OKULLAR BU YIL AÇIK KALMALI

Covid-19 salgını başladığında ülkelerin eğitime yönelik uyguladığı ortak politika, okulların kapatılması yönündeydi. Eğitimi sekteye uğrayan 1,5 milyar öğrencinin içinde okul öncesinden ortaöğretime kadar tüm kademelerde toplam 214 milyon öğrenci normal şartlarda alacakları yüz yüze eğitim süresinin neredeyse yüzde 75’inden mahrum kaldı. Ayrıca, 100 milyonu aşkın öğretmen ve okul personeli de bu süreçten etkilendi. Okulların kapatıldığı tarihler, kapalı kalacağı süre ve uygulanan uzaktan eğitim yöntemlerine dair kararlar ise ülkeler arasında farklılık gösterdi.
Salgının başladığı 2019-20 eğitim-öğretim yılının ikinci yarısında 159 ülkede okullar tamamen kapalıydı. 2020-21 eğitim-öğretim yılında ise okullar dünya genelinde daha uzun süre açık kaldı ve okulların tamamen açık olduğu ülke sayısı artarak 104’e kadar çıkarken, okulların tamamen kapandığı ülke sayısı 40’a indi. Bu süreçte Türkiye, Meksika’dan sonra OECD ülkeleri arasında okullarını en uzun süre kapalı tutan ikinci ülke oldu. TEDMEM’in hesaplamalarına göre 16 Mart 2020-2 Mart 2021 tarihleri arasında okula gidilmesi gereken gün sayısı 175 idi. Okula en uzun gidenler 1. sınıflar oldu. O da sadece 15 gün. 2, 3, 4, 8 ve 12. sınıflar 10 gün; 5 ve 9. sınıflar dört gün okula gidebildi. Bir de hiç okula gidemeyenler vardı; 6, 7, 10 ve 11. sınıflar.
OECD üyeleri arasında okulları en uzun süre açık tutan ülkeler ise ABD ve Avustralya oldu.
Yeni eğitim yılının ise 6 Eylül’de başlaması planlanıyor. Yani önümüzde bir aydan kısa bir süre var. Türk Tabipleri Birliği okulları açalım çağrısı yapıyor. Bir buçuk senedir çocukların yaşadığı kayıpların telafisi için öğretmenlerin ve ebeveynlerin desteklenmesi, bütçe ayrılması, müfredat oluşturulması ve planlama yapılması gerektiğini vurguluyor. Veli Derneği ise geçtiğimiz günler de Yüz Yüze Eğitim Başlasın kampanyası başlattı. Gerekli tedbirlerin alınmasını talep etti. Yüz Yüze Eğitimin Başlamasını İsteyen Veli Platformu ise sosyal medyada “Kesintisiz yüz yüze eğitim istiyoruz” diye sesini duyurmaya çalışıyor. Yeni Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, göreve gelir gelmez önceliğinin tüm tedbirleri alarak okulları yüz yüze eğitime hazırlamak olduğunu söyledi.
Salgın döneminde öğretmenler, öğrenciler, ebeveynler için okulların açılıp açılmayacağı hep belirsizdi. Hatta bir gece önceden okula gideceğini öğrendi öğretmen ve öğrenciler. Okulların açılmasına bu kadar az zaman kalmışken okula dönüşle ilgili yol haritası netleşmeli ve kamuoyunda bilinir hale gelmeli. Akıllarda okulların açık kalabilmesi için ne gibi çalışmalar yapıldığı, sınıfların temizliği, mesafe kurallarına göre nasıl bir düzenleme olacağı, çocukların okula nasıl döndüğü, yaşadıkları akademik ve sosyal duygusal kayıpların ne boyutta olduğu, bunların nasıl telafi edileceği, müfredatın nasıl düzenlendiği, öğretmenlerin ve okul çalışanlarının ne kadarının aşılandığı gibi pek çok soru var.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Umay Aktaş Arşivi