Ozan Ünal’ın "Rüya Hissi Süsler, Hafıza Anıyı" sergisinin açılışı yapıldı

Ozan Ünal’ın "Rüya Hissi Süsler, Hafıza Anıyı" sergisinin açılışı yapıldı
Heykeltıraş Ozan Ünal'ın dört yıl süren çalışmalarının sonucu olan “Rüya Hissi Süsler, Hafıza Anıyı” sergisi, Ortaköy Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı’nda açıldı. Sergi 9 Kasım'a kadar açık kalacak.

Kamera: Altuğ EKEN

(İSTANBUL)- Heykeltıraş Ozan Ünal'ın dört yıllık yaratım serüveninin bir sonucu olarak ortaya çıkan eserlerin yer aldığı "Rüya Hissi Süsler, Hafıza Anıyı" sergisinin tanıtımı, Ortaköy Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı'nda yapıldı. ANKA Haber Ajansı'na konuşan Ünal, ziyaretçilere "Kethüda Hamamı'na girdiğinizde, "Rüya hissi süsler, hafıza anıyı" ifadesi ile yeni bir evrene adım atmanızı istiyorum" şeklinde bir mesaj iletti. Sergi, 9 Kasım tarihine kadar sanatseverleri ağırlamaya devam edecek.

Ozan Ünal'ın üçlemesinin final sergisi, Ortaköy Tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı'nda gerçekleştirildi. Kıymetli malzemeler olan çelik, paslanmaz çelik, bronz ve beton gibi sert maddelerle tasarlanan sergide, insan hafızasının kırılganlığına vurgu yapıldı. Sergideki 35 eser, 9 Kasım'a kadar ziyaret edilebilecek. Lansmanda sanatseverlerle bir araya gelen Ünal, gelen soruları yanıtladı.

"4 yıldır çalıştığım heykeller var Burada"

Ünal, sergiyi anlatırken, "4 yıldır çalıştığım heykeller var burada. Demir, paslanmaz çelik, bronz ve beton malzemeleri kullandığım işler. 35 kadar heykelim olacak bu sergide. 3 hafta boyunca burada; bu üç haftanın her cumartesi bu sergi için hazırladığım kısa bir videoyu beraber izleyip, benimle beraber sergi turu yapılabilmesiyle ilgili bir etkinlik yaptık. Benimle beraber sergiyi gezecekler. Ben biraz anlatmış olacağım" biçiminde düşüncelerini aktardı.

"Her heykelin kendini tek tek gösterme hakkı var; Kethüda Hamamı bu şansı veriyor"

"4 sene sonunda da bu sergiyi sonunda böyle muhteşem bir mimaride açmanın keyfi içerisindeyim" ifadelerini kullanarak, serginin mekan tercihini şöyle açıkladı:

"Sergideki 35 heykelin hepsi birbiriyle bağlı da olsa, hepsinin birer bağımsız eser olması çok önemli. Her birinin kendini tek tek gösterme hakkı var, izleyicinin de bence bu heykelleri tek tek görme hakkı var. Bu salon size bu şansı veriyor çünkü küçük küçük odalardan oluşuyor ve her odada bir heykel var; bir heykeli görmeye girdiğiniz zaman isterseniz gözünüzün ucuyla bakıp geçebilirsiniz, isterseniz bir saat yanında kalabilirsiniz. (Burada) bu şansı elde etmiş oluyorsunuz"

"Hislerin süslenmiş hali olduğunu düşünüyorum rüyaların"

Serginin teması, "Rüya hissi süsler" ile hafıza anısı süsler. Rüya hissi süsler, hafıza anıyı da süsleyebilir. Rüyanın hissettiklerimizin süslemesi üzerinde kendi görüşüm şu: Akşam yatağa girdiğimizde yaşadığımız hislerin bilinçaltımızı şekillendirdiğini düşünmekteyim. Rüya, yazdığımız senaryoları bizlerin kurguladığı, oynadığı bir film gibidir. Gece yatarken, ön bellek ile ana bellek arasında bağlantılar kurduğumuzu düşünüyorum. Bu nedenle, rüyaların hislerin süslenmiş halleri olduğunu düşünüyorum. Anılarımız da aynı şeklide, hafızamız aracılığıyla süslenmektedir; bu da bilimsel bir gerçektir. Bu durum, daha olumlu hissetmemiz veya başka bir duygusal durumda olmamız için olabilir. Anılarımızı yeniden düşündüğümüzde, çoğu zaman hatırladığımız gibi olmadığını fark edebiliriz. "Hatırladıklarım, hatırladığım gibi değil" diyerek başlayan sergi, bizim gerçeklik algımız üzerinde durmayı amaçlıyor. Geçmişte yaşadıklarımız, şu anda yaşadıklarımız ve umut ettiğimiz gelecekteki durumlar, aslında bütünüyle bizleri ifade ediyor. Zaman, inancımız doğrultusunda şekilleniyor. Bu üçlünün birlikte kullanımı ise, her sanatçının Türkiye'de hissettiği dönemin yansıması olarak karşımıza çıkıyor.

"

"

Sanat, her dönemde ele alınması gereken bir unsurdur. Dönemin olgularını yansıtması gerekir. Ancak bunun moda anlamına gelmediği de unutmamak gerekir. Tarihe baktığımızda, sanat eserleri bu dönemin özelliklerini taşır. Örneğin, pandemi dönemi tüm dünyayı etkiledi ve sanatçılar pandemi temasını işlemeden yapmadı. Ancak süreç konunun algılamasının zamanında gerçekleştirilmesiyle alakalıdır. Her sanatçı, mevcut duygularını yansıtır ve zorla bir mesaj vermesine gerek yoktur; bu duygu içsel olarak eserlerinde zaten yer alır.

Kethüda Hamamı'na giren herkesin, "Rüya hissi süsler, hafıza anıyı" diyerek bir başka evrende yolculuk yapmasını arzuluyorum. Yıllar içinde şunu fark ettim ki, eserlerimi yarattıktan sonra üzerimdeki hâkimiyetim azalıyor. Başlangıçta, yönlendirme veya manipülasyon yapabileceğimi düşünmüştüm. Ancak artık eserlerin yapımından sonra bana ait olmadığını hissediyorum. İnsanlar hissettikleri gibi hissetsinler. Ama benim dileğim, Kethüda Hamamı'na adım attıklarında, "Rüya hissi süsler, hafıza anıyı" ifadesiyle yeni bir evrene giriş yapmaları, orada dolaşmaları ve çıktıklarında başka bir deneyim yaşamış olmalarıdır.

Kaynak:ANKA

Öne Çıkanlar