Ev sahibi kiracı sorununun çözümü

Ev sahibi kiracı sorununun çözümü
Facebook'ta, “Seçil Erzan ile bir dakika görüşme şansınız olsa ona ne söylemek isterdiniz?” sorusuyla bir başlık açılmış. Altında bir dünya yorum var. Ama yorumların tek bir tanesi bile, bu ağırlıklı olarak ünlü futbolcuları...

Facebook'ta, “Seçil Erzan ile bir dakika görüşme şansınız olsa ona ne söylemek isterdiniz?” sorusuyla bir başlık açılmış. Altında bir dünya yorum var. Ama yorumların tek bir tanesi bile, bu ağırlıklı olarak ünlü futbolcuları dolandıran Denizbank Şube Müdürü Seçil Erzan’ı suçlamıyor. Yorumların çoğunluğunda değil tamamında “iyi yapmışsın ablam, bunlara az bile!” yaklaşımı var.

Ev sahibi kiracı sorununun çözümü Yurdum insanı birçok konuda, irili ufaklı, farklı farklı kesimlerde tasnif edilebilir ama, bir konuda tam ortadan ikiye ayrılır.
Ev sahipleri ve kiracılar!



Şimdi bir kere, bu ekonomik badireyi başımıza saran iktidarı, bu iki temel sınıf, yani kiracılar ve ev sahipleri, birlikte iktidara getirdi.

Evet felaketin ana sorumlusu iktidar ama ortak sorumluları kiracılar olduğu kadar ev sahipleri de.

O halde bu ekonomik felaketin yüküne de ortak olmak zorundalar. Öyle bütün yükü ev sahibine ya da kiracıya yıkmak yok!

Ev sahibi: “ben enflasyon kadar, hatta azıcık üzerine refah payı koyarak zam yapayım, keyfime bakayım diyemez!

Kiracı da, ben devletin verdiği yasal sınır kadar zam yapayım gerisine karışmayayım diyemez. Çünkü enflasyon hesabını devletin de doğru yapmadığını sağır sultan biliyor.

O halde çözüm ne?
çözüm gerçek enflasyonu ikiye bölüp kiracı ve ev sahibinin fiili zararı ve karı fifti fifti paylaşması.

Gerçek enflasyon tabii ki TÜİK'in enflasyonu değil.

Yani ENAG ne diyor, enflasyon yüzde 140. Devlet; emekliye, işçiye, memura ortalama ne zam yaptı?

Yüzde 30.
Çık toplam ENAG enflasyonundan, kalan yüzde 110.
Böl ikiye, yüzde 55.
Kiracı kiraya yüzde 55 zam yapacak, ev sahibi de buna razı olacak.
İkisi de zarar edecek.
Zarara ikisi de ortak olacak!..

Sonra da birbirlerinden değil, dönüp bu zararı yaratan beceriksizlerden birlikte
hesap soracak.

Sen iki sınıfı, konutta birbirine tak, sarayda keyfine bak!
Yok öyle yağma!


Yeteneğinin alkollü hormonunda sarhoş olmak!
Facebook'ta, “Seçil Erzan ile bir dakika görüşme şansınız olsa ona ne söylemek
isterdiniz?” sorusuyla bir başlık açılmış.
Altında bir dünya yorum var.

Ama yorumların tek bir tanesi bile, bu ağırlıklı olarak ünlü futbolcuları dolandıran
Denizbank Şube Müdürü Seçil Erzan’ı suçlamıyor.
Yorumların çoğunluğunda değil tamamında “iyi yapmışsın ablam, bunlara az
bile!” yaklaşımı var.
..
Bu ilginç durum bize, kendini milli kahraman zanneden bazı milli futbolcuların
aslında toplum nezdinde nasıl bir nefret objesi haline gelmiş olduğunu
gösteriyor!

Acaba durum neden böyle?

Gençler sadece, kendilerinden tek farklarının sadece iyi top oynamaları olan ve
yalnızca bu özellikleri sayesinde milyonlarca dolar kazanan bu delikanlıları
kıskandıkları için bu tavrı koymuyorlar.

Öte yandan sebep; şiddetle yerinde olmak istedikleri bu ayrıcalıklı adamların
aynı zamanda -kendi ifadeleriyle- bu kadar da “aptal” olmalarına sinirlenmeleri
de değil.
Bence asıl neden başka!
….
Sen, Allah vergisi bir iyi top oynama meziyetin var diye:
restoranda, kocasının yanında kadına sarkıntılık yapmayı kendine hak görürsen;
elinde silahla hastanenin acil servislerini basarsan;
futbolculuğunu, tarikat, cemaat mensubiyetliği ile soslayıp, bunu marifet gibi
milletin gözüne sokarsan;
siyaset kampanyalarında, iktidar yanlısı ‘sosyal medya challenge’larını sosyal
faaliyet diye gazlamaya çalışırsan, günü gelip, bir dolandırıcıyla mikyasa
konulduğunda, vatandaş tereddütsüz dolandırıcıdan yana olur.



Bu ilginç deneyim, kendi yeteneğinin, kendi kariyerinin alkollü hormonuyla
sarhoş olan; yaşadığı toplumdan ve onun sorunlarından kopuk; şişik egolu
dümbüklere ders olsun!

Bakınız, gün geliyor, bu kantar ansızın, sizi de tartıyor!

Samimiyet
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Arka Sokaklar” dizisindeki infaz memuru
karakterine tepki göstermiş. Fedakarca çalışan İnfaz memurlarımızı karalamaya
yönelik bu tür yayınlara izin verilemez diyerek gereken hukuki soruşturmaların
yapılacağını belirtmiş.



Bir memurunun, bir dizi ortamında bile haksızlığa uğramasına katlanamayan
Bakanlığımız, bir Milletvekilinin, Anayasa kararına rağmen uğratıldığı haksızlığı
bir türlü görmüyor!

Kurgu alemde infaz memuruna yapılan haksızlığa itiraz eden Adalet Bakanı,
gerçek hayatta adalete yapılan açık darbeye itiraz etmiyor.

Ağlatmayın beni sayın Bakanım!


İsrail Usulü
İsrail Dışişleri Bakanı Eli Kohen, X hesabından yaptığı paylaşımda,
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı da etiketliyor ve “Siz, bertaraf edilmeyen ve
Gazze’den kaçan Hamas teröristlerini ülkenizde barındırabilirsiniz” şeklinde
mesaj yazıyor.

İsrail’in iç istihbarat teşkilatı Şin Bet Direktörü Ronen Bar da, İsrail devlet
televizyonunda, Katar, Türkiye, Lübnan dahil dünyanın her yerindeki
Hamas’lıları mutlaka bulup imha edeceklerini açıklıyor.

Bakanları, “barındırın!” diye ricada bulunuyor, İstihbarat teşkilatları ise
barındırdıklarınızı mutlaka temizleyeceğiz diye açıklama yapıyor!

Arkadaş! Siz önce aranızda bir konuşup anlaşın, gerisine bakarız!

Ayırlı Olsun…

İçişleri bakanlığı görevini AKP’li Süleyman Soylu’dan devralan, AKP’li yeni
içişleri Bakanı Yerlikaya, “Göreve geldiğimiz 180 günden bu güne 191 çete
çökerttik” diyor.

Yani her gün bir çeteden biraz fazlası!..
Komançero Çetesi, Yolyemezler Çetesi, Bayğaralar Çetesi, Zubiler Çetesi,
Treyler Change Çetesi, Joker Çetesi, Bulutlar Çetesi, Tekinler Çetesi, Sarallar
Çetesi, Şu çetesi bu çetesi…
Yeni Bakan, her gün yeni çökertilen bir çete haberi ile gündeme geliyor!

Anladık ki bir önceki sezon memlekette iklim, çetelere yaramış!..
Mevsim, portakal çiçeği gibi çete açtırmış!



Yeni bakan belli ki, çete operasyonları ile hatırlanacak.
Peki biz geçen sezon’un sorumlusu, yine AKP’li olan Bakanı daha çok nesinden
hatırlıyoruz?

Bildiniz!
Çete üyeleri ile fotoğraflarından!..

Şimdi gelelim asıl konuya!..
İşte o eski bakanın ismi, Roman vatandaşlar için yeni açılacak bir kültür
merkezine verilmiş!
Düzce Belediyesi, temeli yeni atılan kültür merkezinin adını ‘Süleyman Soylu
Roman Eğitim Kültür Merkezi’ olarak belirlemiş!

Ben şimdi ben ne yorum yapsam cezaya takılır.
O yüzden “Aba, vatana millete ayırlı olsun ba!” deyip geçeyim!.

Tüy dikmek!
İsrail, Hamas’ın tünellerini deniz suyuyla doldurma projesini açıkladı!
Pompayı da, gemilerle buradan biz göndeririz, Tamam olur!