Son 5 yılda 615 bin 791 öğrenci üniversiteyi bıraktı: CHP'li Bülbül'den AKP'nin eğitim politikasına tepki

CHP’li Bülbül, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in soru önergesine verdiği yanıtta, son 5 yılda 615 bin 791 üniversite öğrencisinin okulu bıraktığını ve 89 bin 706 öğrencinin kayıt dondurduğunu açıkladı. Bülbül, AKP’nin eğitim politikasını eleştirdi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Süleyman Bülbül, son 5 yılda kaç üniversite öğrencisinin okulu bıraktığına ilişkin soru önergesine Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in verdiği yanıtla ilgili açıklama yaptı.

Aldığı yanıtın ‘kahredici’ olduğunu belirten Bülbül, “Bakan'ın yanıtına göre, son 5 yılda 615 bin 791 öğrenci okulunu bırakmak zorunda kalırken, 89 bin 706 öğrenci ise kaydını dondurdu” açıklamasını yaptı. Bülbül, şunları söyledi:

Gençlerin üniversiteyi bırakmasıyla ekonomik krizin ilişkisi

"Ülkemizin içerisinde bulunduğu ekonomik krizden dolayı, geçim sıkıntısı nedeniyle üniversite öğrencileri eğitimini yarıda bırakıyor. Ekonomik buhran, barınma krizi, okurken çalışma mecburiyeti, gelecek kaygısı öğrencileri eğitiminden koparıyor. Binbir hayalle üniversite tercihi yapan öğrenciler, başladıktan sonra üniversitede gelecek göremiyor. Üniversiteden mezun olduktan sonra işsiz kalan binlerce öğrenci, okuldan uzaklaşıyor, çareyi çalışmakta, okulu bırakmakta buluyor. Bunu Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin de itiraf etti. Bakana ülke genelinde son 5 yılda üniversiteyi bırakan öğrencilerin sayısını sordum. Maalesef aldığım yanıt kahrediciydi.

Son beş yılda üniversiteyi bırakmak isteyenlerin sayısı 100 binin altına düşmedi. 2019-2020’de 135 bin 943 öğrenci okulu bırakırken, 25 bin 185 öğrenci okulunu dondurdu. 2020-2021’de 137 bin 15 kişi okulu bıraktı, 11 bin 445 kişi okulu dondurdu. 2021-2022’de 123 bin 491 kişi okulu bıraktı, 17 bin 742 kişi okul kaydını dondurdu. 2022-2023’de 108 bin 7 kişi okulu bıraktı, 20 bin 571 kişi kaydını dondurdu. 2023-2024’de ise 111 bin 335 öğrenci okuldan ayrıldı, 14 bin 763 öğrenci ise kaydını dondurarak eğitimden koparıldı.

‘Gençlerimizi karanlığa teslim etmeyeceğiz’

İhtiyacı aşan kontenjanlar, yetersiz eğitim, büyükşehirlerde yaşamanın öğrenciler için zor olması öğrencilerin eğitime erişmesini zorlaştırdı. Eğitim bir insan hakkıdır. Bu hakkın ekonomik nedenler ve gelecek kaygısı ile kullanılmasının engellenmesi kabul edilemez. AKP iktidarı, 22 yıldır eğitimde kaliteyi, üniversitelerin tarafsızlığını yerle bir etti. Kurucumuz Mustafa Kemal Atatürk 'Eğitim, bir milleti muasır medeniyetler seviyesine çıkaracak yegâne güçtür' der. Eğitim, milletimizin geleceği için vazgeçilmez bir unsurdur. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, eğitim mücadelemiz sürecek, çocuklarımızı ve gençlerimizi AKP’nin onları hapsetmek istediği karanlığa teslim etmeyeceğiz."

Kaynak:ANKA

Öne Çıkanlar

Barok müziğin sultanları AKM sahnesindeydi

Barok müziğin sultanları AKM sahnesindeydi
16. Uluslararası Opera ve Bale Festivali kapsamında AKM'de sahnelenen “Doğudan Batıya Barok Eserler” konserinde, Osmanlı'dan esinli barok eserler Türk ve yabancı sanatçılar tarafından yorumlandı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen 16. Uluslararası Opera ve Bale Festivali’nde, izleyiciler sıra dışı bir müzik yolculuğuna çıktı. Atatürk Kültür Merkezi Tiyatro Salonu’nda sahnelenen “Doğudan Batıya Barok Eserler” konseri, “Sultans of the Opera” temasıyla iz bıraktı.

Konserin odağında, Avrupa barok müziğinde yer alan Osmanlı padişahları anlatıları vardı. Barok dönemin büyüleyici tınılarıyla harmanlanan bu anlatılar, izleyicileri hem tarihsel hem sanatsal bir keşfe çıkardı. Doğu ve batı müziğinin iç içe geçtiği gecede, Osmanlı’dan esinli karakterler sahneye barok müzikle taşındı.

mddm7778-enhanced-nr.jpg

Projeye Almanya’dan katılan Pera Ensemble ve İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası, orkestranın şefliğini üstlenen ve aynı zamanda projenin fikir sahibi olan Mehmet C. Yeşilçay yönetiminde sahne aldı. Koroya İstanbul Devlet Opera ve Balesi Korosu eşlik etti.

İtalya’dan solist Nicholas Tamagna, Elif Tuğba Tekışık, Fuat Kılıç Aslan, Ceren Aydın ve “Sufi Derviş” rolüyle Murat Irkılata gecenin dikkat çeken solistleri arasındaydı.

Konserde ayrıca Moğolistan’dan gelen Uranchimeg Nyamsuren ve Zolzaya Boldbaatar da yer aldı. Doğu enstrümanlarının etkileyici katkısı ile sahne zenginleşti: Vanessa Heinisch (theorbo), Bülent Okan (ud), Serkan Mesut Halili (kanun), Enes Durceylan (rebab), Hüseyin Avni Özaydın (ney), Oray Yay ve Mevlüt Gökhan Başin (perküsyon) sahnedeydi.

mddm7329-enhanced-nr.jpg

Barok ve Osmanlı kültürlerinin kesişim noktasında izleyiciyle buluşan konser, klasik müzikseverlere unutulmaz bir akşam yaşattı.

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar

Müjde Ar, Gazzeli bir çocuğun koruyucu annesi olmak istiyor

Müjde Ar, Gazzeli bir çocuğun koruyucu annesi olmak istiyor
Yeşilçam'ın unutulmaz isimlerinden Müjde Ar, Gazzeli bir çocuğun koruyucu annesi olmak istediğini açıkladı. Ar, "Onun eğitimini, her şeyini karşılamak istiyorum. İllâ ki bir çocuğu doğurarak anne olmak gerekmiyor" dedi.

Usta sanatçı Müjde Ar, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında çocukların hayatlarını kaybetmesinden büyük üzüntü duyduğunu ifade etti.

Magazinsortie'den Olcay Ünal Sert'e konuşan ünlü isim açıklamasında "Gazzeli bir çocuğa koruyucu anne olacağım" dedi.

Ar, "Dünyanın Gazze'de ki olaylara sessiz kalmasına çok üzülüyorum. Binlerce çocuk öldü, bir kısmı sakat kaldı ve daha da doymayacaklar savaşa ve yeni çocuklar ölecek belki de. Bana sorarsan Dünya utanç içerisinde olmalı, utan dünya, utan dünya!.." dedi.

Ar, şöyle devam etti:

"Onun eğitimini, her şeyini karşılamak istiyorum. İllâ ki bir çocuğu doğurarak anne olmak gerekmiyor, binlerce çocuk var annesi babası olmayan savaş yüzünden. Ne kadar sevgi gösterilse de yuvaları yok, o yuvasızlık hisleri büyük travma. Bu noktada hepimize görevler düşüyor. İmkânı olan herkes bir çocuğa sahip çıkabilse dünya daha yaşanılabilir bir hâl alır! Oturup TV'den seyretmekle bir şey olmuyor.

İki gündür haberlerde '14 bin çocuk açıklıktan ölecek!' diye haberler çıkıyor. Elimizi kolumuzu bağlayıp seyredecek miyiz bu durumu? Ne katkım olursa yapacağım. Ama bunu, oradan yapıyor, buradan yapıyor gibi dillendirmeye gerek yok!

Kolu bacağı kopuk çok sayıda çocuk var, ailesi ölmüş, dünya savaşlarla bir nevi cehenneme dönmüş, böyle bir dünyada kim nasıl mutlu olabilir ki? Acılar paylaşıldıkça azalır. O yüzden imkânı olan herkes yüzyılın vahşeti yaşanırken bu çocuklara mutlaka elinden geldiğince sahip çıkmalı. Ben de bu amaçla koruyucu anne olmaya karar verdim."

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar