Meclis’te ‘Sayın Öcalan’ diyen DEM’li kafalılardan oy bekleyen DEM’lenmişler karşılarında hazırolada duruyor

Meclis’te ‘Sayın Öcalan’ diyen DEM’li kafalılardan oy bekleyen DEM’lenmişler karşılarında hazırolada duruyor
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Erzurum İl Başkanlığında yaptığı konuşmada “O Meclis’te sayın Öcalan diye konuşuyor o DEM’li kafalılar. DEM’li kafalılardan oy bekleyen DEM’lenmişlerse karşılarında...
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Erzurum İl Başkanlığında yaptığı konuşmada “O Meclis’te sayın Öcalan diye konuşuyor o DEM’li kafalılar. DEM’li kafalılardan oy bekleyen DEM’lenmişlerse karşılarında hazırolada duruyor” dedi.

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Erzurum İl Başkanlığını ziyarete geldi. Teşkilat buluşmasında açıklamalarda bulunan Akşener, "Adana, Antalya, Samsun'dan sonra dördüncü büyükşehrimizde kadın aday çıkarıyoruz" diyerek Erzurum Büyükşehir Belediye adayını Fatma Canan Uçar olarak açıkladı.

Akşener'in konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde;

"Bugün belediye başkan adaylarımızı kamuoyuna takdim etmek için bir araya geldik. Adana, Antalya, Samsun'dan sonra dördüncü büyükşehrimizde kadın aday çıkarıyoruz.

Canan Hanım mücadeleden, parti içinde kalmaktan, hayallerini partimizle birleştirip Türkiyemizle birleştirip İyi Parti ile Türkiye'ye güzel ve iyi şeyelr olacağına inanıp asla o hayallerini gerçekleştiremediği için partisine küsüp, hakaret edenlerden olmamıştır. Kendisine özellikle teşekkür ediyorum. Ve hep zor görevlere talip olmuştur.

Temayül ama bir nevi ön seçim kabul ettiğim bir yoklama yaptırdım. Canan Hanım bir kadın olarak bana gelip pek çok ilde pek çok arkadaşımıza aynı şey yaptılar, haklarıdır, itirazım yok. Bunu bir kınama olarak söylemiyorum ama Canan Hanım gelip bana 'Abla, ben kurulduğundan beri gayret ediyorum. Beni hadi bire koymazsınız ama ikinci sıraya kontenjandan koyar mısınız?' demedi. Dolayısıyla bir kadının pek çok zorluk içinde bunu yapmamış olması Erzurum ve Erzurumlular açısından değerlendirilmesi gereken ve bu defa partimizin tüm mensuplarının Canan Hanım'ın İyi Parti'nin Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı kazanması için çok çalışması gerektiğine inanıyorum. Ben de gelip çok çalışacağım.

Bir Bitlis bir de Erzurum'da bunu yaşarım. Yani ne zaman kalbimde bir yara olsa buraya gelir ya da Bitlis'e giderim, kimsenin de haberi olmaz çünkü burada Nenen Hatun'un ruhu karşılar. Burada cumhuriyetin iradesi, kurulma esnasındaki iradesi karşılar. Yıkıldığınızı, yaralandığınızı hissettiğinizde o zorluklara kadınıyla erkeğiyle göğüs geren Erzurumlunun yerinden ayağa kalması, nacakla, bıçakla yola dizilmesi, o ruh beni ayaklandırır.

Bu sıralarda zaman zaman bıçaklanıyorum. Kimi zaman kalbimden, kimi zaman ciğerimden bıçaklanıyorum ve bugün burada o yaralarım sağalıyor, derman oluyorsunuz, Allah razı olsun. Allah Nene Hatun'lara layık olmayı cenab-ı hak hepimize nasip etsin inşallah.

Dünden beri AK Parti'ye yanladığımızı konuşuluyor. Ama il başkanımız dedi ki şu salonu almak için 3 gün uğraştık. Süslemek için ancak gece yarısı izin alabildik. Peki bu belediye kimin? AK Parti'nin. Peki AK Parti'ye yanladıysak bu belediye niçin bize kolaylık göstermiyor hatta bedava vermiyor? Hatta buyur kardeş, hatta mümkünse aman eksiğinizi biz tamamlayalım demiyor? Elinden gelen her türlü zorbalığı yapıyor ama buna karşılık kendi adaylarımızla çıktığımız her ilde birbirleri üzerinden bize fırça, iftira atmanın, isnatta bulunmanın yeni bir kamuflaj aracı olarak kullanıldığını görüyorum.

Birol Aydemir karşımda. Biliyorsunuz TÜİK'in eski başkanı. Şu anda saçını başını yoluyordur TÜİK'in son haliyle. TÜİK biliyorsunuz enflasyonu 65 hesapladı. Çıktı, ne dedi? Hissedilen enflasyon neymiş? 129... Peki hissedilen enflasyon... Zamlar neye göre yapıldı? TÜİK'in durumuna göre yapıldı. Şimdi bütün bunların kavgası verilmesi gerekirken hangi konular konuşuluyor? İsveç de konuşulmuyor. İsveç'te kim kime yanlamış, gördük. Kim Amerika ile haşır neşir, kim batının karşısında iki büklüm, gördük.

Böyle bir noktada ne İsveç ne TÜİK ne de emeklinin durumu konuşuluyor. Tam 3 yıldır biz emekli konuşuyoruz. 3 senedir esnaf gezdik, tek tek insanlara ulaştık. Çünkü siyaset budur, böyle olmak zorundadır. Siyaset, seçmenin, üreticinin, esnafın sesini duymak ve onlara çözüm üretmektir. Gencin, kadının sesini duymak ve atanamayan öğretmenin, taşeronun, taşeron yanında çalışanın sesini duyup onu kamuoyuyla paylaşıp çözüm üretmektedir. İyi Parti'nin görevi budur.

İyi Parti kayıkçı kavgasındaki kayıkçıları yerine dibine sokacaktır. Şimdi enteresan işler oluyor. Ya Allah Bismillah diyorsanız hırsızlık yapmayacak, garibin hakkını yemeyeceksiniz. Emekli açken emekliye zulüm etmeyecek, yandaşlarınızı korumayacaksınız. Yandaşlarınızın vergilerini affetmek yerine emekliye zam vereceksiniz. Türkiye'de herkes asgari ücretli oldu. En düşük emekli maaşı asgari ücret kadar olmalı tamam ama aynı asgari ücretlinin sanayiciye de yükü olmasın diye hükümet olarak yarısını da sen üstleneceksin kardeşim.

Milliyetçiyseniz, solcuysanız, Atatürkçüyseniz göreydik. Solcuysanız göreydik.

DEM’li kafalar beni faili meçhul yaptılar. Faili meçhulcü diyorsunuz kabul. Ben öyle birisi değilim de. Diğer tarafta diyor ki sen PKK’lısın. Hem PKK’lı hem de faili meçhulcü nasıl oluyorum. Bu nasıl bir şeydir. O Meclis’te sayın Öcalan diye konuşuyor o DEM’li kafalılar. DEM’li kafalılardan oy bekleyen DEM’lenmişlerse karşılarında hazırolada duruyor. Biz ne onlardan olduk ne de bunlardan olacağız