Türk resminin “Geveze eli” sustu, Mustafa Ayaz yaşama veda etti
Sürekli üretmesi nedeniyle kendisine ve açtığı bazı sergilere “Geveze elim” adını veren Ayaz’ın cenazesi, bugün Ankara Kocatepe Camii’nde öğle namazının ardından kılınacak cenaze namazı sonrası Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
1938 yılında Trabzon’da doğan Ayaz, ilköğrenimini Çaykara Merkez İlkokulu’nda tamamladıktan sonra, sınavını kazanarak girdiği Pulur İlköğretim Okulu’nda üç yıl okudu. Resim öğretmenlerinin yeteneğini keşfetmesi sonrası İstanbul Çapa İlköğretmen Okulu Resim Semineri’nin sınavına girdi. Sınavını kazandığı resim seminerinden 1959 yılında mezun oldu. Aynı yılda Devlet Resim ve Heykel Sergisi’ne iki çalışması kabul edildi. 1960 yılında yetenek sınavı ile Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü resim bölümünden 1963’te mezun oldu. 1966’da mezun olduğu okulda asistan oldu.
Asistanlık tezini Arkaik, Klasik ve Barok uslupları konusunda vererek; bölüme öğretmen olarak atandı. 1985’te Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi resim bölümünde öğretim görevlisi olan Ayaz, bir yıl sonra kendi isteği ile emekli oldu. 1987 yılında profesör olan Mustafa Ayaz, aynı yıl hocası merhum Prof. Adanan Turani’nin kurduğu Bilkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde öğretim üyesi oldu. 1988 yılında bu görevinden de ayrıldı. Özellikle canlı modellerden yaptığı soyut kadın figür çalışmalarıyla tanınan, 5 binden fazla eseri yerli ve yabancı koleksiyonlarda yer alan Ayaz, sanat alanında yurtiçi ve yurtdışında çok sayıda seçkin ödülün de sahibiydi. Eserlerinin satışından kazandığı parayla Ankara’da kendi adına müzede kuran Ayaz, birçok ünlü ressamın yetişmesine katkı sağlayan bir isimdi. Ayaz’ın vefatı nedeniyle çocukları da şu mesajı yayınladı:
“Güzel insan, güzel baba, güzel adam, güzel sanatçı…Ne güzel yaşadın, ne güzel direndin ve ne güzel hiç vazgeçmedin…Ve en değerlisi, bütün bunları hümanist yaşamınla bize anlattın, öğrettin, örnek oldun. Yaşamı, sanatı hiç bırakmadın…Yolun, yolumuz... Atatürk’e borcunu ödemek için kurduğun müze; bize, Türk halkına ve sanatseverlere emanet…Evet, geveze elin belki durdu ama fırçan hiç bir zaman kurumayacak, resimlerinle hep yaşayacak, yaşatılacaksın. Çünkü sen, Mustafa AYAZ’sın…Bize anlattıkların, yaşattıkların, öğrettiklerin için sonsuz minnettarız sana. Yolun, o tertemiz kalbin gibi aydınlık olsun…
Seni çok seviyoruz.. Sonsuz özlemle…”
Kaynak:Haber Merkezi