Alkışlar her iki takıma

Alkışlar her iki takıma
Galatasaray, Adana Demirspor’un oynama isteği sebebiyle Kopenhag maçından önce çok keyifli bir maç oynama fırsatı yakaladı. Barış Alper Yılmaz ilk defa sol bek olarak başladı. Ligin en iyi ve en formda sol açıklarından birisi...

Galatasaray, Adana Demirspor’un oynama isteği sebebiyle Kopenhag maçından önce çok keyifli bir maç oynama fırsatı yakaladı. Barış Alper Yılmaz ilk defa sol bek olarak başladı. Ligin en iyi ve en formda sol açıklarından birisi olan Yusuf Sarı’ya karşı oynayan Barış, çok iyi sinyaller verdi. Maçın yıldızı ise sezonun en önemli transferlerinden biri olmasına karşın şu ana kadar isteneni veremeyen Tete’ydi! Topla neler yapabileceğini gösteren Tete adeta kendisini buldu. Mükemmel bir oyuna imza attı.

Adana Demirspor! Alkışı hak eden Süper Lig’in en önemli değerlerinden birisi! 26 yıl sonra yeniden çıktığı Süper Lig’de çiçeği burnunda olsa da İstanbul, Ankara ve İzmir takımlarından sonra profesyonel ligde oynayan ilk takım. Şu anda futbol faaliyetlerini sürdürse de geçmişte özellikle yüzme ve sutopu şubelerinde de ulusal ve uluslararası başarılar elde etmiş bir kulüp.

-Yazılı olmasa da- mücadelenin, direnişin, iş ve emeğin takımı!

2020-2021 yılında yeniden çıktığı Süper Lig’de ezberleri bozan, (kümede kalmak için mücadele eden Anadolu kulüplerinin aksine) zirveye oynayan bir takım. İlk sezonunda ligi 9, ikinci sezonunda 4. sırada tamamlayan, Avrupa’da ülkemizi gururla temsil eden, son maçta Genk’i elinden kaçıran, Türk futboluna ve A Milli Takıma Montella gibi bir teknik direktörü kazandıran Adana Demirspor.

Benim için en değerli yanı ise kiminle oynarsa oynasın ortaya koyduğu pozitif futbol felsefesi. Savunma yerine hücumu düşünen, oynatmamak yerine oynamayı benimseyen çok önemli bir değer. Galatasaray’a karşı da aynı futbol felsefesi ile sahaya çıkan Adana Demirspor, Premier Lig tadında bir maç seyretmemizi sağladı.

Maçı Galatasaray 3-1 kazandı ama skor 2-2’de olabilirdi 2-3 de! Hatta 6 veya 7 golün atıldığı bol gollü bir maça da şahitlik edebilirdik. Her iki takım için de yoğun bir pozisyon zenginliği vardı. 12’si Adana Demirspor ‘dan olmak üzere 34 şut izledi sporseverler.

Üstelik bu seyir zevkini Gravillon, Ertaş Özbir, Rodrigues ve Balotelli gibi önemli eksiklerine daha da önemlisi teknik direktörsüz oynamasına rağmen yaşattı bize Adana Demirspor. Bu sebeple yazımın büyük bir kısmını Adana Demirspor’a ayırmak istedim. Tüm Anadolu kulüplerine örnek olması temennisi ile…

Galatasaray, Adana Demirspor’un oynama isteği sebebiyle Kopenhag maçından önce çok keyifli bir maç oynama fırsatı yakaladı. Barış Alper Yılmaz ilk defa sol bek olarak başladı. Ligin en iyi ve en formda sol açıklarından birisi olan Yusuf Sarı’ya karşı oynayan Barış, çok iyi sinyaller verdi.

Maçın yıldızı ise sezonun en önemli transferlerinden biri olmasına karşın şu ana kadar isteneni veremeyen Tete’ydi! Topla neler yapabileceğini gösteren Tete adeta kendisini buldu. Mükemmel bir oyuna imza attı. Performansı gittikçe aşağı doğru inen Kerem Aktürkoğlu da yine kendisini
gösteren oyunculardandı. Kerem Demirbay, Abdülkerim Bardakçı ve Sacha Boey yine gecenin iyilerindendi.

Galatasaray bu sezon oynayacağı en önemli maç olan Kopenhag maçından önce önemli bir moral buldu. Maç fazlasıyla liderlik koltuğuna oturup rakibi Fenerbahçe’yi derbi öncesinde strese soktu. Galatasaray Kopenhag’ı deplasmanda -UEFA Kupasını kaldırdığı stadyumda- yenerse Şampiyonlar Ligi’nde gruplardan çıkmayı başaracak ve yaklaşık 20 milyon Euroluk bir gelir elde edecek.

Geçmişte gruplardan çıkmayı iki kez başaran Galatasaray, Danimarka’dan yeni bir zafer ile dönecek mi?
Hep birlikte göreceğiz…