Dört aralık kutlu olsun

Trabzonspor, dün akşam madeni, Trezequet üzerinden, kendi sol tarafından aradı durdu. Mısırlı oyuncu içeriye kat ederek ya Onuachu’yu aradı, ya da rakip ceza sahası içine girmeye çalışıp şut çekmeyi denedi.  “Damar” burada değildi ne yazık ki… Trabzonspor;  oyunu ters taraftan, Visca üzerinden, oynayabilmeyi denemedi çoğunlukla. Ya da hızlı oynayıp Kayserispor defansını dengesiz yakalamaya çalışmadı.

4 Aralık bugün; Dünya Madenciler Günü… Rivayet odur ki; Roma İmparatorluğu zamanında, babasının gazabından kaçarak, İzmit yakınlarında madencilerin çalışmakta olduğu bir mağaraya sığınan, çalışmakta olan madencileri koruduğuna inanılan ve bu nedenle madenciler tarafından azize kabul edilen Santa Barbara'nın, 4 Aralık tarihinde bu mağaraya yerleşmesi, önce Anadolu'da daha sonrada Avrupa ve tüm dünyada "Dünya Madenciler Günü" olarak kutlanmaktadır.

Dün akşamüstü Trabzon’da oynanan Trabzonspor- Kayserispor maçını seyrederken geldi, “Dünya Madenciler Günü” aklıma… Nasıl gelmesin ki? İki takımın teknik direktörü de bir madenci edasıyla, birbirlerinin “damarlarını” bulmaya çalıştılar. Başarılı oldular mı? Abdullah Avcı için bu soruya “evet” denilemez… Maçın galibi olan Kayserispor içinse, “maden damarının” eline geldiğini söyleyebiliriz.

Bordo Mavili takımın sorunu, bence merkezi yani orta sahası… Defanstan çıkan top, üçüncü bölgeye yani rakip ceza alanı çevresine güçlükle geliyor. Futbolun basit kuralıdır; bir takım hem savunmayı hem de hücumu dengeli yapabilir ise başarılı olur. Bu dengeyi sağlamak içinse; topun geriden hızla çıkartılıp ileriye gönderilmesi gerekir. Bu geçiş ya setlerle (yani oyunu yayarak) ya da hızlı çıkışla olur. Bu oyunu yapacak olanlar ise, günümüz futbolunda “altı ve sekiz” numara olarak tabir edilen oyunculardır. Galatasaray’da oynayan Torreira ve Fenerbahçe’de oynayan Fred örneğinde olduğu gibi. Bu iki oyuncu, oyunun iki yönünü de (hem defans hem de hücum) oynayabilen futbolcular. Trabzonspor’da, oyunun iki yönünü de oynayabilen kim var? YOK… Eğer Trabzonspor hızlı hücuma çıkmıyorsa (yani geçiş oyunu oynamıyorsa) topu ileriye taşımakta sıkıntı çekiyor. Berat, oyunun defans bölümünü oynarken hücumda yok. Abdülkadir zaten bal yapmayan arı misali, sahada yok. Mendy de (dün akşamki gibi) olmayınca, top bir türlü ileriye gidemiyor…

Trabzonspor, dün akşam madeni, Trezequet üzerinden, kendi sol tarafından aradı durdu. Mısırlı oyuncu içeriye kat ederek ya Onuachu’yu aradı ya da rakip ceza sahası içine girmeye çalışıp şut çekmeyi denedi. “Damar” burada değildi ne yazık ki… Trabzonspor; oyunu ters taraftan, Visça
üzerinden, oynayabilmeyi denemedi çoğunlukla. Ya da hızlı oynayıp Kayserispor defansını dengesiz yakalamaya çalışmadı. 2,01’lik forvet Onuachu’ya top çok fazla gelmedi. Nijeryalı golcünün, dün akşam sessiz kalmasının yegâne sebebi, istediği topları alamaması değildi elbette. Kayseri defansı da kademeli olarak karşıladı Onuachu’yu, tabiri caizse, “top aldırmadı.” Bu olmazlar içerisinde Trabzonspor’un gol atabilmesi ya duran topa ya da Kayseri ceza alanı içerisinde olabilecek karambole (karışıklığı) bağlıydı… Ancak bu iki senaryo da dün akşam Trabzon’da yaşanmadı…

Kayserispor, topu rakibine bıraktı ve Trabzonspor’un yapacağı hatayı sabırla bekledi. Bu hata da maçın sonunda geldi zaten. Daha önce beraber çalışan iki teknik adamın, (Abdullah Avcı ve Recep Uçar zamanın İstanbul Büyükşehir Belediyespor adını taşıyan takımında beraber çalıştılar. Uçar,

Avcı’nın yardımcısıydı. O takımın bugünkü adı; Başakşehirspor) satranç oyununda galip gelen Uçar oldu. Recep Hoca; defansını –neredeyse tüm maç boyunca- ileriye çıkarmadı. Kademeli ve kalabalık bir orta saha ile maçı adeta kilitledi. Futbolun amiyane tabiri ile “otobüsü kalenin önüne çekti.” Ve bu taktikle de galip geldi. Seyir zevki, çekişmeli kora kor oyun hâk getire…

Abdullah Avcı’nın hatlar arasındaki kopukluğa çare bulması gerekiyor. Ligi domine eden iki takımla aralarındaki puan farkı bugün itibariyle 14. Kapanmayacak bir puan farkı değil, ancak Trabzonsporda o umut ve ışık yok. Cumartesi günü Adana Demirspor kaybetmişken, dün puan puana olduğun Kayserispor’u, üstelik evinde, yenmek zorundaydın