Çallı kimdir?
1882 yılında Çal’da doğan İbrahim Çallı, “1914 Kuşağı”nın öncülerinden biri olarak Türk resim sanatında modernizmin temsilcileri arasında yer aldı. Işık-gölge dengesi, izlenimci üslubu ve figüratif yaklaşımıyla dikkat çeken Çallı, özellikle portre ve manzara resimleriyle tanındı. Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde uzun yıllar öğretmenlik yaparak birçok sanatçının yetişmesine katkı sundu. 1960 yılında hayatını kaybeden sanatçının çok sayıda eseri Türkiye İş Bankası Sanat Eserleri Koleksiyonu’nda yer alıyor.
Kaynak:İzzet Doğan