Yapay zekâ mühendisliği

Kasım 2022 sonunda ChatGPT’nin lansmanı eğitim dünyasında nükleer bomba etkisi yarattı. Bu yapay zekâ (YZ) destekli doğal dil işleme uygulaması araştırma ve kompozisyon ödevlerini tarihe karıştırarak birçok akademik alanda geçmişte kullanılan değerlendirme metotlarını kullanılamaz kıldı. Aslında ilk yapay zekâ kongresi 1956’da toplanmıştı, fakat uzun yıllardır teoride mümkün olan yapay zekânın pratiğe geçirilebilmesi için veri toplama, depolama ve işleme kapasitelerinin çok gelişmesi gerekiyordu. Bu nedenle yapay zekâ bombası 2023’e kadar gecikti. 


Yapay zekâ pazarı

Cin 2023’te şişeden çıktı! YZ’nin büyük bir hızla tüm sektörleri etkilemesi ve tüm iş yapış biçimlerini değiştirmesi bekleniyor. Precedence Research’e göre 2030 yılında tahmini YZ pazar büyüklüğü 1,5 trilyon dolar. PriceWaterhouse’e göre ise 2030 yılında YZ’nin dünya ekonomisine katkısı 15 trilyon dolar olacak. Peki şu anda YZ sektöründe hareketlilik ne durumda? Milyar dolar değerlemeye ulaşan girişimleri takip eden Failory’e göre 2022 sonu itibarı ile tam 117 girişim 1 milyar dolar değeri aşmış. Yani sadece gelecekten bahsetmiyoruz ya da başka bir tabir ile gelecek geldi! ChatGPT’nin lansmanı ile daha bir kuruş bile kazanmadan çıkaran şirket olan OpenAI’in piyasa değeri 27 milyar dolara ulaşmıştı. Geleceğin milyarlık şirketleri ya YZ şirketi olacak ya da YZ’yi en iyi kullanan şirketler.

Üniversitelerde durum

Üniversitelerin görevi topluma hizmet etmektir. Böylesine devasa bir değişime üniversitelerin kayıtsız kalması tabii ki beklenemezdi. Nitekim, dünyanın en prestijli üniversiteleri son yıllarda birbiri ardına YZ mühendisliği programları açmaya ve tüm programlarına YZ kullanımını entegre etmeye başladılar. Birçoğumuz durumun farkına ChatGPT sayesinde vardık, ama üniversiteler geliyor olanı öngörmüşler veya lisans programlarını ya da birçok programın içine konulacak kapsamlı YZ içeriklerini hazırlamışlardı. US News & World Report’un “En iyi YZ programları” sıralaması Carnegie Mellon, MIT, Stanford, UC Berkeley, Cornell ve Georgia Tech ile başlıyor ve adını duymuş olduğumuz neredeyse tüm üniversiteleri içeriyor.

Türkiye'de YZ mühendisliği

Türkiye’deki ilk YZ mühendisliği programları Hacettepe ve TOBB’da 2019’da açılmıştı. Geçen sene itibarı ile dördü Ankara’da, ikisi İstanbul’da olmak üzere toplam 6 YZ mühendisliği programı açıldı ve bunların toplam kontenjanı 236. Toplam kontenjanda bilgisayar mühendisliğinin 13.251, elektrik-elektronik mühendisliğinin ise 10.736 seviyesinde olduğunu düşünürsek, YZ mühendisliği programlarının daha emekleme sürecinde olduğunu görürüz. Peki bu mühendislikler ne kadar popüler?  İTÜ ve Hacettepe’de bilgisayar mühendisliğinden sonra en yüksek taban puan YZ mühendisliğinde. Yani adaylar da YZ mühendisliğinin öneminin çok net bir şekilde farkında.

Ama bu bilgisayar mühendisliği değil mi?

Mühendislik yaşayan bir disiplindir. En eski mühendislik dalları inşaat, makine, kimya ve elektrik-elektroniktir. Uzun yıllar ülkenin en popüler mühendislik dalı olan endüstri mühendisliği 1965 yılında ODTÜ’de makine mühendisliğinden koparak oluşmuştur. Ben üniversite öğrencisi iken bilgisayar mühendisliği yoktu. 1977’de Hacettepe ve ODTÜ’de elektrik-elektronikten koparak ortaya çıktı. 2019 yılında ise YZ mühendisliği bilgisayardan koptu. Alt alanlar geliştikçe üst alandan bağımsız birer disiplin olurlar. Dünyadaki üniversitelerde açılmış olan yüzlerce YZ mühendisliği programı, artık YZ mühendisliğinin akademide bilgisayardan bağımsız bir mühendislik alanı olarak kabullenildiğinin kanıtıdır.

ChatGPT ne diyor?

YZ devriminin kitlelerin farkına varmasını sağlayan ChatGPT’ye sorduk: “Türkiye’de YZ mühendisliği programına gerek var mı?” Cevap şöyle oldu: “Evet, Türkiye’de YZ mühendisliği programına ihtiyaç vardır. YZ uygulamaları teknolojinin hızla gelişmesi ile her sektörde kullanılmaktadır. Türkiye bu teknolojinin getirdiği faydaları yakalamak için bu alanda bilgi ve beceriler geliştirmek için mühendislik programları oluşturmalıdır. YZ mühendisliği programı Türkiye’nin teknoloji, işletme ve ekonomindeki liderlik pozisyonunu desteklemek için önemli bir adımdır.”

Bakanlık ne diyor?

Bilim, Sanayii ve Teknoloji Bakanlığı’nın hazırlamış olduğu “Türkiye’nin Sanayi Devrimi: 2023 Dijital Türkiye Yol Haritası” dokümanından: “İmalat sanayinin dijital dönüşüm sürecinde “yapay zekâ, otonom robotlar, büyük veri ve ileri analitik, bulut bilişim, artırılmış ve sanal gerçeklik, nesnelerin interneti, eklemeli imalat, yeni nesil akıllı sensör teknolojileri ve siber güvenlik” gibi teknolojiler katma değerin, verimliliğin, kârlılığın, kalitenin ve benzeri birçok unsurun en üst seviyeye çıkarılmasında öncü teknolojiler olarak görülmektedir.”

MEF'te YZ mühendisliği

Yukarıdaki analizi yapan her üniversitenin YZ mühendisliği programı açmayı değerlendirmesi gerekir. MEF Üniversitesi de üzerine düşeni (hatta görevini) yaptı ve geçtiğimiz yıl bir program başvurusunda bulundu. MEF Üniversitesi’nin bu alanda önemli avantajları var:

  • Bu okul yükseköğretimin dijitalleşmesinde küresel bir lider. Kuruluşundan beri tersyüz eğitim uygulayan dünyadaki tek okul. 
  • Yıllardır yapay zekâ destekli uyarlanabilir öğrenme kaynaklarını öğrencilere ücretsiz olarak açıyor. 
  • Özellikle son yıllarda sınav yerine proje ve ürün odaklı eğitime vurgu yapıyor. 
  • Yıllardır açık kitlesel çevrimiçi eğitim platformlarından (Coursera ve edX) ders alınmasını zorunlu tutuyor. Öğrencileri için bu platformlardan program satın alıyor ve kullanımlarına sunuyor. Tüm öğrencilerine LinkedInLearning’e erişim veriyor ve erişim ücretini MEF ödüyor.
  • Tüm programlara açık bir veri bilimi, yapay zekâ ve girişimcilik yan dalları var. 
  • Teknoloji Geliştirme Merkezi’nin ana teması YZ ve genişletilmiş gerçeklik. 
  • 7 yıl önce Türkiye’nin ilk büyük veri analitiği yüksek lisans programlarından birisi burada açıldı. 
  • Tüm mühendislik programları ABET tarafından akredite edildi. Yani mühendislik eğitiminde sağlam kalite güvencesi süreçlerinin kuruluştan bu yana çalıştırdığı tescillendi. Mühendislik eğitimi burada dünya standartlarında veriliyor. 

Sonuç?

Bu şartlar altında ne beklersiniz? YÖK’ün üniversiteyi bu girişimi için kutlamasını ve programı hemen onaylamasını mı? Açıkçası bizim beklentimiz bu yönde idi. Fakat hâlâ bekliyoruz… Bu kadar bariz bir ihtiyaca cevap verme girişiminin reddedilmesini tabii ki beklemiyoruz. Tahminimiz değerlendirme sürecinin uzun olması nedeniyle kararın bu seneye yetişememiş olduğu yönünde. Umarız seneye sadece biz değil başka birçok üniversite de yeni açacakları YZ mühendisliği programına öğrenci almaya başlayabilirler. Ülkemizin YZ mühendislerine ihtiyacı var.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Erhan Erkut Arşivi