Seçil Erzan 4. kez hakim karşısında! Futbolcular ilk kez Erzan ile yüzleşti

Seçil Erzan 4. kez hakim karşısında! Futbolcular ilk kez Erzan ile yüzleşti
Kamuoyunda "Fatih Terim Fonu" olarak bilinen yüksek getirili fon dolandırıcılığı davasında yargılanan Denizbank Florya Şube Müdürü Seçil Erzan, 4. kez hakim karşısına çıktı. Seçil Erzan’ın tutukluluk halinin devamına...
Kamuoyunda "Fatih Terim Fonu" olarak bilinen yüksek getirili fon dolandırıcılığı davasında yargılanan Denizbank Florya Şube Müdürü Seçil Erzan, 4. kez hakim karşısına çıktı. Seçil Erzan’ın tutukluluk halinin devamına hükmedilirken, duruşma 24 Mayıs tarihine ertelendi.

Aralarında spor dünyasının ünlü isimleri Arda Turan, Emre Belözoğlu, Fernando Muslera ve Selçuk İnan'ın da bulunduğu toplam 21 kişinin dolandırıldığı iddiasıyla 252 yıla kadar hapsi istenen banka şube müdürü Seçil Erzan ile birlikte 7 sanığın yargılandığı dava İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Duruşmaya, tutuklu sanıklar Seçil Erzan ve Ali Yörük getirildiler. Tutuksuz sanıklar da duruşmaya geldi. Mert Zeydanlı'nın arasında bulunduğu müştekiler de duruşmaya geldi. Çok sayıda taraf avukatı da duruşmaya katıldı.

"Şikayetçiyim"

Mahkeme Başkanı, şikayetçi Fernando Muslera'ya "Para vermeye kim ikna etti?" sorusu üzerine Muslera tercüman aracılığıyla ifade verdi. Muslera, " 2011'de Seçil Erzan'ı tanıdım. Bankadan arayarak tekliflerde bulunuyorlardı, finans işiyle ilgili olanlar üst düzey yöneticiler arıyordu. Daha sonra Denizbank'ın fon hesabıyla ilgilenen Seçil Erzan beni aramaya başladı. 1,5- 2 aylık sürede yüzde 35'lik kazanç teklif etti.

Bu Denizbank tarafından yapılan teklifti. Seçil Erzan aradı, 'Mehmet Aydoğdu ve Hakan Ateş fon dairesinin başında olan kişiler' dedi. Bunun üzerine Florya Şubesinden 700 bin dolar paramı çektim. Çektikten sonra Musa Mert Çetin'e verdim.

Musa Mert, bu parayı Denizbank'ın Levent Şubesinde Seçil Erzan'a ofisinde teslim etti. Seçil'in aramasıyla Ziraat Bankasından 500 bin dolar alıp Musa Mert'e verdim, bu parayı da Musa Mert, Erzan'a Denizbank'ın kapısından verdi. Seçil Erzan paranın geri ödeneceğine dair yazılı bir belge verdi. Bana 1.2 milyonluk yatırımın karşılığında 700 bin dolar geri verildi. Ana param üzerinde herhangi bir kazancım olmadı" dedi.

Mahkeme Başkanı, "Seçil İspanyolca bilmiyordu, Seçil ile kendisi arasında kim aracılık yaptı" sorusuna Muslera, "Musa bey benim arkadaşımdır, güvendiğim birisidir. O yüzden bağlantıyı o sağlıyordu" dedi. "Seçil, dışında kendisini para yatırmaya ikna etmeye çalışan olmuş mu?" sorusuna Muslera, "Hayır. Sadece Seçil Erzan aracı oldu" diye cevap verdi. "Bu konuyla ilgili para kazanıldığına şahit olmuş mu? sorusuna "Başka kimseyle konuşmadım" dedi. Savcının "Seçil Erzan ile şahsi yakın bir ilişkisi var mıydı?", "Hayır, sadece banka ilişkisi vardı" dedi. Muslera, yatırım yaptıktan sonra bazı ünlü kişilerin de fonda paralarının olduğunu söyleyerek Erzan'ın kendisini rahatlatmaya çalıştığını ifade ederek "Şikayetçiyim" dedi.

"En azından ana paramı kurtarmaya çalıştım"

 

Mahkeme başkanı, "Para aldığında 700 bin dolar, herhangi bir belge aldın mı?" sorusuna "Hayır" dedi. Bir avukatın, "Ana paradan 700 bin doların geri alınmasında Musa Mert Çetin'in rolü olmuş mu?" sorusuna Muslera, "O olmasaydı parayı da geri alamazdık, Musa Bey'e teşekkür ediyorum" dedi.

"Şubeye gidip bizzat para çekme işlemi olmuş mu?" sorusuna ise Muslera, "Gittim fakat herhangi bir işlem gerçekleşmedim" dedi. "Seçil'i tanımadığını söylemişti. Ona mı güvenerek para verdi?" sorusuna, "Seçil'i tanımıyordum, bankanın büyük bir banka oluşuna güvendim.

Seçil'in de müdür olmasına güvendim. Musa Mert'e paramı transfer etmesi için güvendim" şeklinde cevap verdi. Muslera, "Bazı şeylerin yolunda gitmediğini anlayınca en azından sadece ana paramı kurtarmaya çalıştım" dedi. "Musa Mert Çetin vasıtasıyla 'Paramı vermezlerse banka yönetimine gideceğim, Fatih Terim'e gideceğim' demiş mi?" sorusuna Muslera, "Sadece paramı vermezlerse bankanın üst düzey yönetimine gideceğim dedim" şeklinde ifade verdi. Muslera ifadesinin ardından salondan ayrıldı.

Emre Belözoğlu: 4 milyon 290 bin dolar verdim, hiç para almadım

 

Duruşmada şikayetçi Emre Belözoğlu, Dünya Kadınlar Gününü kutlayarak ifadesine başladı.

Belözoğlu, "4 milyon 200 bin doları Volkan Bahçekapılı'ya teslim ettim. O dönem teknik direktörlük yaptığım için banka ve elden para teslim ettim Volkan'a. O da Seçil Erzan'a teslim etti. Kendisi bana parayı vermeden önce telefonla ulaşarak fonla alakalı bilgilendirme yaptı.

Fonu Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu'nun yönettiğini, yüksek faiz getirisi olduğunu söyledi. Farklı yerlerde olan paraları toplayarak parça parça teslim ettim. Bana daha fazla olursa daha çok kar olacağını söylemişti. Arkadaşlarımdan aldığım borca binaen paralar vardı.

Ne kadar verirsek o kadar kazanacağımı söyledi. Bir kere yüzyüze görüştük. Paraların tamamını teslim ettikten sonra bankaya gidip görüştüm. Seçil'e ulaşamayınca bana verilen kağıtlarla bankaya gittim. Seçil'in odasına gittim çalışanlar ve müfettişler geldi. 4 milyon 290 bin dolar para verdim.

Hiç para almadım. Şikayetçiyim. Bu işte kimlerin ismi geçiyorsa hepsinden şikayetçiyim" dedi.

Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu'ya ulaşıp ulaşmadığı sorulan Belözoğlu, “İstediğim herkese ulaşabilirim ama ulaşmadım" dedi. Soru üzerine Belözoğlu, "Bankaya Fatih Terim ile gitmemizin sebebi bize hamilik yapması içindi. Fatih Terim fonunu ilk defa duydum. Biz tamamen bankadaki fona katılmıştık" dedi.

Arda Turan: Ben biraz da safım görüldüğü üzere

Seçil Erzan davasında ilk kez dinlenen Arda Turan ise ifadesinde şu sözleri kaydetti:

"Kendisini tanıdığımda Galatasaray'da ikinci dönemimdi. Bankasının gücünü arkasına almış bir hanımefendiydi. Florya Denizbank şubesinde bir kez ziyaret ettim. İyi iletişimi olan bir kadındı. Hem sinirliyim hem üzgünüm. Hayatım boyunca hiç faiz almadım.

Mevduat yerine bana parayı fona koymayı önerdi. Ben de nefsime yenik düştüm. Ben onun samimiyetine güvendim. 10 milyon dolar civarında para getirmemi istedi. Bu fırsatı yavaş yavaş Denizbank'ta değerlendirmek istedim. Söz verdiğim tarihte 13 milyon 900 bin dolar gibi bir para verdim.

Bir miktarını geri aldım. Deprem nedeniyle süre istedi sıkıntı yapmadım. Bana Denizbank dekontu verdi. Bu paraları öderken bankasından kredi çektim. Bankanın hazine görevlisi olan kişiye kendisi paraları elden teslim etmiştir. Yüksek faiz getirisi falan istemedim.

Denizbank bundan sorumludur. Denizbank gelip şube müdürüne sahip çıkmalıdır. 7 buçuk milyon dolar kaybettim. Söyleyeceklerim bu kadar. Ben biraz da safım efendim, görüldüğü üzere. Saf olmasam bu kadar parayı verir miyim? Emre ağabeyi arayınca ne olduğunu anladım."

Pointer'da yer alan habere göre mahkeme başkanı, Arda Turan'a "Sanık Seçil Erzan’ın etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmasını kabul etmek ister misiniz?" diye sordu.

Arda Turan ise "Ben paramı alırsam hiç yatmasın bana ne" karşılığını verdi.

Aranın ardından dava tekrar görülmeye başlandı

Aranın ardından yeniden başlayan duruşmada Arda Turan'ın kardeşi Okan Turan, tanık olarak dinlendi. Okan Turan, beyanında, "Ağabeyim Arda Turan Denizbank şube müdürü Seçil Erzan'a para veriyordu. Ben zaman zaman şubede Seçil hanıma zaman zaman Asiye hanıma para teslim ettim. Bir defasında gittiğimde de kredi sayımı vardı. Asiye hanım sayım yapıyordu, Seçil hanım da oradaydı. Banka'nın hazine bölümünde çalıştığını söyledikleri bir beyfendi vardı. Seçil hanım, sayım bittikten sonra parayı ona teslim etti. Beyfendiyle bir diyaloğum olmadı. Asiye hanım da oradaydı" dedi.

Mahkeme, o kişinin şu anda salonda olup olmadığını sorunca, Okan Turan, salondaki sanıklara baktıktan sonra Ali Yörük'ü işaret ederek, oradaki kişin Ali Yörük olduğunu söyledi.

Okan Turan, beyanının devamında, "Seçil Erzan'a para teslim etmek için 5-6 kez yanına gitmişimdir. Seçil Erzan ile iletişimim, 'gelebilir miyim, geleyim mi' şeklindeydi. Toplamda ne kadar para teslim ettiğimi bilmiyorum. Ağabeyim bana para verir ben de ne kadar olduğunu sormazdım" diye konuştu.

Avukatın sorusuna cevap veren Okan Turan, "5-6 kez para teslim ettim. Asiye hanım oradaydı. Bazen evrak alıyordum ama dekont mu başka bir evrak mı olduğunu hatırlamıyorum. Paraların Ali beye teslim edildiğini Asiye hanım da görmüş olabilir. Öyle bir konumdaydı" dedi.

Sanık Asiye Öztürk'ün avukatı, "Parayı Denizbank Büyükdere şubesine götürdüğünüzde parayı ağabeyiniz adına mı yatırıyordunuz" diye sorması üzerine Okan Turan, "Hatırlamıyorum" yanıtını verdi. Avukatın dekont alıp almadığı sorusuna da Turan "hatırlamıyorum" dedi. Okan Turan, dekont konularıyla ağabeyi Arda Turan'ın ilgilendiğini söyledi.

Seçil ağlıyordu, arkandayız dedi

Seçil Erzan'ın yengesi Nilgün Arabacı da mahkemede tanık olarak dinlenildi. Nilgün Arabacı beyanında, "Seçil'in annesi hastaydı, yardım ediyorduk. Sermin hanımın geldiği gece kapıyı biz açtık. Seçil'e, 'Üzülme kızım. Biz senin yanındayız' dedi. Seçil ile odaya geçip kapıyı kapattılar. Ben arada çay ya da kahve içerler mi diye sormak için girdiğimde Sermin hanım telefonu işaret ederek bana sus işareti yaptı. Ses kaydı alınıyor diye algıladım. Seçil'in son zamanlarda zorda olduğunu görüyorduk. Bana, 'Yenge çok sıkışığım' dedi. Benim de birikimim vardı, eşim ona verdi, 'ne zaman istersen o zaman verirsin' dedi. Sermin hanım geldiğinde uzun bir süre oturdular. Seçil ağlıyordu. Sermin hanım da ona sarılıp, 'korkma biz senin arkandayız' diyordu" dedi.

Seçil Erzan'dan tepki

Seçil Erzan'ın, "Hatırladığım kadarıyla Semih Kaya'da kapıya geldi. Nermin yenge de evdeydi" demesi üzerine Nermin Arabacı, "Evet o da eve gelmişti" dedi. Seçil Erzan, "Tayfun'a fazla para verdiniz, fazlasını geri vermedi. Ben de size 'neden böyle yaptınız' dedim. Eve geldiğimizde hiç para kalmamıştı, bunları hatırla lütfen. Emre Belözoğlu'na para vermiştik" dedi. Tanık ise "Evet" diyerek onayladı. Mahkeme başkanu bunun üzerine müdahale ederek bunların soru olmadığını, yönlendirme olduğunu söyledi. Erzan, bunun üzerine, "Bana uçak biletini kim aldı" diye sordu. Tanık Arabacı ise "Atilla Başltaş aldı" diye cevap verdi. Erzan'ın "Hiç kaçmak istedim mi" sorusuna ise tanık, "Hayır, Atilla Baltaş, Seçil'i para konusunda oyaladı. 'Para getiricem' diyordu" dedi.

Okan Turan'a cevap

Sanık Asiye Öztürk, tanık ve müşteki beyanlarına karşı savunmasında, "Okan bey parayı bana teslim ettiğini söyledi. Ben banka çalışanı olarak iş mahalimde para alıp verebilirim. Bunun dışında para alıp vermiyorum. Arda bey o zaman parasını dolara çevirmişti hatalı bir işlem olmuştu. Ben o zaman Okan beye para verdim. Ve para verme işlemini de gişede, gişe memurumuzla birlikte hesaba yatırdım. Okan beyle para alış verişi işlemim bundan ibarettir. Gişe dışında kesinlikle para alış verişim mümkün değil. Okan Turan, Arda Turan'ın hesabına üçüncü şahıs olarak para yatırdığında da onun da imzası alınıyordu" dedi.

Erzan, Terim'le ilişkisini anlattı

Kenan Taş'ın aktardıklarına göre, İstanbul 41'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Seçil Erzan, ünlü teknik direktör Fatih Terim ile para ilişkisine dair açıklamada bulundu.

"Hoca'ya fazla para verdim"

Duruşmada “Babamın kefen parasını bile aldılar. Arabamı durdurum, bagajda para var mı diye baktıkları oldu” diyen Erzan, Fatih Terim’in de fazla para verildiğini açıkladı.

Erzan, Terim’in kendisine iki parça halinde 1.3 milyon dolar verdiğini ifade ederek "Verdiği paradan fazla harcaması oldu. Hoca’nın hesabına bakılsın. Gelen para benden gelmiştir. Hoca, hesabındaki açık için Bodrum’daki villasını satacaktı. Ancak o satışı yapmadı. O para gelseydi, alacaklıların parasını ödeyecektim" diye konuştu.

Duruşma 24 Mayıs'a ertelendi

Öte yandan Seçil Erzan’ın tutukluluk halinin devamına hükmedildi. Mahkeme ara kararında, Selçuk İnan'ın ifadesinin alınması için Gaziantep'e talimat yazılmasına ve bazı banka üst düzey çalışanlarının duruşmada hazır edilmesi için yazı yazılmasına karar vererek, duruşmayı 24 Mayıs tarihine erteledi.